P-P-P-P-P-PARTY
– P-P-P-P-P-PARTİ
That smile on your face
– Yüzündeki o gülümseme
Makes it easy to trust you
– Sana güvenmeyi kolaylaştırıyor
Those in (yeah)
– İçerdekiler (evet)
Those in (yeah)
– İçerdekiler (evet)
Those in (yeah)
– İçerdekiler (evet)
This what ‘Sauga feels like in the night time
– Sauga’nın gece vakti hissettiği şey bu.
Watch what she doin’ when the light shine
– Işık parladığında ne yaptığına dikkat et.
Drunk niggas tryin’ a talk in the strip club
– Sarhoş zenciler striptiz kulübünde konuşmaya çalışıyor.
Shawty silhouette look like a dollar sign
– Shawty siluet bir dolar işareti gibi görünüyor
C-Caught up (caught up)
– C-Yakalandı (yakalandı)
That’s just how a nigga brought up (brought up)
– Bir zenci böyle yetiştirilir (yetiştirilir)
Blow ones for you loony ass niggas (ass niggas)
– Senin için sakso çek kaçık götlü zenciler (götlü zenciler)
Straight bills for you Toonie ass niggas (ass niggas)
– Senin için düz faturalar Toonie göt zencileri (göt zencileri)
M-M-My niggas bigger than the bouncer
– Zencilerim fedaiden daha büyük.
Roll up in the bitch still smell like an ounce (like an ounce)
– Orospuda yuvarlan hala bir ons gibi kokuyor (bir ons gibi)
Right quick, right quick
– Sağ çabuk, sağ çabuk
Tight jeans on so she feels my shit, ayy (feel my shit)
– Dar kot pantolon giyiyor, bu yüzden bokumu hissediyor, ayy (bokumu hisset)
Tell me something good, baby
– Bana iyi bir şey söyle bebeğim.
Tell me something, tell me something good, shawty
– Bana bir şey söyle, bana iyi bir şey söyle, shawty
Come bring it to the hood, baby
– Gel kaputa getir bebeğim.
Bring it-bring it back to hood shawty
– Getir-hood shawty’ye geri getir
This what ‘Sauga feels like in the night time (night time)
– Sauga’nın gece vakti hissettiği şey bu (gece vakti)
Bust it up with shawty when the light shines (the light shines)
– Işık parladığında (ışık parladığında) shawty ile patlatın.
Still fuckin’ with the same ass niggas
– Hala aynı götlü zencilerle sikişiyorsun.
I know you want a break
– Ara vermek istediğini biliyorum.
I-I-I know you want a break from Toronto
– Toronto’dan ayrılmak istediğini biliyorum.
Oh-oh (girl)
– Oh-oh (kız)
West side
– Batı yakası
Oh-oh, ooh, girl
– Oh-oh, ooh, kızım
Oh-oh
– Oh-oh
That smile on your face
– Yüzündeki o gülümseme
Those in
– İçeridekiler
Those in
– İçeridekiler
Just makes it
– Sadece yapar
Just makes it
– Sadece yapar
Those in
– İçeridekiler
Those in
– İçeridekiler
PartyNextDoor – Break From Toronto İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.