Hurts me the most when I wake
– Uyandığımda en çok canımı yakıyor
I fumble and twist, ’til the truth starts to click
– Becerememe ve twist, ‘gerçek’ ı tıklatın başlar til
There’s so much space in this bed
– Bu yatakta çok fazla yer var.
These sheets go for miles, dreams of your smile
– Bu çarşaflar kilometrelerce öteye gidiyor, gülüşünün hayalleri
I don’t wanna be just a memory
– Sadece bir anı olmak istemiyorum.
And I don’t wanna feel your wings break free
– Ve kanatlarının kırıldığını hissetmek istemiyorum
Because without you I’m lost in the breeze
– Çünkü sensiz rüzgarda kayboldum
I gotta be strong now, I gotta show you how
– Şimdi güçlü olmalıyım, sana nasıl olduğunu göstermeliyim.
I’ll love you like I’ve never, ever loved somebody
– Seni hiç ama hiç birini sevmediğim gibi seveceğim.
I’ll give you things you didn’t even know you wanted
– Sana istediğini bile bilmediğin şeyler vereceğim.
Don’t tell me that it’s not enough
– Bana bunun yeterli olmadığını söyleme.
My time is up, you’re over us
– Zamanım doldu, bizi aştın.
‘Cause I think I might do anything for you
– Çünkü senin için her şeyi yapabilirim.
If you just let me
– Eğer izin verirsen bana
If you just let me
– Eğer izin verirsen bana
If you just let me
– Eğer izin verirsen bana
Just let me
– Sadece izin ver
Taste of your lips is still fresh
– Dudaklarının tadı hala taze
And the smell of your scent, how could I forget?
– Kokunun kokusunu nasıl unutabilirim?
Your words how they cut me to shreds
– Sözlerin beni nasıl paramparça etti
But to tell you the truth every piece is for you
– Ama doğruyu söylemek gerekirse her parça senin için
I don’t wanna be just a memory
– Sadece bir anı olmak istemiyorum.
And I don’t wanna feel your wings break free
– Ve kanatlarının kırıldığını hissetmek istemiyorum
Because without you I’m lost in the breeze (breeze)
– Çünkü sensiz rüzgarda kayboldum (meltem)
I gotta be strong now, I gotta show you how
– Şimdi güçlü olmalıyım, sana nasıl olduğunu göstermeliyim.
I’ll love you like I’ve never, ever loved somebody
– Seni hiç ama hiç birini sevmediğim gibi seveceğim.
I’ll give you things you didn’t even know you wanted
– Sana istediğini bile bilmediğin şeyler vereceğim.
Don’t tell me that it’s not enough
– Bana bunun yeterli olmadığını söyleme.
My time is up, you’re over us
– Zamanım doldu, bizi aştın.
‘Cause I think I might do anything for you
– Çünkü senin için her şeyi yapabilirim.
If you just let me
– Eğer izin verirsen bana
If you just let me (let me)
– Eğer izin verirsen (izin ver)
If you just let me
– Eğer izin verirsen bana
Just let me
– Sadece izin ver
Oh yeah
– Oh evet
I’ll love you like I’ve never, ever loved somebody
– Seni hiç ama hiç birini sevmediğim gibi seveceğim.
I’ll give you things you didn’t even know you wanted
– Sana istediğini bile bilmediğin şeyler vereceğim.
Don’t tell me that it’s not enough
– Bana bunun yeterli olmadığını söyleme.
My time is up, you’re over us
– Zamanım doldu, bizi aştın.
‘Cause I think I might do anything for you
– Çünkü senin için her şeyi yapabilirim.
If you just let me
– Eğer izin verirsen bana
If you just let me
– Eğer izin verirsen bana
If you just let me
– Eğer izin verirsen bana
Just let me
– Sadece izin ver
Sinead Harnett Feat. GRADES – If You Let Me İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.