Never thought that I’d fall in love, love, love, love
– Aşık olacağımı hiç düşünmemiştim, aşk, aşk, aşk
But it grew from a simple crush, crush, crush, crush
– Ama basit bir ezilme, ezilme, ezilme, ezilme ile büyüdü
Being without you girl, I was all messed up, up, up, up
– Kız sensiz olmak, bütün her şeyi berbat ettim, Yukarı, Yukarı, Yukarı
When you walked out, said that you’d had enough-nough-nough
– Dışarı çıktığında, yeterince-nough-nough içtiğini söylemiştin.
Been a fool, girl, I know
– Aptallık ettim kızım, biliyorum
Didn’t expect this is how things would go
– İşlerin böyle yürümesini beklemiyordum.
Maybe in time, you’ll change your mind
– Belki zamanla fikrini değiştirirsin.
Now looking back, I wish I could rewind
– Şimdi geriye dönüp baktığımda keşke geri sarabilseydim
Because I can’t sleep ’til you’re next to me
– Çünkü sen yanımda olana kadar uyuyamıyorum.
No, I can’t live without you no more
– Hayır, artık sensiz yaşayamam.
Oh, I stay up ’til you’re next to me
– Sen yanımda olana kadar ayaktayım.
‘Til this house feels like it did before
– Bu ev eskisi gibi hissedene kadar
Feels like insomnia, ah-ah-ah
– Uykusuzluk gibi geliyor, ah-ah-ah
Feels like insomnia, ah-ah-ah
– Uykusuzluk gibi geliyor, ah-ah-ah
Feels like insomnia, ah-ah-ah
– Uykusuzluk gibi geliyor, ah-ah-ah
Feels like insomnia, ah-ah-ah
– Uykusuzluk gibi geliyor, ah-ah-ah
Remember telling my boys that I’d never fall in love, love, love, love
– Hiç aşık olmamış, aşk, aşk isterim ki çocuklarım söylemeyi unutma, aşk
You used to think I’d never find a girl I could trust, trust, trust, trust
– Güvenebileceğim, güvenebileceğim, güvenebileceğim, güvenebileceğim bir kızı asla bulamayacağımı düşünürdün.
And then you walked into my life and it was all about us, us, us, us
– Sonra hayatıma girdin ve her şey bizimle ilgiliydi, biz, biz, biz, biz
But now, I’m sitting here, thinking I messed the whole thing up, up, up, up
– Ama şimdi, burada oturuyorum, her şeyi mahvettiğimi düşünüyorum, yukarı, yukarı, yukarı
Been a fool (fool), girl, I know (know)
– Aptal (aptal) oldum, kızım, biliyorum (biliyorum)
Didn’t expect this is how things would go
– İşlerin böyle yürümesini beklemiyordum.
Maybe in time (time), you’ll change your mind (mind)
– Belki zamanla (zaman), fikrini değiştirirsin (zihin)
Now looking back, I wish I could rewind
– Şimdi geriye dönüp baktığımda keşke geri sarabilseydim
Because I can’t sleep ’til you’re next to me
– Çünkü sen yanımda olana kadar uyuyamıyorum.
No, I can’t live without you no more (without you no more)
– Hayır, artık sensiz yaşayamam (artık sensiz)
Oh, I stay up ’til you’re next to me (to me)
– Sen yanımda olana kadar ayaktayım.
‘Til this house feels like it did before
– Bu ev eskisi gibi hissedene kadar
Because it feels like insomnia, ah-ah-ah
– Çünkü uykusuzluk gibi geliyor, ah-ah-ah
Feels like insomnia, ah-ah-ah
– Uykusuzluk gibi geliyor, ah-ah-ah
Feels like insomnia, ah-ah-ah
– Uykusuzluk gibi geliyor, ah-ah-ah
Feels like insomnia, ah-ah-ah
– Uykusuzluk gibi geliyor, ah-ah-ah
Ah, I just can’t go to sleep
– Ah, sadece uyuyamıyorum.
‘Cause it feels like I’ve fallen for you
– Aşık oldum gibi çünkü senin için geliyor
It’s getting way too deep
– Çok derin oluyor
And I know that it’s love because
– Ve bunun aşk olduğunu biliyorum çünkü
I can’t sleep ’til you’re next to me
– Ne kadar uyku miyim yanımdasın
No, I can’t live without you no more (without you no more)
– Hayır, artık sensiz yaşayamam (artık sensiz)
Oh, I stay up ’til you’re next to me (to me)
– Sen yanımda olana kadar ayaktayım.
‘Til this house feels like it did before
– Bu ev eskisi gibi hissedene kadar
Feels like insomnia, ah-ah-ah
– Uykusuzluk gibi geliyor, ah-ah-ah
Feels like insomnia, ah-ah-ah
– Uykusuzluk gibi geliyor, ah-ah-ah
Feels like insomnia, ah-ah-ah
– Uykusuzluk gibi geliyor, ah-ah-ah
Feels like insomnia, ah-ah-ah
– Uykusuzluk gibi geliyor, ah-ah-ah
Feels like insomnia, ah-ah-ah
– Uykusuzluk gibi geliyor, ah-ah-ah
Feels like insomnia, ah-ah-ah
– Uykusuzluk gibi geliyor, ah-ah-ah
Feels like insomnia, ah-ah-ah
– Uykusuzluk gibi geliyor, ah-ah-ah
Feels like insomnia, ah-ah-ah
– Uykusuzluk gibi geliyor, ah-ah-ah
Craig David – Insomnia İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.