Has there ever come a time, when you fell real nice
– Hiç güzel düştüğün bir zaman oldu mu?
And you want to let someone know that you really appreciate them?
– Onları gerçekten takdir ettiğini birine bildirmek ister misin?
All you have to do is moan a little bit for me
– Tek yapman gereken benim için biraz inlemek.
It goes something like this
– Böyle bir şey gider
Ooooh, ooooho, oooooh, oooooho
– Ooooh, ooooho, oooooh, oooooho
You see, no time for wasting, baby
– Görüyorsun, boşa harcayacak zaman yok bebeğim.
We’re gone all through those moves
– Tüm bu hareketleri atlattık.
I’m offering satisfaction, darling
– Memnuniyet teklif ediyorum, sevgilim.
Girl, I’m giving you all my love
– Kızım, sana tüm sevgimi sunuyorum.
Dear, anytime is a right time, baby
– Canım, her zaman doğru zaman bebeğim
Come on and take my heart
– Hadi ve kalbimi al
It’s all yours if you want it, baby
– İstersen hepsi senin bebeğim
My heart is tearing all apart, I say
– Kalbim parçalanıyor, diyorum ki
Ooh
– Ooh
(You can have it)
– (Alabilirsin)
Yeah, if you want it
– Evet, eğer istersen
(If you want it)
– (Eğer istiyorsanız)
Come and get it, baby
– Gel ve al bebeğim
But if you want it
– Ama eğer istersen
(You can have it)
– (Alabilirsin)
Come and get it, girl, yeah
– Gel ve al kızım, evet
(If you want it)
– (Eğer istiyorsanız)
Yeah
– Evet
See darling, there’s no time for wasting, baby
– Gördün mü hayatım, boşa harcayacak zaman yok bebeğim.
Come on please, make up your mind
– Hadi lütfen, kararını ver.
Good loving is so pleasing, baby
– İyi sevmek çok hoş bebeğim
Girl, I’m giving you all my time
– Kızım, sana tüm zamanımı veriyorum.
You can have it if you want it
– Eğer istersen senin olabilir
Just come and get it and baby it’s yours, yeah
– Sadece gel ve al ve bebeğim senin, evet
I’ve got it to give and if you want it
– Vermem gereken bir şey var ve eğer istersen
I know that you’re gonna love it, just come on, girl
– Bunu seveceğini biliyorum, hadi ama kızım.
Oh, I knew you’d like it
– Oh, seveceğini biliyordum bunu
Oh baby, you got me saying something like
– Bebeğim, bana şöyle bir şey söylettin:
Ooh, oho-ho, shubidu, stiridudustirudadada
– Ooh, oho-ho, shubidu, stiridustirudadada
Listen now
– Şimdi dinle
One night while I was sleeping, baby
– Bir gece uyurken bebeğim
Had a dream of you and I
– Sen bir rüya ve ben
Found myself asking you, baby
– Kendimi sana sorarken buldum bebeğim.
Take my hand and be my wife
– Elimi tut ve karım ol
There’s no time for wasting, baby
– Boşa harcayacak zaman yok bebeğim.
Because we’ve gone all through those moves
– Çünkü tüm bu hareketleri yaptık.
‘Cause I’m offering satisfaction, darling
– Çünkü sana tatmin sunuyorum hayatım.
Girl, I’m giving you all my love
– Kızım, sana tüm sevgimi sunuyorum.
(You can have it)
– (Alabilirsin)
Yeah, if you want it
– Evet, eğer istersen
(If you want it)
– (Eğer istiyorsanız)
(Awww, yea yea) You can have it
– (Awww, yea yea) Alabilirsin
(Baby, you really want my loving)
– (Bebeğim, gerçekten sevmemi istiyorsun)
If you want it
– Eğer istersen
(It’s all yours, baby)
– (Hepsi senin bebeğim)
You can have it
– Alabilirsin
(You can have it any time of the day)
– (Günün herhangi bir saatinde alabilirsin)
(If you want it)
– (Eğer istiyorsanız)
Don’t matter what place it is you can get it, baby
– Hangi yerde olursa olsun alabilirsin bebeğim.
(You can have it)
– (Alabilirsin)
Oh yeah, come on girl and get it
– Oh evet, hadi kızım ve al
(If you want it)
– (Eğer istiyorsanız)
If you want it you can have it don’t you know that
– Eğer istersen alabilirsin, bunu bilmiyor musun?
(You can have it)
– (Alabilirsin)
‘Cause I will make you feel alright
– Çünkü seni iyi hissettireceğim.
(If you want it)
– (Eğer istiyorsanız)
(Oh baby) Can’t you tell that I need
– (Bebek Oh) ihtiyacım söyleyebilirsiniz
(You can have it)
– (Alabilirsin)
Come on baby
– Hadi bebeğim
(If you want it)
– (Eğer istiyorsanız)
(Oh yeah yeah)
– (Oh evet evet)
You can have it
– Alabilirsin
Come on darling, satisfaction guaranteed
– Hadi sevgilim, memnuniyet garantisi
(If you want it)
– (Eğer istiyorsanız)
Oh baby
– Oh bebeğim
(You can have it)
– (Alabilirsin)
Like moment haa
– An gibi haa
(If you want it)
– (Eğer istiyorsanız)
Oh you’re such a pretty little girl
– Oh ne kadar da güzel bir kızsın
(You can have it) (Ooo-oooh)
– (Alabilirsin) (Ooo-oooh)
(Ooo-oooh) (If you want it)
– (Ooo-oooh) (Eğer istersen)
Come on and change my heart, baby
– Hadi ve kalbimi değiştir bebeğim.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.