Oh, yeah
– Oh, evet
Oh, yeah, yeah-yeah
– Oh, evet, evet-evet
Hey
– Hey
I’m done with living in places where I recognize
– Tanıdığım yerlerde yaşamaktan bıktım.
Too many faces I’d rather leave behind (huh)
– Geride bırakmayı tercih edeceğim çok fazla yüz var (huh)
People who would see me in the street and not say, “Hi”
– Beni sokakta görüp “Merhaba” demeyen insanlar.
But then they see some success, so they call me
– Ama sonra bazı başarılar görüyorlar, bu yüzden beni arıyorlar
Tell me that they impressed, they want a part of it
– Bana etkilendiklerini, bunun bir parçası olmak istediklerini söyle.
Huh, you want a part of it?
– Ha, bunun bir parçası olmak ister misin?
Well, I don’t want your number or your company
– Numaranı ya da şirketini istemiyorum.
That’s why I’m gon’ be the first one to leave your party for the club
– Bu yüzden partini kulübe ilk bırakan ben olacağım.
Bottle full of bub
– Bub dolu şişe
That’s because you made a mess and it cannot be undone
– Çünkü ortalığı karıştırdın ve geri alınamaz.
I’m into making friends, I ain’t into making up
– Arkadaş edinmekle ilgileniyorum, barışmakla ilgilenmiyorum.
You can take your hugs, you can take it
– Sarılabilirsin, alabilirsin
But don’t come find me in the club, bottle full of bub
– Ama beni kulüpte bulmaya gelme, şişe dolusu bub
Look, baby, you made a mess again, it can’t be undone
– Bak bebeğim, yine ortalığı karıştırdın, geri alınamaz.
I’m into making M’s, I ain’t into making up
– Ben M yapmayı severim, barışmayı değil
You can take your hugs, you can take your love
– Sarılabilirsin, sevgini alabilirsin
You can’t pick and choose when you’re on my side (on my side)
– Benim tarafımdayken seçemezsin ve seçemezsin (benim tarafımdayken)
Leave through the lows and try stay for the highs
– Alçaklardan ayrılın ve yüksekler için kalmaya çalışın
Love to the people who are steady in my life (steady in my life)
– Hayatımda sabit olan insanlara sevgi (hayatımda sabit)
And you are not them, beg friend, no
– Ve sen onlar değilsin, yalvarıyorum dostum, hayır
Real ones don’t come and go like trend, no
– Gerçek olanlar trend gibi gelip gitmez, hayır
Pick me up and drop me off like rental
– Beni al ve kiralık gibi bırak.
You decided before that you ain’t a part of it
– Daha önce bunun bir parçası olmadığına karar vermiştin.
That’s why I’m gon’ be the first one to leave your party for the club
– Bu yüzden partini kulübe ilk bırakan ben olacağım.
Bottle full of bub
– Bub dolu şişe
That’s because you made a mess and it cannot be undone
– Çünkü ortalığı karıştırdın ve geri alınamaz.
I’m into making friends, I ain’t into making up
– Arkadaş edinmekle ilgileniyorum, barışmakla ilgilenmiyorum.
You can take your hugs, you can take it
– Sarılabilirsin, alabilirsin
But don’t come find me in the club, bottle full of bub
– Ama beni kulüpte bulmaya gelme, şişe dolusu bub
Look, baby, you made a mess again, it can’t be undone
– Bak bebeğim, yine ortalığı karıştırdın, geri alınamaz.
I’m into making M’s, I ain’t into making up
– Ben M yapmayı severim, barışmayı değil
You can take your hugs, you can take your love
– Sarılabilirsin, sevgini alabilirsin
(You can take it away)
– (Onu alabilirsin)
(Please, don’t kill my buzz)
– (Lütfen, vızıltımı öldürme)
(Baby, please don’t kill my buzz)
– (Bebeğim, lütfen vızıltımı öldürme)
Leave you, leave you, I don’t believe you
– Bırak seni, bırak seni, sana inanmıyorum
No matter what you say, that don’t make us equal
– Ne söylersen söyle, bu bizi eşit yapmaz.
Treat you, treat you, I never mistreated you
– Muamele, muamele, asla sana yanlış yaptım
No matter how you say it, that don’t make us equal
– Nasıl söylersen söyle, bu bizi eşit yapmaz.
Leave you, leave you, I don’t believe you
– Bırak seni, bırak seni, sana inanmıyorum
No matter what you say, there ain’t ever gonna be a sequel
– Ne dersen de, devam filmi olmayacak.
That means you escape all your evil
– Yani tüm kötülükleri senin kaçmana
So don’t come find me in the club, bottle full of bub
– O yüzden beni kulüpte bulmaya gelme, şişe dolusu bub
That’s because you made a mess and it cannot be undone
– Çünkü ortalığı karıştırdın ve geri alınamaz.
I’m into making friends, I ain’t into making up
– Arkadaş edinmekle ilgileniyorum, barışmakla ilgilenmiyorum.
You can take your hugs, you can take it
– Sarılabilirsin, alabilirsin
But don’t come find me in the club, bottle full of bub
– Ama beni kulüpte bulmaya gelme, şişe dolusu bub
Look, baby, you made a mess again, it can’t be undone
– Bak bebeğim, yine ortalığı karıştırdın, geri alınamaz.
I’m into making M’s, I ain’t into making up
– Ben M yapmayı severim, barışmayı değil
You can take your hugs, you can take your love
– Sarılabilirsin, sevgini alabilirsin
You can take your love, yeah, ha-ha
– Aşkını alabilirsin, evet, ha-ha
Don’t come find me in the club
– Beni kulüpte bulmaya gelme.
Don’t come find me in the –
– Gelip beni bulma –
Don’t come find me in the, baby, don’t come, don’t kill my buzz, yeah
– Beni bulmaya gelme bebeğim, gelme, vızıltımı öldürme, evet
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.