Rod Wave – Alone İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

B Squared Beats
– B Kare Vuruşları
Will A Fool
– Bir Aptal Olacak Mı
Uh, you ever feel like you’re worthless?
– Hiç değersiz olduğunu hissettin mi?
Like you ain’t worth shit?
– Sanki bir boka yaramıyormuşsun gibi mi?
Yeah, I know that I ain’t perfect, but you know that I’m worth it
– Evet, mükemmel olmadığımı biliyorum ama buna değdiğimi biliyorsun.
Tryna find some to do in my time, ease my pain, get you off of my mind
– Zamanımda yapacak bir şeyler bulmaya, acımı dindirmeye, seni aklımdan çıkarmaya çalış
Three cellphones, I’ve been on my grind
– Üç cep telefonum var, işim başımdan aşkın
No more love means no lies
– Artık aşk yalan demek değil
And I tried, yeah, Lord knows I tried
– Ve denedim, evet, Tanrı bilir denedim
Smokin’ dope back to back, I’m fried
– Arka arkaya uyuşturucu içiyorum, yandım
Thuggin’ for three days, see the pain in his eyes
– Üç gün boyunca boğuşuyor, gözlerindeki acıyı görüyor
Tryna get over pride
– Gururu aşmaya çalış
And I’m here to let ’em know (Let ’em know, gotta let ’em know)
– Ve onlara haber vermek için buradayım (Onlara haber ver, onlara haber vermeliyim)
If you love ’em, don’t let ’em go
– Eğer onları seviyorsan, gitmelerine izin verme.
I found your headband on bedroom floor
– Saç bandını yatak odasının zemininde buldum.
The only evidence that you’ve been here before
– Daha önce burada olduğuna dair tek kanıt
I don’t get waves of missing you anymore
– Artık seni özlediğim dalgaları alamıyorum.
They’re more like Tsunami tides in my eyes
– Gözlerimdeki Tsunami gelgitlerine daha çok benziyorlar.
Remember all of times, on Pinellas Point Drive?
– Pinellas Point Drive’daki tüm zamanları hatırlıyor musun?
Actin’ like you was fine, a broken heart in disguise
– İyi gibi davranıyorsun, kılık değiştirmiş kırık bir kalp
Love the nigga to death, even though I was tellin’ lies
– Yalan söylüyorsam da o zenciyi ölümüne seviyorum.
The day that we run away, all the stars aligned
– Kaçtığımız gün, bütün yıldızlar aynı hizada
It’s the same old thing (Yeah)
– Aynı eski şey (Evet)
It’s the same old song (Yeah)
– Aynı eski şarkı (Evet)
One day, you’re here, next day you’re gone
– Bir gün buradasın, ertesi gün yoksun.
All of the fuss, and all of the fights
– Tüm bu yaygara ve tüm kavgalar
On the early mornings, and the long nights
– Sabahın erken saatlerinde ve uzun gecelerde
All the who’s right’s, and all the who’s wrong’s (yeah, yeah)
– Doğru olan herkes ve yanlış olan herkes (evet, evet)
You’re stayin’ up alone (You’re in it alone)
– Yalnız kalıyorsun (Yalnız kalıyorsun)
Just to end up alone (All alone, just to end up alone)
– Sadece yalnız kalmak için (Yapayalnız, sadece yalnız kalmak için)
Just to end up alone (All alone, just to end up alone)
– Sadece yalnız kalmak için (Yapayalnız, sadece yalnız kalmak için)
All that work, all that time
– Onca emek, onca zaman
I don’t wanna be alone
– Yalnız kalmak istemiyorum.
I don’t wanna be—I don’t wanna be
– Olmak istemiyorum—olmak istemiyorum
Don’t leave me alone
– Beni yalnız bırakma
Aye, let me hear that, Chino
– Evet, duymama izin ver, Chino
Let me see where I’m at with that bit-
– O parçayla nerede olduğumu görmeme izin ver.-
Graah, graash
– Vay, vay




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın