Billy Ocean – When The Going Gets Tough, The Tough Get Going İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

When the going gets tough
– İşler zorlaştığında
The tough get going, tough, tough, huh, huh, huh
– Zor olan gidiyor, zor, zor, huh, huh, huh
When the going gets tough, the tough get ready
– İşler zorlaştığında, zor olan hazır olsun
Yeah, tough, tough…
– Evet, zor, zor…

I got something to tell you
– Bir şey söyleyeceğim sana
I got something to say
– Söylemem gereken bir şey var
I’m gonna put this dream in motion
– Bu rüyayı hayata geçireceğim.
Never let nothing stand in my way
– Bana engel hiçbir engel yok

When the going gets tough
– İşler zorlaştığında
The tough get going
– Zor gidiyor

Well I’m gonna get myself ‘cross the river
– Ben kendimi nehrin karşısına geçireceğim.
That’s a price I’m willing to pay
– Bu ödemek istediğim bir bedel.
I’m gonna make you stand and deliver
– Ben dur ve teslim olun
And give me love in the old-fashion way
– Ve bana eski moda bir şekilde aşk ver
Woah
– Vay

Darling, I’ll climb any mountain
– Sevgilim, her dağa tırmanırım
Darling, I’ll do anything
– Sevgilim, Ben bir şey yapmak

Ooh, can I touch you? (Can I touch you?)
– Ooh, sana dokunabilir miyim? (Sana dokunabilir miyim?)
And do the things that lovers do
– Ve aşıkların yaptığı şeyleri yap
Ooh, wanna hold you (wanna hold you)
– Ooh, ister (tutmak istiyorsun)tutun
I gotta get it through to you, oh
– Bunu sana iletmeliyim, oh

When the going gets tough
– İşler zorlaştığında
The tough get going
– Zor gidiyor
When the going gets rough
– İşler zorlaştığında
The tough get rough
– Zor zor olsun
Hey, hey, hey, hey, hey
– Hey, hey, hey, hey, hey

Oh baby
– Oh bebeğim
I’m gonna buy me a one-way ticket
– Kendime tek yön bilet alacağım.
Nothin’s gonna hold me back
– Hiçbir şey beni geri tutamaz.
Your love’s like a slow train coming (slow train coming)
– Aşkın yavaş tren geliyor gibi (yavaş tren geliyor)
And I can feel it coming down the track (woah)
– Ve pistten aşağı indiğini hissedebiliyorum (woah)

Darling, I’ll climb any mountain
– Sevgilim, her dağa tırmanırım
Darling, I’ll do anything
– Sevgilim, Ben bir şey yapmak

Ooh (ooh) can I touch you? (Can I touch you?)
– (Ooh) Ooh, sana dokunabilir miyim? (Sana dokunabilir miyim?)
And do the things that lovers do
– Ve aşıkların yaptığı şeyleri yap
Ooh, (ooh) wanna hold you (wanna hold you)
– Ooh, (ooh) sana sarılmak istiyorum (sana sarılmak istiyorum)
I gotta get it through to you (ooh)
– Sana ulaşmam lazım (ooh)

‘Cause when the going gets tough, the tough get going
– Çünkü işler zorlaştığında, işler zorlaşır.
When the going gets rough, the tough get rough
– İşler zorlaştığında, zor olan zorlaşır
Yeah, yeah, yeah, yeah, oh hit it
– Evet, evet, evet, evet, vur
Woah, yeah, yeah, yeah, yeah
– Woah, Evet, Evet, Evet, Evet

Darling, I’ll climb any mountain
– Sevgilim, her dağa tırmanırım
Darling, I’ll swim any sea
– Sevgilim, her denizde yüzerim
Darling, I’ll reach for the heaven
– Sevgilim, cennete uzanacağım.
Darling, with you loving me
– Sevgilim, sen beni severken
Ooh (ooh)
– Ooh (ooh)

Ooh, can I touch you? (Can I touch you?)
– Ooh, sana dokunabilir miyim? (Sana dokunabilir miyim?)
And do the things that lovers do (can I touch you?)
– Ve aşıkların yaptığı şeyleri yapın (size dokunabilir miyim?)
Ooh, wanna hold you (wanna hold you)
– Ooh, ister (tutmak istiyorsun)tutun
I gotta get it through to you
– İçinden geçirmek lazım

When the going gets tough
– İşler zorlaştığında
Going gets tough
– Gitmek zorlaşıyor
Going gets rough
– Gidiş zorlaşıyor
Going gets rough
– Gidiş zorlaşıyor
Going gets tough
– Gitmek zorlaşıyor
Going gets tough
– Gitmek zorlaşıyor
Going gets rough
– Gidiş zorlaşıyor
Going gets rough
– Gidiş zorlaşıyor

Going gets tough
– Gitmek zorlaşıyor
Going gets tough
– Gitmek zorlaşıyor
Going gets rough
– Gidiş zorlaşıyor
Going gets rough
– Gidiş zorlaşıyor




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın