Madison Beer – Blue İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

I was always blue behind the red-blood stain on my lips
– Dudaklarımdaki kırmızı kan lekesinin ardında hep maviydim.
You were always green with envy, saw right through the tenderness
– Her zaman gıpta ile yeşildin, hassasiyetin içinden gördün
We were like a California sunset, fated to die any minute
– Kaliforniya günbatımı gibiydik, her an ölebilirdik
Gettin’ rid of you might be the best thing I ever did
– Senden kurtulmak yaptığım en iyi şey olabilir.

And I was seein’ us in a silent movie
– Ve bizi sessiz bir filmde görüyordum
Takin’ off our gloves like a violent crime scene
– Şiddet içeren bir olay yeri gibi eldivenlerimizi çıkarıyoruz.
Diamonds in the cut always know how to fool me
– Kesimdeki elmaslar her zaman beni nasıl kandıracağını bilir
Oh, honey
– Oh, tatlım

But I know when to run, run, run
– Ama ne zaman kaçacağımı, kaçacağımı, kaçacağımı biliyorum.
I know when to run, run, run
– Ne zaman kaçacağımı, kaçacağımı, kaçacağımı biliyorum.
I know when to run, run, run
– Ne zaman kaçacağımı, kaçacağımı, kaçacağımı biliyorum.
When my makeup does, when my makeup does
– Makyajım ne zaman, makyajım ne zaman
And I know when to run, run, run
– Ve ne zaman kaçacağımı, kaçacağımı, kaçacağımı biliyorum.
I know when to run, run
– Ne zaman kaçacağımı, kaçacağımı biliyorum.
And I know when to run, run, run
– Ve ne zaman kaçacağımı, kaçacağımı, kaçacağımı biliyorum.
When my makeup does, when my makeup does
– Makyajım ne zaman, makyajım ne zaman

I was always blue behind the black mascara that I cry
– Ağladığım siyah maskaranın arkasında hep maviydim.
You could be as sweet as honey, but I knew the darkness in your mind
– Bal kadar tatlı olabilirsin ama zihnindeki karanlığı biliyordum.
We were like a gorgeous bed of roses, ready to die any minute
– Her an ölmeye hazır muhteşem bir gül yatağı gibiydik.
Gettin’ rid of you might be the best thing I ever did
– Senden kurtulmak yaptığım en iyi şey olabilir.

And I was seein’ us in a silent movie
– Ve bizi sessiz bir filmde görüyordum
Takin’ off our gloves like a violent crime scene
– Şiddet içeren bir olay yeri gibi eldivenlerimizi çıkarıyoruz.
Diamonds in the cut always know how to fool me
– Kesimdeki elmaslar her zaman beni nasıl kandıracağını bilir
Oh, honey
– Oh, tatlım

But I know when to run, run, run
– Ama ne zaman kaçacağımı, kaçacağımı, kaçacağımı biliyorum.
I know when to run, run, run
– Ne zaman kaçacağımı, kaçacağımı, kaçacağımı biliyorum.
I know when to run, run, run
– Ne zaman kaçacağımı, kaçacağımı, kaçacağımı biliyorum.
When my makeup does, when my makeup does
– Makyajım ne zaman, makyajım ne zaman
And I know when to run, run, run
– Ve ne zaman kaçacağımı, kaçacağımı, kaçacağımı biliyorum.
I know when to run, run
– Ne zaman kaçacağımı, kaçacağımı biliyorum.
And I know when to run, run, run
– Ve ne zaman kaçacağımı, kaçacağımı, kaçacağımı biliyorum.
When my makeup does, when my makeup does
– Makyajım ne zaman, makyajım ne zaman

Uh-oh, uh-oh, uh-oh-oh, oh, oh
– Uh-oh, uh-oh, uh-oh-oh, oh, oh
Uh-oh, uh-oh, uh-oh-oh, oh, oh
– Uh-oh, uh-oh, uh-oh-oh, oh, oh

And I know when to run, run, run
– Ve ne zaman kaçacağımı, kaçacağımı, kaçacağımı biliyorum.
I know when to run, run, run
– Ne zaman kaçacağımı, kaçacağımı, kaçacağımı biliyorum.
I know when to run, run
– Ne zaman kaçacağımı, kaçacağımı biliyorum.
When my makeup does, when my makeup does
– Makyajım ne zaman, makyajım ne zaman

Run, run, run
– Koş, koş, koş
Run, run, run
– Koş, koş, koş
Run, run, run
– Koş, koş, koş




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın