Dr. Dre – Talking To My Diary İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

I just need y’all to try to bear with me for a minute
– Sadece sizin ayı için bir dakika beni denemek y ihtiyacım var
While I talk about the pages of my diary
– Günlüğümün sayfaları hakkında konuşurken
Listen up
– Dinleyin

I remember when I got started my intention was to win
– Ne zaman başladığımı hatırlıyorum niyetim kazanmaktı
But a lot of shit changed since then
– Ama o zamandan beri çok şey değişti
Some more friends became enemies in the quest of victory
– Biraz daha arkadaş zafer arayışı içinde düşman oldu
But I made a vow, never let this shit get to me
– Ama bir yemin ettim, bu bokun bana ulaşmasına asla izin verme
I let it pass, so I consider that part of my history
– Geçmesine izin verdim, bu yüzden bunu tarihimin bir parçası olarak görüyorum
And I’m strong; financially, physically
– Ve ben güçlüyüm; finansal, fiziksel olarak
Mentally I’m on a whole ‘nother level
– Zihinsel olarak başka bir seviyedeyim
And don’t forget that I came from the ghetto
– Ve gettodan geldiğimi de unutma.
Sold a new house for my moms, that’s special
– Annem için yeni bir ev sattım, bu özel
I let you going shopping till your feet get tired
– Ayakların yorulana kadar alışverişe gitmene izin verdim.
Then a new Benz just for you to ride in
– Sonra sadece binmek için yeni bir Benz
When I didn’t have it, you provided
– Sahip olmadığım zaman, sen sağladın
Don’t be surprised that I built an enterprise
– Bir girişim kurduğuma şaşırma.
And my house got a view of the city like a highrise
– Ve evim şehrin bir highrise gibi bir görünümü var
I’m just talking to my diary, I’m just talking to my diary
– Sadece günlüğümle konuşuyorum, sadece günlüğümle konuşuyorum

When I open up my book I think about the world later
– Kitabımı açtığımda dünyayı daha sonra düşünüyorum
No ink in the pen, no lines on the paper
– Kalemde mürekkep yok, kağıt üzerinde çizgi yok
I’m just, I’m just, I’m just talking to my diary
– Ben sadece, ben sadece, sadece günlüğümle konuşuyorum
Sometimes when I got a lot of shit on my mind
– Bazen kafamda bir sürü bok olduğunda
I’m just staring at the sky, you probably thinkin’ I’m high
– Ben sadece gökyüzüne bakıyorum, muhtemelen yüksek olduğumu düşünüyorsun
I’m just, I’m just, I’m just talking to my diary
– Ben sadece, ben sadece, sadece günlüğümle konuşuyorum

Now puff-puff-pass got a nigga having flashbacks
– Şimdi puff-puff-pass flashback olan bir zenci var
I remember how it used to be
– Eskiden nasıl olduğunu hatırlıyorum.
Now my money like NASDAQ, my checks you can cash that
– Şimdi Nasdaq gibi param, çeklerim nakit olabilir
I remember how it used to be
– Eskiden nasıl olduğunu hatırlıyorum.

I used to be a starving artist so I would never starve an artist
– Eskiden açlıktan ölen bir sanatçıydım, bu yüzden asla açlıktan ölmezdim
This is my passion, it’s where my heart is
– Bu benim tutkum, kalbimin olduğu yer
It gets the hardest when I think about the dearly departed
– En zoru, sevgili ayrılanları düşündüğümde olur
Like the nigga I started with
– Başladığım zenci gibi
I know Eazy can see me now, looking down through the clouds
– Eazy’nin beni şimdi görebildiğini biliyorum, bulutların arasından aşağı bakıyor
And regardless, I know my nigga still proud
– Ve ne olursa olsun, zencimin hala gurur duyduğunu biliyorum
It’s been a while since we spoke but you still my folks
– Konuştuk beri bir süre oldu ama hala bizimkiler seni
We used to sit back, laugh and joke
– Arkanıza yaslanın, gülün ve şaka yapın
Now I remember when we used to do all-nighters
– Şimdi hatırlıyorum da eskiden gece gündüz çalışırdık.
You in the booth and Cube in the corner writing
– Sen kabinde ve küp köşesinde yazma
Where Ren at? Shout out to my nigga Yella
– Ren nerede? Bağırmak dışarı için benim nigga Yella
Damn, I miss that
– Kahretsin, çok özledim
Shit, a nigga having flashbacks
– Kahretsin, bir zencinin geri dönüşleri var

When I open up my book I think about the world later
– Kitabımı açtığımda dünyayı daha sonra düşünüyorum
No ink in the pen, no lines on the paper
– Kalemde mürekkep yok, kağıt üzerinde çizgi yok
I’m just, I’m just, I’m just talking to my diary
– Ben sadece, ben sadece, sadece günlüğümle konuşuyorum
Sometimes when I got a lot of shit on my mind
– Bazen kafamda bir sürü bok olduğunda
I’m just staring at the sky, you probably thinkin’ I’m high
– Ben sadece gökyüzüne bakıyorum, muhtemelen yüksek olduğumu düşünüyorsun
I’m just, I’m just, I’m just talking to my diary
– Ben sadece, ben sadece, sadece günlüğümle konuşuyorum




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın