Memorize the bathwater, memorize the air
– Banyo suyunu ezberle, havayı ezberle
There’ll come a time I’ll wanna know I was here
– Bir zaman gelecek burada olduğumu bilmek isteyeceğim
Names on the doorframes, inches and ages
– Kapı çerçevelerindeki isimler, inçler ve yaşlar
Handprints in concrete at the softest stages
– En yumuşak aşamalarda betonda el izleri
I don’t know why I don’t try harder
– Neden daha fazla uğraşmadığımı bilmiyorum.
I feel like throwing towels into water
– Havluyu suya atmak istiyorum.
Get it down to nothing, everything that matters
– Hiçbir şeye indirmeyin, önemli olan her şeye
Fever flashes, eyelashes, and traffic patterns
– Ateş yanıp söner, kirpikler ve trafik kalıpları
Humidity, history, chemistry, and panic
– Nem, tarih, kimya ve panik
Swimsuits in the windows of electric minivans
– Elektrikli minivanların pencerelerinde mayolar
I don’t know why I don’t try harder
– Neden daha fazla uğraşmadığımı bilmiyorum.
I’ve been going down some, some strange water
– Biraz tuhaf suya batıyordum.
Move forward now, there’s nothing to do
– Şimdi ilerle, yapacak bir şey yok.
Can’t turn around, I can’t follow you
– Arkanı dönemem, seni takip edemem.
Your coat’s in my car, I guess you forgot
– Ceketin arabamda, sanırım unuttun
It’s crazy, the things we let go
– Bu çılgınca, bıraktığımız şeyler
It finally hits me, a mile’s drive
– Sonunda bana çarptı, bir mil yol
The sky is leaking, my windshield’s crying
– Gökyüzü sızıyor, ön camım ağlıyor
I’m feeling sacred, my soul is stripped
– Kendimi kutsal hissediyorum, ruhum soyuldu
Radio’s painful, the words are clipped
– Radyo acı veriyor, kelimeler kesiliyor
The grief it gets me, the weird goodbyes
– Beni üzen, garip vedalar.
My car is creeping, I think it’s dying
– Arabam sürünüyor, sanırım ölüyor.
I’m pulling over until it heals
– İyileşene kadar kenara çekiyorum.
I’m on a shoulder of lemon fields
– Limon tarlalarının omzundayım
What was I even leaving for?
– Neden ayrılıyordum ki?
I keep going back and forth
– İleri geri gitmeye devam ediyorum.
I think now I’m about to see
– Sanırım şimdi görmek üzereyim.
Didn’t know how sad it’d be
– Ne kadar üzücü olacağını bilmiyordum.
Memorize the bathwater, memorize the air
– Banyo suyunu ezberle, havayı ezberle
There’ll come a time I’ll wanna know I was here
– Bir zaman gelecek burada olduğumu bilmek isteyeceğim
Names on the doorframes, inches and ages
– Kapı çerçevelerindeki isimler, inçler ve yaşlar
Handprints in concrete at the softest stages
– En yumuşak aşamalarda betonda el izleri
I don’t know why I don’t try harder
– Neden daha fazla uğraşmadığımı bilmiyorum.
I feel like throwing towels into water
– Havluyu suya atmak istiyorum.
Move forward now, there’s nothing to do
– Şimdi ilerle, yapacak bir şey yok.
Can’t turn around and I can’t follow you
– Arkanı dönemem ve seni takip edemem.
Your coat’s in my car, I guess you forgot
– Ceketin arabamda, sanırım unuttun
It’s crazy, the things we let go
– Bu çılgınca, bıraktığımız şeyler
It finally hits me, a mile’s drive
– Sonunda bana çarptı, bir mil yol
The sky is leaking, my windshield’s crying
– Gökyüzü sızıyor, ön camım ağlıyor
I’m feeling sacred, my soul is stripped
– Kendimi kutsal hissediyorum, ruhum soyuldu
Radio’s painful, the words are clipped
– Radyo acı veriyor, kelimeler kesiliyor
The grief it gets me, the weird goodbyes
– Beni üzen, garip vedalar.
My car is creeping, I think it’s dying
– Arabam sürünüyor, sanırım ölüyor.
I’m pulling over until it heals
– İyileşene kadar kenara çekiyorum.
I’m on a shoulder of lemon fields
– Limon tarlalarının omzundayım
The grief it gets me, the weird goodbyes
– Beni üzen, garip vedalar.
My car is creeping, I think it’s dying
– Arabam sürünüyor, sanırım ölüyor.
I’m pulling over until it heals
– İyileşene kadar kenara çekiyorum.
I’m on a shoulder of lemon fields
– Limon tarlalarının omzundayım
The National Feat. Bon Iver – Weird Goodbyes İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.