I know you see it, girl
– Gördüğünü biliyorum kızım.
This ain’t sitting real good in my soul
– Bu ruhumda pek iyi oturmuyor.
Everywhere this little girl goes
– Bu küçük kızın gittiği her yere
She picks up another obstacle
– O başka bir engel alır
She was my heart
– O benim kalbimdi.
I don’t know the tribe or the fall
– Kabileyi ya da düşüşü bilmiyorum.
But by default she don’t think of me
– Ama varsayılan olarak beni düşünmüyor.
I thought she was an indian
– Hintli olduğunu sanıyordum.
Now she’s slangin’ thangs like a simian
– Şimdi bir simian gibi argo konuşuyor.
All my life I wanted me an indian
– Hayatım boyunca bir Kızılderili olmak istedim.
Now she’s far away
– Şimdi o uzakta
But I had to know
– Ama bilmek zorundaydım
I know you see it, girl
– Gördüğünü biliyorum kızım.
This ain’t sitting real good in my soul
– Bu ruhumda pek iyi oturmuyor.
Everywhere this little girl goes
– Bu küçük kızın gittiği her yere
She picks up another obstacle
– O başka bir engel alır
She was my heart
– O benim kalbimdi.
I don’t know the tribe or the fall
– Kabileyi ya da düşüşü bilmiyorum.
But by default she don’t think of me
– Ama varsayılan olarak beni düşünmüyor.
I thought she was an indian
– Hintli olduğunu sanıyordum.
Now she’s slangin’ thangs like a simian
– Şimdi bir simian gibi argo konuşuyor.
All my life I wanted me an indian
– Hayatım boyunca bir Kızılderili olmak istedim.
Oooh girl, let me in
– Oooh kızım, içeri girmeme izin ver.
In the street
– Sokakta
With a wedding ring
– Bir alyans ile
And she hit the bar
– Ve bara çarptı.
City babe, are you down to cheat
– Şehirli bebeğim, hile yapmaya hazır mısın?
He looked in her eye
– Gözüne baktı
Chivalry is it really dead?
– Şövalyelik gerçekten öldü mü?
He pulled out a tip? pay up,
– Bahşiş mi çıkardı? tasfiye etmek,
Jumpin’ right on him
– Tam üstüne atlıyor
Thinkin’ when’s it good to intervene
– Müdahale etmenin ne zaman iyi olacağını düşünüyorum.
Then I lost her
– Sonra onu kaybettim
Lost her to the world and the girls and impostors
– Onu dünyaya, kızlara ve sahtekarlara kaptırdım.
Entertain? I doubt it’ll pay and it cost her
– Eğlendirmek mi? Ödeyeceğini sanmam ve onun mal oldu
I ain’t mad at me but it hurts
– Bana kızgın değilim ama Canım Yanıyor.
I thought she was an indian
– Hintli olduğunu sanıyordum.
But now she only worried bout’ the Benjamin’s
– Ama şimdi sadece Benjamin için endişeleniyor.
She’s been looking’ in my dreams
– Rüyalarıma bakıyordu.
I swear that eyes on me
– Yemin ederim gözler üzerimde
But I had to know
– Ama bilmek zorundaydım
I swear that eyes on me
– Yemin ederim gözler üzerimde
I swear that eyes on me
– Yemin ederim gözler üzerimde
I swear that eyes on me
– Yemin ederim gözler üzerimde
I swear that eyes on me
– Yemin ederim gözler üzerimde
I need you, I need you, I need you
– Sana ihtiyacım var, sana ihtiyacım var, sana ihtiyacım var
I need you like you see
– Senin gibi görmeni istiyorum
What you mean to me
– Benim için ne ifade ediyorsun
Until you and only you will know what I mean
– Kadar ve sadece ne demek istediğimi anlayacaksınız
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.