Shawn Mendes – 305 İngilizce Sözleri Türkçe Anlamları

It’s 3:05
– Saat 3: 05
I’m on a rollercoaster ride
– Rollercoaster gezintideyim
Hoping you don’t change your mind
– Umarım fikrini değiştirmezsin.
I don’t wanna let go
– İstemiyorum bırak
Never been so sure in my life
– Hayatımda hiç bu kadar emin olmamıştım.

You’re my sunlight on a rainy day
– Yağmurlu bir günde güneş ışığımsın
Would take my heart with you
– Kalbimi seninle alırdım
If you walked away
– Eğer çekip gitseydin
I’m a mess right now
– Şu an berbat haldeyim
I’m a wreck right now
– Şu anda bir enkazım
I’m waiting for the moment
– Şu anı bekliyorum
That you let me down
– Beni hayal kırıklığına uğrattığını

If you cut the cord
– Eğer kabloyu kesersen
I don’t know what I’d do
– Ne yaparım bilmiyorum
Don’t wanna skydive without my parachute
– Paraşütüm olmadan paraşütle atlamak istemiyorum
I’m a mess right now
– Şu an berbat haldeyim
Baby, help me out
– Bebeğim, bana yardım et
I’m scared I’m gonna wake up
– Uyanacağım diye korkuyorum.
And you’ll let me down
– Ve beni hayal kırıklığına uğratacaksın

This feeling doesn’t fade
– Bu duygu solmaz
No matter how hard that I try
– Ben denemek zor olursa olsun, ne kadar
I always think about it at the same time every night
– Her zaman her gece aynı anda düşünüyorum

It’s 3:05
– Saat 3: 05
I’m on a rollercoaster ride
– Rollercoaster gezintideyim
Hoping you don’t change your mind
– Umarım fikrini değiştirmezsin.
I don’t wanna let go
– İstemiyorum bırak
Never been so sure in my life
– Hayatımda hiç bu kadar emin olmamıştım.
I’m terrified
– Korkuyorum
You’ll turn around and say goodbye
– Arkanı dönüp elveda diyeceksin.
Hoping you don’t change your mind
– Umarım fikrini değiştirmezsin.
I don’t wanna let go
– İstemiyorum bırak
Never been so sure in my life
– Hayatımda hiç bu kadar emin olmamıştım.

If there’s a door to heaven
– Eğer cennete açılan bir kapı varsa
Baby, you’re the key
– Bebeğim, anahtar sensin.
And if I had to beg
– Ve eğer yalvarmak zorunda kalsaydım
I’d be on my knees
– Dizlerimin üzerinde olurdum
Oh, please don’t say
– Oh, lütfen söyleme
Anything has changed
– Her şey değişti
You’re the one
– Sen teksin
I wanna wake up next to every day
– Her günün yanında uyanmak istiyorum

This feeling doesn’t fade
– Bu duygu solmaz
No matter how hard that I try
– Ben denemek zor olursa olsun, ne kadar
I always think about it at the same time every night
– Her zaman her gece aynı anda düşünüyorum

It’s 3:05
– Saat 3: 05
I’m on a rollercoaster ride
– Rollercoaster gezintideyim
Hoping you don’t change your mind
– Umarım fikrini değiştirmezsin.
I don’t wanna let go
– İstemiyorum bırak
Never been so sure in my life
– Hayatımda hiç bu kadar emin olmamıştım.
I’m terrified
– Korkuyorum
You’ll turn around and say goodbye
– Arkanı dönüp elveda diyeceksin.
Hoping you don’t change your mind
– Umarım fikrini değiştirmezsin.
I don’t wanna let go
– İstemiyorum bırak
Never been so sure in my life
– Hayatımda hiç bu kadar emin olmamıştım.

(I want to be with you)
– (Seninle olmak istiyorum)
(I want to fly with you)
– (Seninle uçmak istiyorum)
(I want to be with you, oh-oh-oh)
– (Seninle olmak istiyorum, oh-oh-oh)

It’s 3:05
– Saat 3: 05
I’m on a rollercoaster ride
– Rollercoaster gezintideyim
Hoping you don’t change your mind
– Umarım fikrini değiştirmezsin.
I don’t wanna let go
– İstemiyorum bırak
Never been so sure
– Hiç bu kadar emin olmamıştım
Baby, I’m terrified
– Bebeğim, korkuyorum.
You’ll turn around and say goodbye
– Arkanı dönüp elveda diyeceksin.
Hoping you don’t change your mind (please, don’t change your mind)
– Fikrinizi değiştirmediğinizi umarak (lütfen fikrinizi değiştirmeyin)
I don’t wanna let go
– İstemiyorum bırak
Never been so sure in my life (oh yeah)
– Hayatımda hiç bu kadar emin olmamıştım (oh evet)




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın