Oh, oh-oh-oh
– Oh, oh-oh-oh
Oh, oh-oh-oh
– Oh, oh-oh-oh
Una lágrima que cae
– Düşen bir gözyaşı
Una sensación que hay que disimular
– Gizlenmesi gereken bir his
Porque aunque lo sé y lo sabes
– Çünkü biliyorum ve biliyorsun
Nunca fui capaz de hablar
– Asla konuşmam mümkün oldu
Yo sé que fuiste tú, el que te fuiste, tú
– Sen olduğunu biliyorum, giden sendin, sen
Y si Madrid se queda solo, eso lo hiciste tú
– Madrid yalnız kalırsa, bunu sen yaptın.
Y no me importa si vas a llamarme
– Ve beni arayacak olman umurumda değil
Yo quiero besarte, besarte y besarte (y besarte)
– Seni öpmek istiyorum, seni öpmek ve seni öpmek (ve seni öpmek)
Ey, no sé que pasará en Berlín, si esto va a ser el fin
– Hey, Berlin’de ne olacağını bilmiyorum, eğer bu son olacaksa
Pero me jode más tener que esperarte
– Ama seni beklemek zorunda kalmak beni daha çok sikiyor.
¿Qué pasará en Berlín si tú no estás aquí?
– Burada olmazsan Berlin’de ne olacak?
Tal vez si vuelves no seré la de antes
– Belki geri gelirsen eskisi gibi olmayacağım.
Yo sé que fuiste tú, el que te fuiste, tú
– Sen olduğunu biliyorum, giden sendin, sen
Y si Madrid se queda solo, eso lo hiciste tú
– Madrid yalnız kalırsa, bunu sen yaptın.
Y no me importa si vas a llamarme
– Ve beni arayacak olman umurumda değil
Yo quiero besarte, besarte y besarte
– Seni öpmek, öpmek ve öpmek istiyorum.
(Oh-oh-oh-oh), besarte y besarte
– (Oh-oh-oh-oh), seni öp ve öp
Y ahora me jode más tener que esperarte
– Ve şimdi seni beklemek zorunda kalmak beni daha çok sikiyor
(Oh-oh-oh-oh), besarte y besarte
– (Oh-oh-oh-oh), seni öp ve öp
Y ahora me jode más tener que olvidarte
– Ve şimdi seni unutmak zorunda kalmak beni daha çok sikiyor
Dije que amor de lejos, felices los cuatro
– Uzaktan aşk dedim, dördü de mutlu
Si estás con alguien, pienso a cada rato
– Eğer biriyle birlikteysen, bence her zaman
Y no son celos, ponte en mis zapatos
– Ve bu kıskançlık değil, kendini benim yerime koy
¿Cómo nos damos besos por un iPhone?
– Bir iPhone için nasıl öpüşürüz?
No, sé que no
– Hayır, bilmediğini biliyorum.
Servirá de nada y lo siento yo
– İşe yaramaz ve özür dilerim.
Si te vas a ir, vete, por favor
– Eğer gideceksen, lütfen git.
Que tanta espera está peor
– Bu kadar beklemek daha kötü
No sé que pasará en Berlín, si esto va a ser el fin (si esto va a ser el fin)
– Berlin’de ne olacağını bilmiyorum, eğer bu son olacaksa (eğer bu son olacaksa)
Pero me jode más tener que esperarte
– Ama seni beklemek zorunda kalmak beni daha çok sikiyor.
¿Qué pasará en Berlín si tú no estás aquí? (Si tú no estás aquí)
– Burada olmazsan Berlin’de ne olacak? (Eğer burada değilsen)
Tal vez si vuelves no seré la de antes
– Belki geri gelirsen eskisi gibi olmayacağım.
Yo sé que fuiste tú, el que te fuiste, tú
– Sen olduğunu biliyorum, giden sendin, sen
Y si Madrid se queda solo, eso lo hiciste tú
– Madrid yalnız kalırsa, bunu sen yaptın.
Y no me importa si vas a llamarme
– Ve beni arayacak olman umurumda değil
Yo quiero besarte, besarte y besarte
– Seni öpmek, öpmek ve öpmek istiyorum.
(Oh-oh-oh-oh), besarte y besarte
– (Oh-oh-oh-oh), seni öp ve öp
Y ahora me jode más tener que esperarte
– Ve şimdi seni beklemek zorunda kalmak beni daha çok sikiyor
(Oh-oh-oh-oh), besarte y besarte
– (Oh-oh-oh-oh), seni öp ve öp
Y ahora me jode más tener que olvidarte
– Ve şimdi seni unutmak zorunda kalmak beni daha çok sikiyor
(Oh-oh-oh-oh, amor de lejos, felices los cuatro)
– (Oh-oh-oh-oh, uzaktan aşk, dördü de mutlu)
(Oh-oh-oh-oh, amor de lejos, felices los cuatro)
– (Oh-oh-oh-oh, uzaktan aşk, dördü de mutlu)
(Oh-oh-oh-oh, amor de lejos, felices los cuatro)
– (Oh-oh-oh-oh, uzaktan aşk, dördü de mutlu)
Y ahora me jode más tener que olvidarte
– Ve şimdi seni unutmak zorunda kalmak beni daha çok sikiyor
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.