I remember years ago
– Yıllar öncesini hatırlıyorum
Someone told me I should take
– Birileri bana önlem almamı söyledi
Caution when it comes to love
– Aşk söz konusu olduğunda
I did
– Ben de öyle yaptım
And you were strong and I was not
– Sen güçlüydün ben ise değildim
My illusion, my mistake
– Benim ilüzyonum, benim hatam
I was careless, I forgot
– Dikkatsizdim, unuttum
I did
– Öyle yaptım
And now when all is done
– Ve şimdi herşey bittiğinde
There is nothing to say
– Söyleyecek birşey yok
You have gone and so effortlessly
– Sen gittin ve çok çaba harcamadan
You have won
– Sen kazandın
You can go ahead tell them
– Şimdi gidip onlara söyleyebilirsin
Tell them all I know now
– Onlara şimdi bildiğin tek şeyin
Shout it from the roof tops
– Çatı tepesinden bağırarak söyle
Write it on the sky line
– Onu gökyüzüne yaz
All we had is gone now
– Sahip olduğumuz herşey artık gitti
Tell them I was happy
– Onlara mutluydum de
And my heart is broken
– Ve kalbim kırık
All my scars are open
– Bütün yaralarım açık
Tell them what I hoped would be
– Onlara ne olmayı umduğumu söyle
Impossible, impossible
– İmkansız, imkansız
Impossible, impossible
– İmkansız, imkansız
Falling out of love is hard
– Aşkın dışında kalmak zor
Falling for betrayal is worst
– İhanete düşmek ise en kötü
Broken trust and broken hearts
– Kırılmış güven ve kırılmış kalpler
I know, I know…
– Biliyorum, biliyorum…
Thinking all you need is there
– İhtiyacın olan herşeyin orada olduğunu düşünüyorum
Building faith on love and words
– Aşk ve kelimeler üzerine inanç inşa ediyoruz
Empty promises will wear
– Boş sözler aşınacak
I know, I know…
– Biliyorum, biliyorum…
And now when all is gone
– Ve şimdi herşey gittiğinde
There is nothing to say
– Söyleyecek birşey yok
And if you’re done with embarrassing me
– Eğer beni utandırmayı tamamladıysan
On your own you can go ahead tell them
– Kendi başına gidip onlara söyleyebilirsin
Tell them all I know now
– Onlara şimdi bildiğin tek şeyin
Shout it from the roof tops
– Çatı tepesinden bağırarak söyle
Write it on the sky line
– Onu gökyüzüne yaz
All we had is gone now
– Sahip olduğumuz herşey artık gitti
Tell them I was happy
– Onlara mutluydum de
And my heart is broken
– Ve kalbim kırık
All my scars are open
– Bütün yaralarım açık
Tell them what I hoped would be
– Onlara ne olmayı umduğumu söyle
Impossible, impossible
– İmkansız, imkansız
Impossible, impossible
– İmkansız, imkansız
I remember years ago
– Yıllar öncesini hatırlıyorum
Someone told me I should take
– Birileri bana önlem almamı söyledi
Caution when it comes to love
– Aşk söz konusu olduğunda
I did
– Ben de öyle yaptım
Tell them all I know now
– Onlara şimdi bildiğin tek şeyin
Shout it from the roof tops
– Çatı tepesinden bağırarak söyle
Write it on the sky line
– Onu gökyüzüne yaz
All we had is gone now
– Sahip olduğumuz herşey artık gitti
Tell them I was happy
– Onlara mutluydum de
And my heart is broken
– Ve kalbim kırık
All my scars are open
– Bütün yaralarım açık
Tell them what I hoped would be
– Onlara ne olmayı umduğumu söyle
Impossible, impossible
– İmkansız, imkansız
Impossible, impossible
– İmkansız, imkansız
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.