Creedence Clearwater Revival – Fortunate Son İngilizce Sözleri Türkçe Anlamları

Some folks are born made to wave the flag
– Bazı insanlar bayrağı sallamak için doğarlar
They’re red, white and blue
– Kırmızı, beyaz ve mavi
And when the band plays “Hail to the Chief”
– Ve grup “Hail to the Chief” çaldığında”
They point the cannon at you, Lord
– Topu sana doğrultuyorlar, Tanrım.

It ain’t me, it ain’t me
– O ben değilim, o ben değilim
I ain’t no senator’s son, son
– Ben senatörün oğlu değilim, evlat.
It ain’t me, it ain’t me
– O ben değilim, o ben değilim
I ain’t no fortunate one
– Ben şanslı biri değilim

Some folks are born silver spoon in hand
– Bazı insanlar elinde Gümüş kaşık doğarlar
Lord, don’t they help themselves, yeah
– Tanrım, kendilerine yardım etmiyorlar mı?
But when the taxman comes to the door
– Ama vergi memuru kapıya geldiğinde
The house look a like a rummage sale
– Ev bir rummage satışı gibi görünüyor

It ain’t me, it ain’t me
– O ben değilim, o ben değilim
I ain’t no millionaire’s son, no, no
– Ben milyonerin oğlu değilim, hayır, hayır
It ain’t me, it ain’t me
– O ben değilim, o ben değilim
I ain’t no fortunate one
– Ben şanslı biri değilim

Yeah, some folks inherit star-spangled eyes
– Evet, bazı insanlar yıldız pullu gözleri miras alır
They send you down to war
– Seni savaşa gönderiyorlar.
And when you ask ’em: “How much should we give?”
– Ve onlara sorduğunuzda: “ne kadar vermeliyiz?”
They only answer: “More, more, more”
– Sadece cevap veriyorlar: “daha fazla, daha fazla, daha fazla”

It ain’t me, it ain’t me
– O ben değilim, o ben değilim
I ain’t no military son
– Ben askeri bir evlat değilim.
It ain’t me, it ain’t me
– O ben değilim, o ben değilim
I ain’t no fortunate one, one
– Ben şanslı biri değilim, bir

It ain’t me, it ain’t me
– O ben değilim, o ben değilim
I ain’t no fortunate one
– Ben şanslı biri değilim
It ain’t me, it ain’t me
– O ben değilim, o ben değilim
I ain’t no fortunate one
– Ben şanslı biri değilim




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Yorumlar

Bir yanıt yazın