어딘가 들어본 듯한 이 melody (hey)
– Bu melodiyi duydum (hey)
떠올라 작은 기억들이 my memories
– Anılarım.
날 담은 소파는 커 it’s too much (too much)
– Kanepede beni çok büyük (çok fazla)
기억할수록 난 되어만 가 loser (loser)
– Ne kadar çok hatırlarsam, o kadar çok oldum, ama kaybeden (kaybeden)
어딘가 들어본 듯한 이 melody (yeah)
– Bu melodiyi duydum (Evet)
떠올라 작은 기억들이 my memories (ooh)
– Anılarım (ooh)
날 담은 소파는 커 it’s too much (too much)
– Kanepede beni çok büyük (çok fazla)
기억할수록 난 되어만 가 loser (loser)
– Ne kadar çok hatırlarsam, o kadar çok oldum, ama kaybeden (kaybeden)
I’m a loser
– Ben bir eziğim
난 처음 너의 바램이 되고 싶어
– İlk defa senin arzun olmak istiyorum.
세상을 다 주겠다고 약속을 해
– Dünyaya her şeyi vereceğime söz veriyorum.
많은 눈들의 착각이 나에겐
– Birçok göz benim için yanlış.
혼란이 되어 너만 힘들게 했지
– Bu bir kaostu ve senin için zorlaştırdı.
더 잃을 것도 없었는데 날 너와 비교했어
– Kaybedecek başka bir şeyim yoktu ve kendimi seninle karşılaştırdım.
참 나는 못된 사람이 됐고
– Yaramaz biri oldum.
모든 내 말들은 널 위한 거였단 핑계가 돼
– Bütün sözlerimin senin için olduğu bir bahane.
근데 이젠 혼자 살기에는 버거운 집과
– Ama şimdi yalnız yaşamak için büyük bir ev.
혼자 앉아있긴 너무 커 소파
– Kanepede tek başına oturmak için çok büyük.
또 다 쓰지도 못하는 돈과 옷
– Tekrar kullanamayacağın para ve kıyafetler
널 데려다 줄 만한 큰 차 뭐
– Seni götürecek büyük bir araba.
다 가져버리고 나서 난
– Hepsini aldıktan sonra, ben
Tv에 너와 함께 보던 영화 흘러나오다가
– Seninle televizyonda izlediğim film çıkıyordu.
혼잣말 옆에 없잖아 너가
– Yanımda yalnız değilsin.
하루 종일 싸우고 안은 채 잠들어도 좋아
– Bütün gün savaşabilir ve kollarında uyuyabilirsin.
다 괜찮으니 와서 채워주라 이 소파
– Tamam, gel de şu kanepeyi doldur.
혼자는 이 공간이 너무 커
– Bu alan sadece benim için çok büyük.
필요해 너가 (hey 필요해 너가)
– sana ihtiyacım var (hey sana ihtiyacım var)
어딘가 들어본 듯한 이 melody (hey)
– Bu melodiyi duydum (hey)
떠올라 작은 기억들이 my memories
– Anılarım.
날 담은 소파는 커 it’s too much (too much)
– Kanepede beni çok büyük (çok fazla)
기억할수록 난 되어만 가 loser (loser)
– Ne kadar çok hatırlarsam, o kadar çok oldum, ama kaybeden (kaybeden)
어딘가 들어본 듯한 이 melody (yeah)
– Bu melodiyi duydum (Evet)
떠올라 작은 기억들이 my memories (ooh)
– Anılarım (ooh)
날 담은 소파는 커 it’s too much (too much)
– Kanepede beni çok büyük (çok fazla)
기억할수록 난 되어만 가 loser (loser)
– Ne kadar çok hatırlarsam, o kadar çok oldum, ama kaybeden (kaybeden)
I’m a loser
– Ben bir eziğim
Ooh 영원할 것 같았던 약속들 (ooh)
– Ooh sonsuz gibi görünen sözler (ooh)
손을 잡아주겠다던 너와 나 둘 (ooh)
– Sen ve ben iki (ooh) elini tutacağımı söyledi.)
앞이 안 보일 때 너가 돼준 내 눈 (ooh)
– Önü görmediğimde bana verdiğin gözlerim (ooh)
겨울에 함께 봤던 눈 (hey) (ooh)
– Kışın birlikte gördüğümüz kar (hey) (ooh)
불타올랐지 아무리 추워도 난 with you (난 with you)
– Yanıyor, ne kadar soğuk olursa olsun, seninleyim.)
불이 꺼져 재만 남아도 lovin’ you (lovin’ you)
– Işıklar kapalı, küller hala seni seviyor (seni seviyorum)
라고 말하던 때 그때 그 기억인 듯
– Bunu söylediğimde, bana o zamanın hatırası gibi geldi.
아직도 너와 듣던 노래들의 가사들
– Hala seninle duyduğum şarkıların sözleri
뻔한 듯했던 그 melody가 익숙하던 예전 그대로
– Açık görünen melodi, eskisi gibiydi.
고정돼있던 곡 뻔하던 그 제목
– Sabit olan şarkının adı
초라해질까 봐 난 말을 못 했어 (필요해 너가)
– Bunun hakkında konuşamadım çünkü perişan olacağını düşündüm.)
어딘가 들어본 듯한 이 melody (hey)
– Bu melodiyi duydum (hey)
떠올라 작은 기억들이 my memories
– Anılarım.
날 담은 소파는 커 it’s too much (too much)
– Kanepede beni çok büyük (çok fazla)
기억할수록 난 되어만 가 loser (loser)
– Ne kadar çok hatırlarsam, o kadar çok oldum, ama kaybeden (kaybeden)
어딘가 들어본 듯한 이 melody (yeah)
– Bu melodiyi duydum (Evet)
떠올라 작은 기억들이 my memories (ooh)
– Anılarım (ooh)
날 담은 소파는 커 it’s too much (too much)
– Kanepede beni çok büyük (çok fazla)
기억할수록 난 되어만 가 loser (loser)
– Ne kadar çok hatırlarsam, o kadar çok oldum, ama kaybeden (kaybeden)
I’m a loser
– Ben bir eziğim
ASH ISLAND – MELODY Korece Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.