Hey sucker
– Hey enayi
(What the hell’s got into you)
– (Sana ne oldu böyle)
Hey sucker
– Hey enayi
(Now there’s nothing you can do)
– (Şimdi yapabileceğin hiçbir şey yok)
Well I hadn’t seen your face around town awhile
– Bir süredir yüzünü şehirde görmemiştim.
So I greeted you, with a knowing smile
– Bu yüzden seni bilgili bir gülümsemeyle karşıladım
When I saw that girl upon your arm
– O kızı kolunda gördüğümde
I knew she won your heart with a fatal charm.
– Kalbini ölümcül bir cazibeyle kazandığını biliyordum.
I said “Soul Boy, let’s hit the town”
– “Ruh çocuğu, hadi kasabaya gidelim” dedim.”
I said “Hey Boy, what’s with the frown”
– Hey Çocuk, sen kaşlarını çatıyorsun dedim “”
But in return, all you could say was
– Ama karşılığında söyleyebileceğin tek şey şuydu:
“Hi George, meet my fiancee”
– “Merhaba George, nişanlımla tanış”
Young Guns
– Genç Silahlar
Having some fun
– Biraz eğlenmek
Crazy ladies keep ’em on the run.
– Çılgın bayanlar onları kaçak tutuyor.
Wise guys realize there’s danger in emotional ties.
– Bilge adamlar duygusal bağlarda tehlike olduğunu anlarlar.
See me, single and free
– Beni gör, yalnız ve özgür
No tears, no fears, what I want to be.
– Gözyaşı yok, korku yok, olmak istediğim şey.
One, two, take a look at you
– Bir, iki, kendine bir bak
Death by matrimony
– Evlilik ile ölüm
Hey sucker
– Hey enayi
(What the hell’s got into you)
– (Sana ne oldu böyle)
Hey sucker
– Hey enayi
(Now there’s nothing you can do)
– (Şimdi yapabileceğin hiçbir şey yok)
A married man
– Evli bir adam
You’re out of your head
– Aklın başında mı senin
Sleepless nights, on an H.P. bed
– Uykusuz geceler, HP yatağında
A daddy by the time you’re twenty-one
– Yirmi bir yaşına geldiğinde bir baba
If your happy with a nappy then you’re in for fun
– Bir bebek bezi ile mutlu iseniz o zaman eğlence için konum
But you’re here
– Ama burada olduğunu
And you’re there
– Ve sen oradasın
Well there’s guys like you just everywhere
– Her yerde senin gibi adamlar var.
Looking back on the good old days
– Eski güzel günlere bakmak
Well this young gun says CAUTION PAYS
– Peki bu genç silah dikkatli öder diyor
Young Guns
– Genç Silahlar
Having some fun
– Biraz eğlenmek
Crazy ladies keep ’em on the run
– Çılgın bayanlar onları kaçak tutmak
Wise guys realize there’s danger in emotional ties
– Bilge adamlar duygusal bağlarda bir tehlike olduğunu anlarlar
See me, single and free
– Beni gör, yalnız ve özgür
No tears, no fears, what I want to be
– Gözyaşı yok, korku yok, ne olmak istiyorum
One, two, take a look at you
– Bir, iki, kendine bir bak
Death by matrimony
– Evlilik ile ölüm
I remember when he such fun and everthing was fine
– O kadar eğlenceli olduğunu hatırlıyorum ve her şey yolundaydı
I remember when we use to have a good time
– İyi vakit geçirmek için ne zaman kullandığımızı hatırlıyorum
Partners in crime
– Suç ortakları
Tell me that’s all in the past and I will gladly walk away
– Bana bunların geçmişte kaldığını söyle ve memnuniyetle uzaklaşacağım
Tell me that you’re happy now
– Bana şimdi mutlu olduğunu söyle
Turning my back
– Arkamı dönüyorum
Nothing to say
– Hiçbir şey söylemek
Hey tell this jerk to take a hike
– Hey, bu pisliğe yürüyüşe çıkmasını söyle
There’s somethin’ ’bout that boy I don’t like
– O çocuktan hoşlanmadığım bir şey var.
Well sugar he don’t mean the things he said
– Şeker-ben bir şey demek istemedi dedi
Just get him outta my way, ’cause I’m seeing red
– Onu yolumdan Çek, çünkü kırmızı görüyorum.
We got plans to make, we got things to buy
– Yapmamız gereken planlar var, bir şeyler almak lazım
And you’re wasting time on some creepy guy
– Ve ürpertici bir adamla vakit harcıyorsun
Hey shut up chick, that’s a friend of mine
– Hey kapa çeneni piliç, bu benim bir arkadaşım
Just watch your mouth babe, you’re out of line
– Sadece ağzına dikkat et bebeğim, çizgiyi aştın
OoooooH
– OoooooH
GET BACK
– DÖN
HANDS OFF
– ÇEK ELLERİNİ
GO FOR IT
– BUNUN İÇİN GİT
GET BACK
– DÖN
HANDS OFF
– ÇEK ELLERİNİ
GO FOR IT
– BUNUN İÇİN GİT
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.