One, two, three
– Bir, iki, üç
I am he as you are he, as you are me and we are all together
– Ben de senin gibi o’yum, sen de benim gibi ve hepimiz birlikteyiz.
See how they run like pigs from a gun, see how they fly
– Bakın nasıl silahtan domuz gibi kaçıyorlar, bakın nasıl uçuyorlar
I’m crying
– Ağlıyorum
Sitting on a cornflake, waiting for the van to come
– Mısır gevreğinin üzerinde oturup minibüsün gelmesini bekliyorum.
Corporation tee-shirt, stupid bloody Tuesday
– Şirket tişörtü, aptal kanlı Salı
Man, you been a naughty boy, you let your face grow long
– Dostum, yaramaz bir çocuktun, yüzünün uzamasına izin verdin.
I am the eggman, they are the eggmen
– Ben yumurtacıyım, onlar yumurtacı
I am the walrus, goo-goo g’joob
– Ben mors’um, goo-goo g’joob
Mister City policeman sitting pretty little policemen in a row
– Bay Şehir polisi üst üste küçük güzel polisler oturuyor
See how they fly like Lucy in the Sky, see how they run
– Gökyüzünde Lucy gibi nasıl uçtuklarına bak, nasıl koştuklarına bak
I’m crying, I’m crying
– Ağlıyorum, ağlıyorum
I’m crying, I’m crying
– Ağlıyorum, ağlıyorum
Yellow matter custard, dripping from a dead dog’s eye
– Ölü bir köpeğin gözünden damlayan sarı cevizli muhallebi
Crabalocker fishwife, pornographic priestess
– Crabalocker fishwife, porno rahibe
Boy, you been a naughty girl you let your knickers down
– Tanrım, yaramaz bir kızdın. donunu indirdin.
I am the eggman, they are the eggmen
– Ben yumurtacıyım, onlar yumurtacı
I am the walrus, goo-goo g’joob
– Ben mors’um, goo-goo g’joob
Sitting in an English garden waiting for the sun
– Bir ingiliz bahçesinde oturup güneşi beklerken
If the sun don’t come, you get a tan from standing in the english rain
– Eğer güneş gelmezse, ingiliz yağmurunda durmaktan bronzlaşırsın.
I am the eggman, they are the eggmen
– Ben yumurtacıyım, onlar yumurtacı
I am the walrus, goo-goo g’joob, g’goo goo g’joob
– Ben mors’um, goo-goo g’joob, g’goo goo g’joob
Expert textpert choking smokers
– Uzman textpert sigara içenleri boğuyor
Don’t you think the joker laughs at you?
– Sence joker sana gülmüyor mu?
See how they smile like pigs in a sty, see how they snied
– Domuzlar gibi nasıl gülümsediklerini görün, nasıl güldüklerini görün
I’m crying
– Ağlıyorum
Semolina pilchard, climbing up the Eiffel Tower
– İrmik pilchard, Eyfel Kulesi’ne tırmanıyor
Elementary penguin singing Hari Krishna
– İlköğretim penguen şarkı Hari Krishna
Man, you should have seen them kicking Edgar-Allan-Poe
– Dostum, onları Edgar-Allan-Poe’yu tekmelerken görmeliydin.
I am the eggman, they are the eggmen
– Ben yumurtacıyım, onlar yumurtacı
I am the walrus, goo-goo g’joob, g’goo goo g’joob
– Ben mors’um, goo-goo g’joob, g’goo goo g’joob
Goo goo g’joob, g’goo goo g’joob, g’goo…
– Goo goo g’joob, goo goo g’joob, g’goo…
Here they are
– İşte buradalar
The Beatles!
– Beatles!
The Beatles – I Am The Walrus İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.