Libre me voilà, c’est ma voix là, la suite en musique sur scène, en coulisses
– Ben burada özgür, orada benim sesimi sahnede müzik paketi, backstage
Libre me voilà, mais sans toi là, la suite en roue libre, tout en équilibre
– Burada özgürüm, ama sen orada olmadan, özgür devam filmi, her şey dengede
J’avais peur avant
– Önce korktum
Je parlais tout bas
– Alçaktan konuşuyordum.
J’étais jamais devant, oh non
– Asla önde değildim, oh hayır
Aujourd’hui j’ai bien changé, crois-moi
– Bugün çok değiştim, inan bana
Fais bien attention à toi
– Kendinize iyi bakın
Ton jeu, je le connais déjà
– Senin oyunun, bunu zaten biliyorum.
J’suis libre et ça ne changera pas
– Özgürüm ve bu değişmeyecek
Oui, fais bien attention à toi
– Evet, kendine iyi bak
Vivre libre, je ne veux plus tomber
– Özgür yaşa, artık düşmek istemiyorum.
Dans le piège des fous, qu’ils se mettent à genoux
– Aptalların tuzağında, dizlerinin üstüne çökmelerine izin verin
Vivre libre, crois-moi, ça va changer
– Özgür yaşa, inan bana, değişecek
J’suis restée debout et j’y ai pris goût
– Ayakta kaldım ve bundan hoşlandım.
J’suis libre, me voilà, c’est ma voix, là, mais toi tu crois quoi? Moi, j’oublie pas
– Özgürüm, buradayım, benim sesim, orada, ama ne düşünüyorsun? Unutmam
Et sèche tes larmes car elles ne lavent pas, toutes tes armes dressées contre moi
– Ve gözyaşlarını kurut, çünkü onlar yıkanmıyor, tüm silahların bana karşı hazırlandı
J’avais peur avant
– Önce korktum
Je parlais tout bas
– Alçaktan konuşuyordum.
J’étais jamais devant, oh, non
– Ben asla önde değildim, oh, hayır
Aujourd’hui j’ai bien changé, crois-moi
– Bugün çok değiştim, inan bana
Fais bien attention à toi
– Kendinize iyi bakın
Ton jeu, je le connais déjà
– Senin oyunun, bunu zaten biliyorum.
J’suis libre et ça ne changera pas
– Özgürüm ve bu değişmeyecek
Oui, fais bien attention à toi (eh)
– Evet, kendine iyi bak (eh)
Vivre libre, je ne veux plus tomber
– Özgür yaşa, artık düşmek istemiyorum.
Dans le piège des fous, qu’ils se mettent à genoux
– Aptalların tuzağında, dizlerinin üstüne çökmelerine izin verin
Vivre libre, crois-moi, ça va changer
– Özgür yaşa, inan bana, değişecek
J’suis restée debout et j’y ai pris goût
– Ayakta kaldım ve bundan hoşlandım.
Et je te dérange mais c’est plus fort que moi
– Ve seni rahatsız ediyorum ama benden daha güçlü
Trop prise pour un ange, moi-même, j’y croyais pas
– Ben de bir melek olarak kabul edildim, buna inanmadım.
Tous ces derniers temps consacrés à ça
– Son zamanlarda her şey buna adandı
J’ai touché le fond mais j’suis libre
– Dibe vurdum ama özgürüm
Vivre libre, je ne veux plus tomber
– Özgür yaşa, artık düşmek istemiyorum.
Dans le piège des fous, qu’ils se mettent à genoux
– Aptalların tuzağında, dizlerinin üstüne çökmelerine izin verin
Vivre libre, crois-moi, ça va changer
– Özgür yaşa, inan bana, değişecek
J’suis restée debout et j’y ai pris goût
– Ayakta kaldım ve bundan hoşlandım.
J’suis libre, me voilà
– Özgürüm, buradayım.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.