My tongue is sealed within my mouth
– Benim dil olduğunu sealed içinde benim ağız
These certain words, they can’t come out
– Bu belirli kelimeler, dışarı çıkamazlar
These thoughts are walking on their own
– Bu düşünceler kendi başlarına yürüyor
Dancing around with no control
– Hiçbir kontrolü ile etrafında dans
I know what I did to you was wrong
– Sana yaptığımın yanlış olduğunu biliyorum.
Hence why I’ve kept it for this long
– Bu yüzden neden bu kadar uzun süre sakladım
Secrets have been brewing up a storm
– Sırlar bir fırtına kadar Demleme edilmiştir
Did not expect it to transform
– Dönüşmesini beklemiyordum
Soaked up in my brain
– Beynimde sırılsıklam
For another day these things I’m tryna say
– Başka bir gün için bu şeyler söylemeye çalışıyorum
Get drenched and swept away, that’s the truth
– Sırılsıklam ve süpürüldü olsun, bu gerçek
Soaked up in my brain
– Beynimde sırılsıklam
Don’t know what to say, something about you boy
– Ne diyeceğimi bilmiyorum, senin hakkında bir şey çocuk
You soak up half my brain, yes you do
– Beynimin yarısını emiyorsun, Evet yapıyorsun
Something about you boy
– Senin hakkında bir şey oğlum
You soak up half my brain
– Beynimin yarısını emiyorsun.
You look at me like I hit you
– Beni istediğin vurdum görünüyorsun
Stole all your things then left you bruised
– Bütün eşyalarını çaldıktan sonra morardın.
Look what I’ve got myself into
– Ne yaptım kendimi içine bak
My words are stuck, my body too
– Sözlerim sıkıştı, vücudum da
I know what I did to you was wrong (know what I did to you was wrong)
– Sana yaptığım şeyin yanlış olduğunu biliyorum (sana yaptığım şeyin yanlış olduğunu biliyorum)
Hence why I’ve kept it for this long (so long, so long)
– Bu yüzden neden bu kadar uzun süre sakladım (çok uzun, çok uzun)
Secrets have been brewing up a storm (a storm)
– Sırlar bir fırtına (bir fırtına) Demleme edilmiştir)
Did not expect it to transform
– Dönüşmesini beklemiyordum
Soaked up in my brain
– Beynimde sırılsıklam
For another day these things I’m tryna say
– Başka bir gün için bu şeyleri söylemeye çalışıyorum
Get drenched and swept away, that’s the truth
– Sırılsıklam ve süpürüldü olsun, bu gerçek
Soaked up in my brain
– Beynimde sırılsıklam
Don’t know what to say, something about you boy
– Ne diyeceğimi bilmiyorum, senin hakkında bir şey çocuk
You soak up half my brain, yes you do
– Beynimin yarısını emiyorsun, Evet yapıyorsun
Something about you boy
– Senin hakkında bir şey oğlum
You soak up half my brain, yes you do
– Beynimin yarısını emiyorsun, Evet yapıyorsun
Something about you boy
– Senin hakkında bir şey oğlum
You soak up half my brain, yes you do
– Beynimin yarısını emiyorsun, Evet yapıyorsun
I know what I did to you was wrong (know what I did to you was wrong)
– Sana yaptığım şeyin yanlış olduğunu biliyorum (sana yaptığım şeyin yanlış olduğunu biliyorum)
Hence why I’ve kept it for this long (so long, so long)
– Bu yüzden neden bu kadar uzun süre sakladım (çok uzun, çok uzun)
Secrets have been brewing up a storm (a storm)
– Sırlar bir fırtına (bir fırtına) Demleme edilmiştir)
Did not expect it to transform (transform)
– Dönüşmesini beklemiyordum (dönüştür)
Soaked up in my brain
– Beynimde sırılsıklam
For another day these things I’m tryna say
– Başka bir gün için bu şeyleri söylemeye çalışıyorum
Get drenched and swept away, that’s the truth
– Sırılsıklam ve süpürüldü olsun, bu gerçek
Soaked up in my brain
– Beynimde sırılsıklam
Don’t know what to say, something about you boy
– Ne diyeceğimi bilmiyorum, senin hakkında bir şey çocuk
You soak up half my brain, yes you do
– Beynimin yarısını emiyorsun, Evet yapıyorsun
Something about you boy
– Senin hakkında bir şey oğlum
You soak up half my brain, yes you do
– Beynimin yarısını emiyorsun, Evet yapıyorsun
Something about you boy
– Senin hakkında bir şey oğlum
You soak up half my brain, yes you do
– Beynimin yarısını emiyorsun, Evet yapıyorsun
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.