Andy Grammer – Fresh Eyes İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

I got these fresh eyes, never seen you before like this
– Taze gözlerim var, seni daha önce hiç böyle görmemiştim.
My God, you’re beautiful
– Tanrım, çok güzelsin
It’s like the first time when we open the door
– Kapıyı ilk açtığımız zamanki gibi.
Before we got used to usual
– Her zamanki gibi alışmadan önce

It might seem superficial, stereotypical, man
– Yüzeysel, basmakalıp görünebilir, dostum.
You dress up just a little and I’m like, “Ohhh, damn”
– Sen biraz giyindin ve ben de “OHHH, kahretsin” dedim.

So suddenly I’m in love with a stranger
– Birden bir yabancıya aşık oldum.
I can’t believe that she’s mine
– Onun benim olduğuna inanamıyorum.
Now all I see is you with fresh eyes, fresh eyes
– Şimdi tek gördüğüm taze gözlü, taze gözlü sensin.
So suddenly I’m in love with a stranger
– Birden bir yabancıya aşık oldum.
I can’t believe that she’s mine, yeah
– Onun benim olduğuna inanamıyorum, evet.
And now all I see is you with fresh eyes, fresh eyes
– Ve şimdi tek gördüğüm sen taze gözlü, taze gözlü

Appreciation, well, it comes and it goes
– Takdir, iyi, gelir ve gider
But I, I’ll ride that wave with you
– Ama ben, o dalgaya seninle bineceğim.
It’s human nature to miss what’s under your nose
– Burnunun altındakini özlemek insan doğasıdır.
‘Til you, ’til you remind a fool
– ‘Sana kadar,’bir aptalı hatırlatana kadar

Maybe all of this is simple
– Belki de tüm bunlar basittir
My heart’s unconditional, yeah
– Kalbim koşulsuz, evet
You dress up just a little and I’m like, “Ohhh, damn”
– Sen biraz giyindin ve ben de “OHHH, kahretsin” dedim.

So suddenly I’m in love with a stranger
– Birden bir yabancıya aşık oldum.
I can’t believe that she’s mine
– Onun benim olduğuna inanamıyorum.
Now all I see is you with fresh eyes, fresh eyes
– Şimdi tek gördüğüm taze gözlü, taze gözlü sensin.
So suddenly I’m in love with a stranger
– Birden bir yabancıya aşık oldum.
I can’t believe that she’s mine, yeah
– Onun benim olduğuna inanamıyorum, evet.
And now all I see is you with fresh eyes, fresh eyes
– Ve şimdi tek gördüğüm sen taze gözlü, taze gözlü

If I could bottle this up, bottle, bottle this up, I would
– Bunu şişeleyebilseydim, şişeleyebilseydim, şişeleyebilseydim, şişeleyebilirdim.
I would bottle this up, bottle, bottle this up, I would
– Bu kadar şişe, şişe, bu şişe kadar isterdim
Cause you’re gorgeous in this moment
– Çünkü şu anda muhteşemsin.
If I could bottle this up, I would
– Eğer bunu şişeleyebilseydim, yapardım.

So suddenly I’m in love with a stranger
– Birden bir yabancıya aşık oldum.
I can’t believe that she’s mine
– Onun benim olduğuna inanamıyorum.
Now all I see is you with fresh eyes, fresh eyes
– Şimdi tek gördüğüm taze gözlü, taze gözlü sensin.
So suddenly I’m in love with a stranger
– Birden bir yabancıya aşık oldum.
I can’t believe that she’s mine, yeah
– Onun benim olduğuna inanamıyorum, evet.
And now all I see is you with fresh eyes, fresh eyes
– Ve şimdi tek gördüğüm sen taze gözlü, taze gözlü




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın