Inside her garden
– Bahçesinin içinde
The wildflowers grew
– Kır çiçekleri büyüdü
Painted with colours
– Renklerle boyanmış
Pink, yellow and blue
– Pembe, sarı ve mavi
Falling in circles
– Daireler halinde düşen
The petals flew down
– Yaprakları aşağı uçtu
They Jumped up the garden
– Bahçeye atladılar
And danced through the town
– Ve şehirde dans etti
She said
– Dedi ki:
I know of a place
– Bir yer biliyorum
Where wild flowers grow
– Kır çiçekleri nerede büyür
A sea of bright colours
– Parlak renklerden oluşan bir deniz
Pink, blue and yellow
– Pembe, mavi ve sarı
Gathered by children
– Çocuklar tarafından toplandı
They ran to the sea
– Denize koştular
Releasing wildflowers
– Kır çiçekleri serbest bırakmak
So they could be free
– Böylece özgür olabilirler
The petals swam up
– Yaprakları yüzdü
To the next little town
– Bir sonraki küçük kasabaya
Saved by a lady
– Bir bayan tarafından kurtarıldı
Who thought they might drown
– Boğulacaklarını kim düşünebilirdi
She said
– Dedi ki:
I know of a place
– Bir yer biliyorum
Where wild flowers grow
– Kır çiçekleri nerede büyür
A sea of bright colours
– Parlak renklerden oluşan bir deniz
Pink, blue and yellow
– Pembe, mavi ve sarı
Like treasure they hid
– Sakladıkları hazine gibi
Within an old book
– Eski bir kitabın içinde
When one day her daughter
– Ne zaman bir gün kızı
Would finally look
– Sonunda bakmak istiyorum
She found the wildflowers
– Kır çiçekleri buldu
Beside them a note
– Onların yanında bir not
A poem from her mother
– Annesinden bir şiir
And on it she wrote
– Ve üzerine yazdı
She said
– Dedi ki:
I know of a place
– Bir yer biliyorum
Where wild flowers grow
– Kır çiçekleri nerede büyür
A sea of bright colours
– Parlak renklerden oluşan bir deniz
Pink, blue and yellow
– Pembe, mavi ve sarı
I know of a place
– Bir yer biliyorum
Where wild flowers grow
– Kır çiçekleri nerede büyür
A sea of bright colours
– Parlak renklerden oluşan bir deniz
Pink, blue and yellow
– Pembe, mavi ve sarı
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.