I tried for you
– Senin için denedim
Tried to see through all the smoke and dirt
– Tüm dumanı ve kiri görmeye çalıştım.
It wouldn’t move
– O kıpırdamadı.
What could I do?
– Ne yapabilirim?
I touch your head
– Kafana dokunuyorum.
To pull your thoughts
– Düşüncelerinizi çekmek için
Into my hand
– Elime
But now I can’t
– Ama şimdi yapamam
Say
– Demek
Isn’t it strange?
– Ne garip değil mi?
Isn’t it strange?
– Ne garip değil mi?
I am still me
– Ben hala benim
You are still you
– Sen hala sensin
In the same place
– Aynı yerde
Isn’t it strange?
– Ne garip değil mi?
How people can change
– İnsanlar nasıl değişebilir
From strangers to friends
– Yabancılardan arkadaşlara
Friends into lovers
– Aşıklar içine arkadaşlar
And strangers again
– Ve yine yabancılar
Back to this room
– Bu odaya geri dön
Back to our roots
– Köklerimize geri dönelim
What did we lose?
– Ne kaybettik?
What did we lose?
– Ne kaybettik?
If I could I’d pull your strings
– Eğer yapabilseydim iplerini çekerdim.
For one more dance
– Bir dans daha
But I can’t
– Ama yapamam
Say
– Demek
Isn’t it strange?
– Ne garip değil mi?
Isn’t it strange?
– Ne garip değil mi?
You look at me
– Sen bana bak
I look at you
– Sana bakıyorum
With nothing to say
– Hiçbir şey söylemek
Isn’t it strange?
– Ne garip değil mi?
How people can change
– İnsanlar nasıl değişebilir
From strangers to friends
– Yabancılardan arkadaşlara
Friends into lovers
– Aşıklar içine arkadaşlar
And strangers again
– Ve yine yabancılar
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.