I kissed my penny and I threw it in
– Kuruşumu öptüm ve attım.
I prayed I’d keep my soul
– Ruhumu korumak için dua ettim.
Went down to the river where the water bends
– Suyun büküldüğü nehre indi.
The only place I know
– Bildiğim tek yer
Oh, I can’t see
– Oh, göremiyorum
The forest, for the trees
– Orman, ağaçlar için
So will you wait for me?
– Bu yüzden beni bekler misin?
Will you wait for me?
– Beni bekler misin?
Will you wait for me?
– Beni bekler misin?
My evergreen
– Benim yaprak dökmeyen
Standing at the water’s edge
– Suyun kenarında dururken
The Mississippi’s overflowing
– Mississippi taştı
Hold your current in my hands
– Akımını elimde tut
You bring the meaning to my moments
– Anlarıma anlam katıyorsun.
Oh, I can’t see
– Oh, göremiyorum
The forest, for the trees
– Orman, ağaçlar için
So will you wait for me?
– Bu yüzden beni bekler misin?
Will you wait for me?
– Beni bekler misin?
Will you wait for me?
– Beni bekler misin?
My evergreen
– Benim yaprak dökmeyen
(Oh, I can’t see)
– (Oh, göremiyorum)
(The forest, for the trees)
– (Orman, ağaçlar için)
(Oh, I feel so)
– (Oh, öyle hissediyorum)
(Hopeless against the stream)
– (Akıntıya karşı umutsuz)
So will you wait for me?
– Bu yüzden beni bekler misin?
My evergreen
– Benim yaprak dökmeyen
I know it’s just as hard in heaven
– Cennetteki kadar zor olduğunu biliyorum.
So will you wait for me?
– Bu yüzden beni bekler misin?
My evergreen
– Benim yaprak dökmeyen
I know it’s just as hard
– Biliyorum bu kadar zor
My evergreen
– Benim yaprak dökmeyen
Evergreen
– Yaprak dökmeyen
My evergreen
– Benim yaprak dökmeyen
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.