Después del último beso dijiste que todo se dio sin querer (querer)
– Son öpücükten sonra her şeyin istemeden (istemeden) olduğunu söyledin.
Quise cambiar el destino pero todo fue como tuvo que ser
– Kaderi değiştirmek istedim ama her şey olması gerektiği gibiydi.
Quizá mañana si tu me llama’
– Belki yarın beni ararsan
Puede que las ganas me hagan enloquecer
– Belki bu arzu beni delirtir.
Solo me ama’ estando en la cama
– Sadece yatakta beni seviyor.
Soy el ciego que no te quiere ver
– Ben seni görmek istemeyen kör adamım.
Y ahora que no estás tú
– Ve sen gittiğine göre
Escucho una multitud
– Bir kalabalık duyuyorum.
Cantando las canciones que te hice a ti
– Senin için yaptığım şarkıları söylüyorum.
‘Toy convirtiendo еn money el tiempo quе perdí
– ‘Kaybettiğim zaman oyuncak paraya dönüşüyor
Y ahora que no estás tú
– Ve sen gittiğine göre
Soy frío como un iglú
– Bir iglo kadar üşüyorum.
Estoy llamando a todas las que no le’ di
– Vermediklerimin hepsini arıyorum.
Como hiciste con mi cora’, a todas las partí
– Cora’mda yaptığın gibi, tüm partilere
Porque ya nada es igual (Ey)
– Çünkü artık hiçbir şey eskisi gibi değil (Hey)
El tiempo siguió, pero yo me quedé hace seis mese’ atrás (Mm-hm)
– Zaman geçti ama altı ay önce kaldım.
Te lo pido, ya no más (Mm-hm)
– Sana soruyorum, artık değil (Mm-hm)
Salte de mi cabeza, deja espacio para alguien má’ (Má’)
– Kafamdan çık, başkasına yer aç ‘ (Daha fazla’)
Tú no me quiere’, ni borracho dices la verdad (-dad)
– Beni sevmiyorsun, doğruyu bile söylemiyorsun (-baba)
Yo ya no duermo para ver si por la puerta entrá’ (-trá’)
– Kapının ‘(-trá’) girip girmeyeceğini görmek için artık uyumuyorum.
Y ya no duermes porque en otra me buscá’
– Ve artık uyumuyorsun çünkü beni başka birinin içinde arıyorsun’
Pero no vas a encontrarme (No, no)
– Ama beni bulamayacaksın (Hayır, hayır)
Quedaste bien con los demás
– Diğerleriyle iyi görünüyordun.
Pero conmigo ni para las buenas tardes (Ey)
– Ama benimle iyi günler için bile değil (Hey)
Eso no cambia lo que siento, todavía le pido a dios que te guarde (Eh)
– Bu nasıl hissettiğimi değiştirmiyor, hala Tanrı’dan seni tutmasını istiyorum (Eh)
Otra historia que se cierra, otra herida que se abre
– Kapanan başka bir hikaye, açılan başka bir yara
Me tocó a mí ser la perra porque vos fuiste el cobarde
– Kaltak olma sırası bendeydi çünkü sen korkaktın.
Y ahora que no estás tú
– Ve sen gittiğine göre
Escucho una multitud
– Bir kalabalık duyuyorum.
Cantando las cancione’ que te hice a ti
– Sana yaptığım şarkıları söylemek
‘Toy convirtiendo en money el tiempo que perdí
– ‘Kaybettiğim zaman oyuncak paraya dönüşüyor
Y ahora que no estás tú
– Ve sen gittiğine göre
Soy fría, como un iglú
– Üşüyorum, bir iglo gibi
Estoy llamando a todo’ lo’ que no les di
– Onlara vermediğim her şeye ‘ne’ diyorum.
Como hiciste con mi cora, a todo’ los partí
– Cora’ma yaptığın gibi, hepsini bölüştüm.
Ignórame to’ lo que quiera’, no me duele
– Beni ‘ne istersen’ diye görmezden gel, acıtmıyor
Me viste con otra y se invirtieron los papele’
– Beni bir başkasıyla gördün ve belgeler tersine çevrildi.
‘Toy en la radio, en el party, en la tele
– Radyoda, partide, televizyonda oyuncak
Quiere olvidarme, pero sabe que no puede
– Beni unutmak istiyor ama unutamayacağını biliyor.
Y ahora llama cuando está sola
– Ve şimdi yalnızken arıyor.
No sé pa’ qué me llora
– Neden bana ağlıyor bilmiyorum.
Ya tú no me controla’
– Artık beni kontrol etmiyorsun.
Tengo un vuelo en media hora
– Yarım saat içinde uçağım var.
Si las paredes hablaran, contarían los secretos
– Duvarlar konuşsa, sırları anlatırlardı.
Que en la noche no te dejan dormir
– Geceleri uyumana izin vermiyorlar.
Dicen que uno se da cuenta de las cosas cuando faltan
– Kaybolduklarında birinin bir şeyleri fark ettiğini söylerler.
Y ahora ves que te hago falta pa’ vivir
– Ve şimdi görüyorsun ki yaşamana ihtiyacım var
Y ahora que no estás tú
– Ve sen gittiğine göre
Escucho una multitud
– Bir kalabalık duyuyorum.
Cantando las canciones que te hice a ti
– Senin için yaptığım şarkıları söylüyorum.
‘Toy convirtiendo en money el tiempo que perdí
– ‘Kaybettiğim zaman oyuncak paraya dönüşüyor
Y ahora que no estás tú
– Ve sen gittiğine göre
Soy frío como un iglú
– Bir iglo kadar üşüyorum.
Estoy llamando a todas las que no le’ di
– Vermediklerimin hepsini arıyorum.
Como hiciste con mi cora’, a todas las partí
– Cora’mda yaptığın gibi, tüm partilere
Tal vez un último beso de esos que nos dábamos me haría bien
– Belki eskiden birbirimize verdiklerimizden son bir öpücük bana iyi gelirdi.
Cuando sentía que to’ se caía y tu me ponías de pie
– Düştüğümü hissettiğimde ve sen beni ayaklarımın üstüne koyduğunda
Quizá mañana si tu me llama’
– Belki yarın beni ararsan
Haya mucha chance de que vaya a atender
– Katılmam için büyük bir şans var.
Porque no hay fama, dinero ni nada
– Çünkü şöhret, para ya da başka bir şey yok
Que llene el vacío que tú me dejaste
– Bana bıraktığın boşluğu doldurmak için
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.