Eh, eh, Chris
– Eh, eh, Chris
Mon cœur me joue des tours
– Kalbim bana oyun oynuyor.
Quand je te vois, y a plus rien autour
– Seni gördüğümde etrafta hiçbir şey kalmadı.
Le rêve a été trop court
– Rüya çok kısaydı.
Mon premier, mon dernier amour
– İlk, son aşkım
Toi à qui j’ai tout donné, toi que je n’ai jamais oublié
– Sana her şeyi verdiğim, asla unutmadığım
Mon cœur est sous scellé, toi seul peux me libérer
– Kalbim mühürlendi, beni ancak sen özgür bırakabilirsin.
Tu me dis que c’est mort
– Bana öldüğünü söylüyorsun.
Tu ne fais pas d’efforts
– Hiç çaba yok
Je sais que j’ai mes tords
– Yanlışlarım olduğunu biliyorum.
Et que mes actes ne suivent pas les mots, ouais
– Ve hareketlerimin kelimelere uymadığını, evet
J’ai du mal à mon égo
– Egomla mücadele ediyorum.
Je t’ai pris pour un con
– Seni pislik sandım.
Tu n’avais plus confiance et je t’ai donné raison
– Artık bana güvenmedin ve haklı olduğunu kanıtladım.
J’ai du mal à mon égo
– Egomla mücadele ediyorum.
Oh, je t’aime beaucoup trop
– Oh, seni çok seviyorum
Mais te faire du mal, je sais, c’est mon défaut
– Ama seni incitmek, biliyorum, benim hatam.
J’perds mon temps avec les autres, mais avec toi, c’est pas pareil
– Zamanımı diğer insanlarla harcıyorum ama seninle aynı şey değil.
Et à trop vouloir tous leur plaire, c’est toi que j’ai perdu
– Ve hepsini memnun etmek için çok fazla şey istemek, kaybettiğim sensin
Il n’y a qu’à toi que j’les compare, mais j’fais toujours les mêmes erreurs
– Onları karşılaştırmam sana kalmış ama hep aynı hataları yapıyorum.
J’me réveille quand il est trop tard, j’transforme notre paradis en enfer
– Çok geç olduğunda uyanıyorum, cennetimizi cehenneme çeviriyorum.
Tu me dis que c’est mort
– Bana öldüğünü söylüyorsun.
Tu ne fais pas d’efforts
– Hiç çaba yok
Je sais que j’ai mes torts
– Yanlışlarım olduğunu biliyorum.
Et que mes actes ne suivent pas les mots, ouais
– Ve hareketlerimin kelimelere uymadığını, evet
J’ai du mal à mon égo
– Egomla mücadele ediyorum.
Je t’ai pris pour un con
– Seni pislik sandım.
Tu n’avais plus confiance et je t’ai donné raison
– Artık bana güvenmedin ve haklı olduğunu kanıtladım.
J’ai du mal à mon égo
– Egomla mücadele ediyorum.
Oh, je t’aime beaucoup trop
– Oh, seni çok seviyorum
Mais te faire du mal, je sais, c’est mon défaut
– Ama seni incitmek, biliyorum, benim hatam.
Oh, c’est plus la même
– Oh, daha çok aynı
Depuis que t’es plus là, c’est plus pareil
– Gittiğine göre, aynı şey değil.
Je jette ma bouteille à la mer en espérant que tu viennes la chercher
– Gelip alacağınızı umarak şişemi denize atıyorum.
C’est plus la même
– Daha çok aynı
Depuis que t’es plus là, c’est plus pareil
– Gittiğine göre, aynı şey değil.
Je jette ma bouteille à la mer en espérant que tu viennes la chercher, yeah
– Gelip alacağınızı umarak şişemi denize atıyorum, evet
J’ai du mal à mon égo
– Egomla mücadele ediyorum.
Je t’ai pris pour un con
– Seni pislik sandım.
Tu n’avais plus confiance et je t’ai donné raison
– Artık bana güvenmedin ve haklı olduğunu kanıtladım.
J’ai du mal à mon égo
– Egomla mücadele ediyorum.
Oh, je t’aime beaucoup trop
– Oh, seni çok seviyorum
Mais te faire du mal, je sais, c’est mon défaut
– Ama seni incitmek, biliyorum, benim hatam.
J’ai du mal à mon égo (j’ai du mal à mon égo)
– Egomla mücadele ediyorum (egomla mücadele ediyorum)
Je t’ai pris pour un con (oh, je t’ai pris pour un con)
– Seni bir pislik için aldım (oh, seni bir pislik için aldım)
Tu n’avais plus confiance et je t’ai donné raison
– Artık bana güvenmedin ve haklı olduğunu kanıtladım.
J’ai du mal à mon égo (j’ai du mal à mon égo)
– Egomla mücadele ediyorum (egomla mücadele ediyorum)
Oh, je t’aime beaucoup trop
– Oh, seni çok seviyorum
Mais te faire du mal, je sais, c’est mon défaut (je sais, c’est mon défaut, ouh)
– Ama seni incitmek, biliyorum, bu benim hatam (Biliyorum, bu benim hatam, ooh)
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.