Gloria Gaynor – I Will Survive İngilizce Sözleri Türkçe Anlamları

At first I was afraid, I was petrified
– İlk başta korktum, taşlaştım
Thinking I could live without you by my side
– Sensiz yanımda yaşayabileceğimi düşünüyorum.
And after spending nights
– Ve gece geçirdikten sonra
Thinking how you did me wrong
– Beni nasıl yanlış yaptığını düşünmek
I grew strong
– Güçlendim
And I learned how to get along
– Ve nasıl geçineceğimi öğrendim

Now you’re back
– Şimdi geri döndün
From outer space
– Uzaydan
And I find you here
– Ve seni burada buluyorum
With that sad look upon your face
– Yüzündeki o hüzünlü bakışla
I should’ve changed that stupid lock
– O aptal kilidi değiştirmeliydim.
Or made you leave your key
– Ya da anahtarını bıraktırdı
If I’d’ve known for a second
– Bir saniye bilseydim
You’d be back to bother me
– Beni rahatsız etmek için geri dönerdin.

Go on, go, walk out the door
– Hadi, git, kapıdan çık
Turn around now
– Şimdi arkanı dön
You’re not welcome anymore
– Artık hoş karşılanmıyorsun.
You’re the one who tried to hurt me with goodbye
– Bana veda ederken zarar vermeye çalışan sendin.
Think I’d crumble?
– Parçalanacağımı mı sanıyorsun?
You think I’d lay down and die?
– Uzanıp öleceğimi mi sanıyorsun?

No, not I, I will survive
– Hayır, ben değil, hayatta kalacağım
Long as I know how to love, I know I’ll stay alive
– Sevmeyi bildiğim sürece, hayatta kalacağımı biliyorum
I’ve got my life to live
– Hayatımı yaşamak zorundayım
And all my love to give and
– Ve tüm sevgimi vermek ve
I will survive
– Hayatta kalacağım
I, I, I will survive
– Ben, ben, hayatta kalacağım

It took all my strength not to fall apart
– Dağılmamak için tüm gücümü harcadım.
Trying with all my might to mend my broken heart
– Kırık kalbimi onarmak için tüm gücümle çalışıyorum
I spent so many nights feeling sorry for myself
– Kendim için üzülmek için çok fazla gece harcadım
How I cried
– Nasıl ağladım
But now I hold my head up high
– Ama şimdi başımı dik tutuyorum

And you see me, somebody new
– Ve beni görüyorsun, yeni biri
I’m not that lonely little person
– Ben o yalnız küçük insan değilim
Still in love with you
– Hala sana aşık
Now you come droppin’ in
– Şimdi içeri giriyorsun.
Expectin’ me to be free
– Özgür olmak için beni Expectin’
Now I’m saving my lovin’
– Şimdi aşkımı kurtarıyorum
For someone who’s loving me
– Beni seven biri için

Go on and go, walk out the door
– Git ve git, kapıdan çık
Turn around now
– Şimdi arkanı dön
You’re not welcome anymore
– Artık hoş karşılanmıyorsun.
You’re the one who tried to hurt me with goodbye
– Bana veda ederken zarar vermeye çalışan sendin.
Thinkin’ I’d crumble
– # Parçalanacağımı düşünüyorum #
Did you think I’d lay down and die?
– Uzanıp öleceğimi mi sandın?

No, not I, I will survive
– Hayır, ben değil, hayatta kalacağım
Long as I know how to love, I know I’ll stay alive
– Sevmeyi bildiğim sürece, hayatta kalacağımı biliyorum
I’ve got my life to live, and all my love to give
– Yaşamak için bir hayatım var ve vermek için tüm sevgim var
And I will survive
– Ve hayatta kalacağım
I, I will survive
– Ben, hayatta kalacağım

Go on, go, walk out the door
– Hadi, git, kapıdan çık
Turn around now
– Şimdi arkanı dön
You’re not welcome anymore
– Artık hoş karşılanmıyorsun.
You’re the one who tried to hurt me with goodbye
– Bana veda ederken zarar vermeye çalışan sendin.
Think I’d crumble?
– Parçalanacağımı mı sanıyorsun?
You think I’d lay down and die?
– Uzanıp öleceğimi mi sanıyorsun?

No, not I, I will survive
– Hayır, ben değil, hayatta kalacağım
Long as I know how to love
– Nasıl seveceğimi bildiğim sürece
I know I’ll stay alive
– Hayatta kalacağımı biliyorum.
I’ve got my life to live
– Hayatımı yaşamak zorundayım
And all my love to give and
– Ve tüm sevgimi vermek ve
I will survive
– Hayatta kalacağım
I, I, I will survive
– Ben, ben, hayatta kalacağım




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın