On the first part of the journey
– Yolculuğun ilk bölümünde
I was looking at all the life
– Hayatın tamamını gözden geçiriyordum
There were plants and birds and rocks and things
– Bitkiler,kuşlar,kayalar ve eşyalar vardı
There was sand and hills and rings
– Kum,tepeler ve zil sesleri vardı
The first thing I met was a fly with a buzz
– Karşılaştığım ilk şey vızıltılı bir sinekti
And the sky with no clouds
– Ve bulutları olmayan bir gökyüzü
The heat was hot and the ground was dry
– Sıcaklık hararetliydi ve zemin kuruydu
But the air was full of sound
– Ama hava seslerle doluydu
I’ve been through the desert on a horse with no name
– Adı olmayan bir at üzerinde çölde buludum
It felt good to be out of the rain
– Yağmurdan uzakta olduğu için at kendini iyi hissetti
In the desert you can remember your name
– Çölde kendi adını hatırlayabilirsin
‘Cause there ain’t no one for to give you no pain
– Çünkü sana acı verecek hiç kimse yok
La, la, la la la la, la la la, la, la
– La, la, la la la la, la la la, la, la
After two days in the desert sun
-Çöl güneşindeki iki günün ardından
My skin began to turn red
– Tenim kızarmaya başladı
After three days in the desert fun
– Çöl eğlencesindeki üç günün ardından
I was looking at a river bed
– Bir nehir yatağı arıyordum
And the story it told of a river that flowed
– Ve akıp gitmiş olan bir ırmağın hikayesi anlatıldı
Made me sad to think it was dead
– Irmağın kuruduğunu düşünmek beni üzdü
You see I’ve been through the desert on a horse with no name
– Görüyorsun,adı olmayan bir at üzerinde çölde bulundum
It felt good to be out of the rain
– Yağmurdan uzakta olduğu için at kendini iyi hissetti
In the desert you can remember your name
– Çölde kendi adını hatırlayabilirsin
‘Cause there ain’t no one for to give you no pain
– Çünkü sana sıkıntı verecek hiç kimse yok
La, la, la la la la, la la la, la, la
– La, la, la la la la, la la la, la, la
After nine days I let the horse run free
– Dokuz gün sonra at koşturmayı bıraktım
‘Cause the desert had turned to sea
– Çünkü çöl denize dönüşmüştü
There were plants and birds and rocks and things
– Bitkiler ve kuşlar,kayalar ve eşayalar vardı
There was sand and hills and rings
– Kum, tepeler ve zil sesleri vardı
The ocean is a desert with its life underground
– Okyanus,hayatın yeraltında olduğu bir çöldür
And a perfect disguise above
– Ve yukarısı mükemmel bir kılık değiştirmedir
Under the cities lies a heart made of ground
– Şehirlerin altında topraktan yapılmış bir kalp yatar
But the humans will give no love
– Ama insanlar sevgi göstermeyecek
You see I’ve been through the desert on a horse with no name
– Görüyorsun,adı olmayan bir at üzerinde çölde bulundum
It felt good to be out of the rain
– Yağmurdan uzakta olduğu için at kendini iyi hissetti
In the desert you can remember your name
– Çölde kendi adını hatırlayabilirsin
‘Cause there ain’t no one for to give you no pain
– Çünkü sana sıkıntı verecek hiç kimse yok
La, la, la la la la
– la la la, la, la
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.