Einár – Annan värld İsveçce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Säg mig, hur ska du göra nu?
– Söylesene, şimdi ne yapacaksın?
Är du hundra, ska du banga eller köra nu?
– Yüz müsün, çakacak mısın yoksa sürecek misin?
Ey, vi växte upp bland knas och bland höga hus
– Yüksek binaların ortasında büyüdük.
Ey, broder, vi börja med att göra bus
– Ey kardeşim, eğlenerek başlıyoruz.
Men nu det annat här, du och jag, vi lever i samma värld
– Ama şimdi buradaki diğer şey, sen ve ben, aynı dünyada yaşıyoruz.
Barn dör av kulor i pannan här
– Çocuklar burada alnındaki kurşunlardan ölüyor.
Bror, jag ser allihopa falla här, eyo
– Kardeşim, burada herkesin düştüğünü görüyorum eyo

Bitch, are you dumb?
– Kaltak, aptal mısın?
Varför ska jag låta dem här fucka min chans?
– Neden bu adamların şansımı mahvetmesine izin vereyim?
Leva mitt liv som jag motherfucking kan
– Hayatımı yaşayabildiğim gibi yaşa
Med en brud och en drink och ett hus utomlands
– Bir gelin ve bir içki ve yurt dışında bir ev ile
Den här är ej för nån TikTok-generation
– Bu TikTok kuşağı için değil.
Den här låten går till grabbar som har tanke på ett mord
– Bu şarkı cinayet düşünen adamlara gidiyor.
Vi produkten av den fula sidan av våran station
– İstasyonumuzun çirkin tarafını kapatıyoruz.

Om din bror är hundragubbe då min bror är en miljon, ey, ah
– Eğer kardeşin bir asırlık ise, o zaman benim kardeşim bir milyon, ey, ah
Jag kanske är ute idag, ey, men sitter i cellen imon
– Bugün dışarıda olabilirim ama yarın hücrede olacağım.
Jag knullar mitt motståndarlag och alla ni andra som är vänner med dеm
– Rakip takımımı ve onlarla arkadaş olan herkesi beceriyorum.
Ey, jag önskar min broder var kvar, ey, för han jag häller ut rom
– Keşke kardeşim hala orada olsaydı, Roma’yı döktüğüm için.
Säg mig om dеt skulle bli knas, skulle du va kvar eller vänder du om?
– Söylesene, bir sıkıntı olsaydı kalır mıydın yoksa arkanı döner miydin?

För jag har sett det dära många gånger
– Çünkü birçok kez öldüğünü gördüm.
Jag har sett hur folket inte vågar hålla om den
– İnsanların onu tutmaya nasıl cesaret edemediklerini gördüm.
Scarface, jag var liten, ville kolla om den
– Scarface, ben bir çocuktum, kontrol etmek istedim.
Vela bli en G sen liten, bror, sen
– Vela Geç bir G al küçük kardeşim, geç
Jag tror inte att ni fattar vad det här betyder för mig
– Bunun benim için ne anlama geldiğinin farkında olduğunu sanmıyorum.
Nu musiken, bror, den dubblar upp kaniner till mig
– Şimdi müzik, kardeşim, benim için tavşanları ikiye katlıyor.
Jag är utomlands och lever fucking livet till mig
– Yurt dışındayım ve benim için hayatı yaşıyorum.
Jag är blessed, tackar Gud, svär, jag skiter i dig, eyo
– Kutsandım, Tanrıya şükür, yemin ederim, senin umurumda değil eyo

Säg mig hur ska du göra nu?
– Şimdi nasıl yapacaksın söyle?
Är du hundra, ska du banga eller köra nu?
– Yüz müsün, çakacak mısın yoksa sürecek misin?
Ey, vi växte upp bland knas och bland höga hus
– Yüksek binaların ortasında büyüdük.
Ey, broder, vi börja med att göra bus
– Ey kardeşim, eğlenerek başlıyoruz.
Men nu det annat här, du och jag, vi lever i samma värld
– Ama şimdi buradaki diğer şey, sen ve ben, aynı dünyada yaşıyoruz.
Barn dör av kulor i pannan här
– Çocuklar burada alnındaki kurşunlardan ölüyor.
Bror, jag ser allihopa falla här, eyo
– Kardeşim, burada herkesin düştüğünü görüyorum eyo

Ge mig para, ge mig hundra mill
– Bana bir çift ver, bana yüz milyon ver
Folket går och stashar tabbar, fuck det där, jag pungar min
– Bu insanlar o tabular, siktir git stash boşaldım benim
Bror, jag är i studion hela natten skriver hundra rim
– Kardeşim, bütün gece stüdyoda yüzlerce tekerleme yazıyorum.
Plus min guzz är en guzz som du till
– Ayrıca benim guzz’im senin gibi bir guzz
Förut jag hade benskydd om jag skulle bli glidtacklad
– Eğer ele geçirileceksem bacak korumam olmadan önce
Nu jag går med skottsäkra plattor i jackan
– Şimdi ceketimde kurşun geçirmez plakalarla gidiyorum.
Utifall att jag skulle bli smattrad
– Yakalanmam ihtimaline karşı
Skiten har ändrats, tror ni fattar, ey
– İşler değişti, biliyorsun.
Det låter ba skit när du rappar, ey
– Rap yaparken kulağa bok gibi geliyor, ey
Du snackar ba skit när du snackar, ey
– Konuşurken saçma sapan konuşuyorsun.
Så fort det blir krig, då du backar, ey
– Savaş başlar başlamaz geri çekil, ey
Du är en liten fis, vadå askar? Ey
– Sen küçük bir pisliksin, n’aber askar? Ey
Vem vill vad, vem är jag, vem är du, bre, ey?
– Kim Ne ister, Ben kimim, sen kimsin, bre, ey?
Den går av i din stad, i ditt huvud, ey
– Şehrinizde, kafanızda patlıyor, ey
Är brutal, det är klart, med en Ruger, ey
– Acımasız, tabii ki, bir Ruger ile, ey
Du är hal, ba lägg av, du ba ljuger, ey
– Sen kaypaksın, ba ertele, ba yalan söyle, ey

Säg mig, hur ska du göra nu?
– Söylesene, şimdi ne yapacaksın?
Är du hundra, ska du banga eller köra nu?
– Yüz müsün, çakacak mısın yoksa sürecek misin?
Ey, vi växte upp bland knas och bland höga hus
– Yüksek binalarda ve yüksek binalarda büyüdük.
Ey, broder, vi börja med att göra bus
– Ey kardeşim, eğlenerek başlıyoruz.
Men nu det annat här, du och jag, vi lever i samma värld
– Ama şimdi buradaki diğer şey, sen ve ben, aynı dünyada yaşıyoruz.
Barn dör av kulor i pannan här
– Çocuklar burada alnındaki kurşunlardan ölüyor.
Bror, jag ser allihopa falla här, eyo
– Kardeşim, burada herkesin düştüğünü görüyorum eyo




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın