Tom Walker – Serotonin İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

My father told me
– Babam bana söyledi.
“Can’t wake up happy everyday
– “Her gün mutlu uyanamıyorum
Can’t have the sun without the rain
– Yağmur olmadan güneş olamaz
Can’t have the moments where you’re truly on top of the world
– Gerçekten dünyanın tepesinde olduğun anlara sahip olamazsın.
Without the moments where you’re down in the dirt”
– Çamura battığın anlar olmadan”

It’s something they don’t really teach you in school
– Sana okulda öğretmedikleri bir şey.
About anxiety, depression and the weight of the world
– Anksiyete, depresyon ve dünyanın ağırlığı hakkında
We’re all looking for some gratification
– Hepimiz biraz tatmin arıyoruz.
A little love, a little validation
– Küçük bir aşk, küçük bir doğrulama
That’s why
– Bu yüzden

I’m glad I found someone like you
– Senin gibi birini bulduğuma sevindim.
To see the sadness and the truth
– Üzüntüyü ve gerçeği görmek için
I’m glad I found someone like you
– Senin gibi birini bulduğuma sevindim.
Yeah, yeah, yeah
– Evet, evet, evet

I feel your touch deeper than my skin
– Dokunuşunu tenimden daha derin hissediyorum.
Every chemical rushing in
– Her kimyasal acele ediyor
Now I’ve found your love, I’m coming up again
– Şimdi aşkını buldum, tekrar yukarı geliyorum.
Like serotonin, serotonin
– Serotonin gibi, serotonin

Like a pill takes off the edge
– Bir hapın kenardan çıkması gibi
Like a smoker’s last cigarette
– Sigara içen son sigara gibi
Now I’ve found your love, I’m coming up again
– Şimdi aşkını buldum, tekrar yukarı geliyorum.
Like serotonin, serotonin
– Serotonin gibi, serotonin

My father told me
– Babam bana söyledi.
“That’s the thing about life
– “Hayatla ilgili olan şey bu
It only matters who you have by your side
– Yanında var olan tek önemli olan bu
Not the money or the cars that you’re driving
– Kullandığın para ya da araba değil.
That’s some temporary high shit
– Bu geçici bir saçmalık.
Always chasing a climax”
– Her zaman bir doruk peşinde”
That’s why
– Bu yüzden

I’m glad I found someone like you
– Senin gibi birini bulduğuma sevindim.
Whose seen the sadness and the truth
– Üzüntüyü ve gerçeği gören
I’m glad I found someone like you
– Senin gibi birini bulduğuma sevindim.
Yeah, yeah, yeah
– Evet, evet, evet

I feel your touch deeper than my skin
– Dokunuşunu tenimden daha derin hissediyorum.
Every chemical rushing in
– Her kimyasal acele ediyor
Now I’ve found your love, I’m coming up again
– Şimdi aşkını buldum, tekrar yukarı geliyorum.
Like serotonin, serotonin
– Serotonin gibi, serotonin

Like a pill takes off the edge
– Bir hapın kenardan çıkması gibi
Like a smoker’s last cigarette
– Sigara içen son sigara gibi
Now I’ve found your love, I’m coming up again
– Şimdi aşkını buldum, tekrar yukarı geliyorum.
Like serotonin, serotonin
– Serotonin gibi, serotonin

Like serotonin, serotonin
– Serotonin gibi, serotonin

I feel your touch deeper than my skin
– Dokunuşunu tenimden daha derin hissediyorum.
Every chemical rushing in
– Her kimyasal acele ediyor
Now I’ve found your love, I’m coming up again
– Şimdi aşkını buldum, tekrar yukarı geliyorum.
Like serotonin, serotonin
– Serotonin gibi, serotonin

Like a pill that takes off the edge
– Kenardan uzaklaşan bir hap gibi
Like a smoker’s last cigarette
– Sigara içen son sigara gibi
Now I’ve found your love, I’m coming up again
– Şimdi aşkını buldum, tekrar yukarı geliyorum.
Like serotonin, serotonin
– Serotonin gibi, serotonin

Like serotonin, serotonin
– Serotonin gibi, serotonin
Like serotonin
– Serotonin gibi




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın