Another blinger with the slick trigger finger for Her Majesty
– Majesteleri için kaygan tetik parmağı olan başka bir blinger
Another one, with the golden tongue, poisoning your fantasy
– Bir tane daha, altın diliyle, fantezini zehirliyor
Another bill from a killer turned a thrill into a tragedy
– Bir katilin başka bir faturası bir heyecanı trajediye dönüştürdü
A door left open
– Açık bırakılmış bir kapı
A woman walking by
– Yürüyen bir kadın
A drop in the water
– Suda bir damla
A look in the eye
– Gözlerine bir bakış
A phone on the table
– Masanın üzerinde bir telefon
A man on your side
– Senin tarafında bir adam
Someone that you think that you can trust
– Güvenebileceğini düşündüğün biri
Is just another way to die
– Ölmenin başka bir yolu
Another tricky little gun giving solace to the one
– Birine teselli veren başka bir kurnaz küçük silah
That will never see the sunshine
– Bu asla güneş ışığını görmeyecek
Another inch of your life sacrificed for your brother in the nick of time
– Ömrünün bir karış daha vaktinde kardeşin için feda edildi.
Another dirty money heaven-sent honey turning on a dime
– Başka bir kirli para cenneti-gönderilen tatlım bir kuruşa dönüyor
Well, a door left open
– Açık bırakılmış bir kapı.
A woman walking by
– Yürüyen bir kadın
A drop in the water
– Suda bir damla
A look in the eye
– Gözlerine bir bakış
A phone on the table
– Masanın üzerinde bir telefon
A man on your side
– Senin tarafında bir adam
Someone that you think that you can trust
– Güvenebileceğini düşündüğün biri
Is just another way to die
– Ölmenin başka bir yolu
Is just another (hey!)
– Bu sadece başka bir şey (hey!)
Is just another
– Bu sadece başka bir şey
You got to d-d-die!
– Ölmen gerek!
Is just another (tell ’em, baby)
– Bu başka bir şey (söyle onlara bebeğim)
Woah!
– Vay!
Another girl with her finger on the world
– Parmağıyla dünyanın üzerinde başka bir kız
Singing to ya what you wanna hear
– Sana duymak istediğini söylemek
Another gun thrown down and surrendered
– Başka bir silah atıldı ve teslim oldu
Took away your fear
– Korkunu elinden aldı
Hey!
– Hey!
Another man that stands right behind you looking in the mirror
– Tam arkanda duran ve aynaya bakan başka bir adam
Well, a door left open
– Açık bırakılmış bir kapı.
A woman walking by
– Yürüyen bir kadın
A drop in the water
– Suda bir damla
A look in the eye
– Gözlerine bir bakış
A phone on the table
– Masanın üzerinde bir telefon
A man on your side
– Senin tarafında bir adam
Oh, someone that you think that you can trust
– Güvenebileceğini düşündüğün biri.
Is just another way to die
– Ölmenin başka bir yolu
Is just another, is just another
– Sadece başka bir şey, sadece başka bir şey
Is just another way
– Bu sadece başka bir yol
Shoot ’em up, bang, bang
– Vur onları, vur, vur
Hey! Hey! (Is just another)
– Hey! Hey! (Sadece başka bir şey)
Yeah! Yeah!
– Evet! Evet!
Is just another, is just another
– Sadece başka bir şey, sadece başka bir şey
Is just another, just another
– Sadece başka bir şey, sadece başka bir şey
It’s just another way! Just another)
– Bu başka bir yol! Sadece bir tane daha)
Bang, bang, bang, bang
– Güm, güm, güm, güm
Jack White & Alicia Keys – Another Way to Die İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.