I must’ve called ya
– Seni aramış olmalıyım.
Called ya 30 times
– Seni 30 kez aradım
Need you to pick up
– Alman gerek
Before I lose my mind
– Aklımı kaybetmeden önce
Because I want ya
– Çünkü seni istiyorum.
I want ya in my life
– Hayatımda seni istiyorum
And I still miss you when I think about that time
– Ve o zamanı düşündüğümde hala seni özlüyorum
We went down to Malibu, ooh-ooh
– Malibu’ya gittik, ooh-ooh
In my BMW, ooh-ooh
– BMW’MDE, ooh-ooh
I didn’t care about the view, ooh-ooh
– Manzara umurumda değildi, ooh-ooh
All I could do was look at you, ooh-ooh
– Tek yapabildiğim sana bakmaktı, ooh-ooh
In your scuffed up chucks with your hair tied back
– İçinde senin scuffed Yukarı chucks ile senin saç bağlı geri
In a white tank top and your nails jet black
– Beyaz bir tank top ve tırnaklarınızı siyah jet
Had a Louis V bag and an XO tat
– Bir Louis V çanta ve bir XO tat vardı
Just me and you
– Sadece ben ve sen
Your sky blue eyes, I could die inside
– Gök mavisi gözlerin, içinde ölebilirim
Wanna dive right in, fuck it, I just might
– Hemen dalmak istiyorum, siktir et, sadece yapabilirim
When I’m here with you, everything’s alright
– Burada seninleyken, her şey yolunda
In Malibu (in Malibu)
– Malibu’da (Malibu’da)
I should’ve told ya
– Sana söylemeliydim
Told ya every time
– Her zaman söylemiştim
That you were perfect
– Mükemmel olduğunu
‘Cause you’re still perfect in my mind
– Çünkü aklımda hala mükemmelsin .
And I still want ya, want ya
– Ve hala seni istiyorum, seni istiyorum
Want ya in my life
– Seni hayatımda istiyorum
And I still miss you when I think about that time
– Ve o zamanı düşündüğümde hala seni özlüyorum
We went down to Malibu, ooh-ooh
– Malibu’ya gittik, ooh-ooh
In my BMW, ooh-ooh
– BMW’MDE, ooh-ooh
I didn’t care about the view, ooh-ooh
– Manzara umurumda değildi, ooh-ooh
All I could do was look at you, ooh-ooh
– Tek yapabildiğim sana bakmaktı, ooh-ooh
In your scuffed up chucks with your hair tied back
– İçinde senin scuffed Yukarı chucks ile senin saç bağlı geri
In a white tank top and your nails jet black
– Beyaz bir tank top ve tırnaklarınızı siyah jet
Had a Louis V bag and an XO tat
– Bir Louis V çanta ve bir XO tat vardı
Just me and you
– Sadece ben ve sen
Your sky blue eyes, I could die inside
– Gök mavisi gözlerin, içinde ölebilirim
Wanna dive right in, fuck it, I just might
– Hemen dalmak istiyorum, siktir et, sadece yapabilirim
When I’m here with you, everything’s alright
– Burada seninleyken, her şey yolunda
In Malibu (in Malibu)
– Malibu’da (Malibu’da)
Malibu, ooh-ooh (Malibu, ooh-ooh)
– Malibu, ooh-ooh (Malibu, ooh-ooh)
Malibu, ooh-ooh (Malibu, ooh-ooh)
– Malibu, ooh-ooh (Malibu, ooh-ooh)
We went down to Malibu, ooh-ooh
– Malibu’ya gittik, ooh-ooh
In my BMW, ooh-ooh
– BMW’MDE, ooh-ooh
I didn’t care about the view, ooh-ooh
– Manzara umurumda değildi, ooh-ooh
All I could do was look at you, ooh-ooh
– Tek yapabildiğim sana bakmaktı, ooh-ooh
Virginia To Vegas & NOTD – Malibu İngilizce Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.