This is getting dangerous
– Bu tehlikeli olmaya başladı.
Now I’d do anything for love
– Şimdi aşk için her şeyi yaparım
You call and I’ll come in a rush
– Sen ara, ben aceleyle gelirim.
You’re my everything to lose
– Kaybedecek her şeyim sensin
‘Cause you show me a brand new world
– Çünkü bana yepyeni bir dünya gösteriyorsun.
That I, I can’t describe with words
– Bunu kelimelerle tarif edemem.
I’m in for better or for worse
– İyi günde kötü günde varım
There’s nothing that I, nothing that I won’t do
– Yapmayacağım hiçbir şey yok. yapmayacağım hiçbir şey yok.
There’s nothing I, nothing I won’t do for you
– Senin için yapmayacağım hiçbir şey yok.
Nothing I won’t do, nothing I won’t do for you
– Yapmayacağım bir şey yok, senin için yapmayacağım bir şey yok
There’s nothing I, nothing I won’t do for you
– Senin için yapmayacağım hiçbir şey yok.
Nothing I won’t do, nothing I won’t do for you (For you)
– Yapmayacağım hiçbir şey, senin için yapmayacağım hiçbir şey (Senin için)
The point of no return
– Geri dönüşü olmayan nokta
My past, light up and watch it burn
– Geçmişim, aydınlan ve yanışını izle
I hope, this love won’t be a curse
– Umarım bu aşk lanet olmaz.
There’s nothing that I, nothing that I won’t do
– Yapmayacağım hiçbir şey yok. yapmayacağım hiçbir şey yok.
There’s nothing I, nothing I won’t do for you
– Senin için yapmayacağım hiçbir şey yok.
Nothing I won’t do, nothing I won’t do for you
– Yapmayacağım bir şey yok, senin için yapmayacağım bir şey yok
(There’s nothing I, nothing I won’t do for you)
– (Senin için yapmayacağım hiçbir şey yok.)
There’s nothing that I, nothing that I won’t do
– Yapmayacağım hiçbir şey yok. yapmayacağım hiçbir şey yok.
There’s nothing I, nothing I won’t do for you
– Senin için yapmayacağım hiçbir şey yok.
Nothing I won’t do, nothing I won’t do for you
– Yapmayacağım bir şey yok, senin için yapmayacağım bir şey yok
Nothing I won’t do, nothing I won’t do for you
– Yapmayacağım bir şey yok, senin için yapmayacağım bir şey yok
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.