Oh, we almost got away, we cut it close
– Neredeyse kaçıyorduk, yakına bıraktık.
The city’s getting loud
– Şehir gürültüye başladı.
If I choke, it’s only ’cause I’m scared to be alone
– Eğer boğulursam, yalnız kalmaktan korktuğum içindir.
Been tryin’ to work it out, you should know
– Bunu çözmeye çalışıyordum, bilmelisin ki
I would do whatever you wanted
– İstediğin her şeyi yaparım
We don’t have to leave the apartment (oh)
– Daireyi terk etmek zorunda değiliz (oh)
Met you at the right time
– Seninle doğru zamanda tanıştım.
This is what it feels like
– İşte böyle hissettiriyor
Livin’ in a movie I’ve watched and
– İzlediğim bir filmde yaşıyorum ve
Funny, ’cause you couldn’t have called it (oh)
– Komik, çünkü buna (oh) diyemezdin.
Met you at the right time
– Seninle doğru zamanda tanıştım.
This is what it feels like
– İşte böyle hissettiriyor
Oh, the train was cold, we left Connecticut
– Tren soğuktu, Connecticut’tan ayrıldık.
We stayed a couple hours
– Birkaç saat kaldık.
Our clothes matched enough to throw me off a bit
– Kıyafetlerimiz beni biraz atacak kadar eşleşti.
Your phone was playing “Towers” and I
– Telefonun “Towers” oynuyordu ve ben
I would do whatever you wanted
– İstediğin her şeyi yaparım
We don’t have to leave the apartment
– Daireyi terk etmek zorunda değiliz.
Met you at the right time
– Seninle doğru zamanda tanıştım.
This is what it feels like
– İşte böyle hissettiriyor
Livin’ in a movie I’ve watched and
– İzlediğim bir filmde yaşıyorum ve
Funny, ’cause you couldn’t have called it
– Komik, çünkü bunu söyleyemezdin.
Met you at the right time
– Seninle doğru zamanda tanıştım.
This is what it feels like
– İşte böyle hissettiriyor
And I need you sometimes
– Ve bazen sana ihtiyacım var
We’ll be alright
– İyi olacağız
Met you at the right time
– Seninle doğru zamanda tanıştım.
This is what it feels like
– İşte böyle hissettiriyor
And I miss you some nights
– Ve bazı geceler seni özlüyorum
We’ll be alright
– İyi olacağız
Met you at the right time
– Seninle doğru zamanda tanıştım.
This is what it feels like
– İşte böyle hissettiriyor
I would do whatever you wanted
– İstediğin her şeyi yaparım
We don’t have to leave the apartment
– Daireyi terk etmek zorunda değiliz.
Met you at the right time
– Seninle doğru zamanda tanıştım.
This is what it feels like
– İşte böyle hissettiriyor
Gracie Abrams – Feels Like İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.