I’ve got a ticket, no turning back
– Biletim var, geri dönüş yok.
My destination
– Hedefim
The sea of trouble, the land of pain
– Bela denizi, acı ülkesi
You’re sending me where it always rains
– Beni her zaman yağmur yağdığı yere gönderiyorsun.
Oh reconsider, I’m begging you, some hesitation
– Tekrar düşün, sana yalvarıyorum, biraz tereddüt
I’m holding on to my sanity
– Aklımı başımdan alıyorum.
I feel the beginning of emergency
– Acil durumun başlangıcını hissediyorum.
My hands are slipping, oh please don’t let me fall into
– Ellerim kayıyor, oh lütfen düşmeme izin verme
This hole in my heart that goes all the way to China
– Kalbimdeki bu delik Çin’e kadar gidiyor.
You gotta fill it up with love before I fall inside of…
– İçine düşmeden önce içini sevgiyle doldurmalısın…
This empty hole in my heart that goes all the way to China
– Kalbimdeki Çin’e kadar giden bu boş delik
And though you can’t see the bottom, believe me it’s a long way down
– Ve altını göremesen de inan bana, bu çok uzun bir yol
I’m on a planet without a plan
– Bir gezegen üzerinde bir plan olmadan bir şey yapamam
It’s oh so lonely
– Oh çok yalnız olacak
I need to see you to get out of here
– Buradan çıkman için seni görmem gerek.
There’s something deadly in this atmosphere
– Bu atmosferde ölümcül bir şey var.
I’m in a desert, without a drink of your sweet water
– Çöldeyim, senin tatlı suyundan içmeden
You’re my oasis in the burning sand
– Sen benim yanan kumdaki vahamsın.
I’m out of danger when you touch my hand
– Elime dokunduğunda tehlikeden kurtuldum.
Throw me a lifeline, I’m standing on the edge of…
– Bana bir can simidi at, kenarda duruyorum…
This deep, dark hole that goes all the way to China
– Çin’e kadar uzanan bu derin, karanlık delik
You gotta fill it up with love before I fall inside of…
– İçine düşmeden önce içini sevgiyle doldurmalısın…
This empty hole in my heart that goes all the way to China
– Kalbimdeki Çin’e kadar giden bu boş delik
And though you can’t see the bottom believe me it’s a long way down
– Ve dibi göremesen de inan bana bu çok uzun bir yol
The gun was loaded, I didn’t know
– Silah doluydu, bilmiyordum.
I pulled the trigger
– Tetiği çektim
I heard a noise then the room went dark
– Bir ses duydum, sonra oda karardı.
I felt the bullet going in my heart
– Kurşunun kalbime girdiğini hissettim.
I feel so dizzy, oh please don’t let me fall, don’t leave me in
– Başım dönüyor, oh lütfen düşmeme izin verme, beni içeride bırakma
This hole in my heart that goes all the way to China
– Kalbimdeki bu delik Çin’e kadar gidiyor.
You gotta fill it up with love before I fall inside of…
– İçine düşmeden önce içini sevgiyle doldurmalısın…
This empty hole in my heart that goes all the way to China
– Kalbimdeki Çin’e kadar giden bu boş delik
And though you can’t see the bottom, believe me it’s a long way down
– Ve altını göremesen de inan bana, bu çok uzun bir yol
I’ve got a hole in my heart
– Kalbimde bir delik var
You’ve got to fill it up with love
– Onu sevgiyle doldurmalısın.
Cyndi Lauper – Hole In My Heart İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.