Tú no me llores, mami, si me muero
– Eğer ölürsem bana ağlama anne.
Y recuerda cuánto te quiero
– Ve seni ne kadar sevdiğimi hatırla
Lo mío y lo tuyo es amor verdadero
– Benim ve senin gerçek aşkımız
Por eso es que en la noche yo te espero
– Bu yüzden geceleri seni bekliyorum.
Hoy, ¿dónde?
– Bugün nerede?
Tú y yo, no creo que dure
– Sen ve ben, bunun süreceğini sanmıyorum.
‘Toy presta’o, de eso no dudes (Oh)
– ‘Oyuncak presta’, bundan şüphe etme (Oh)
Que algún dia me asegure (Oh-oh)
– Bir gün emin olacağım (Oh-oh)
Si me dan eso, yo no sé, pero ya tú me conoce’ (Oh)
– Eğer bana bunu verirlerse, bilmiyorum, ama beni zaten tanıyorsun ‘ (Oh)
Si algún día algo a mí me pasa, vete y ruégale a Dios
– Eğer bir gün bana bir şey olursa, git ve Tanrı’ya yalvar
Que el otro que te toque, te trate mejor que yo
– Sana dokunan diğerinin sana benden daha iyi davrandığını
No quisiera que eso pase y que algún día no falte uno ‘e los dos (Por ley)
– Bunun olmasını istemem ve bir gün birimiz kayıp olmayacağız (Yasaya göre)
Tú siempre va’ a ser mía, sin importarte mi situación
– Durumum ne olursa olsun her zaman benim olacaksın.
Si algún día algo me pasa, mejor ve y ruégale a Dios
– Bir gün bana bir şey olursa, gidip Tanrı’ya yalvarsan iyi edersin.
Que el otro que te toque, te trate mejor que yo (Mejor que yo, bebé)
– Sana dokunan diğeri sana benden daha iyi davranıyor (Benden daha iyi bebeğim)
No quisiera que eso pase y que algún día no falte uno ‘e los dos
– Bunun olmasını istemem ve bir gün birimiz kayıp olmayacak
Tú siempre va’ a ser mía, sin importarte mi situación
– Durumum ne olursa olsun her zaman benim olacaksın.
Si algún día no estoy (Si algún día no estoy)
– Eğer bir gün değilsem (Eğer bir gün değilsem)
No me olvides, bebé (No me olvides, bebé)
– Beni unutma bebeğim (Beni unutma bebeğim)
Si me muero mañana (Eh-eh)
– Yarın ölürsem (Eh-eh)
No me llores bebé
– Bana ağlama bebeğim
Sólo recuerda el primer día que yo te partí (Wooh)
– Sadece seni kırdığım ilk günü hatırla (Wooh)
En la sala de tu casa, mojada encima de mí (Bebé)
– Evinin oturma odasında, sırılsıklam üstümde (Bebeğim)
Enamorado como Carmelo y Lala, no importa qué pase conmigo mañana
– Carmelo ve Lala gibi aşık, yarın bana ne olursa olsun
Tú seguirás en mi cuerpo to’a plasmada por siempre, bebé (Por siempre, bebé)
– Bedenimde sonsuza dek somutlaşmaya devam edeceksin bebeğim (Sonsuza dek bebeğim)
Tú naciste pa’ mí (Bebé)
– Benim için doğdun (Bebeğim)
Y yo estoy puesto pa’ ti (Pa’ ti)
– Ve ben pa’ti (Pa’ ti) koydum.
Y si me toca morir (Wooh)
– Ve eğer ölmek zorunda kalırsam (Wooh)
No te olvides de mí (Jeje)
– Beni unutma (Hehe)
Sólo le pido a Dios que tenga un camino mejor
– Tanrı’dan daha iyi bir yol bulmasını istiyorum.
El hombre que la toque, espero sea mejor que yo
– Ona dokunan adam, umarım benden daha iyidir.
Que le compre Gucci, Versace, Padra, Rolex y también Louis Vuitton
– Gucci, Versace, Padra, Rolex ve ayrıca Louis Vuitton’u satın almasına izin verin
Que, cuando le haga el amor, la hagan venir como lo hago yo
– Onunla seviştiğimde, benim gibi gelmesini sağlıyorlar.
Espero que el que venga te trate mejor que yo
– Umarım gelen sana benden daha iyi davranır.
Espero que te bese y te lo haga mejor que yo
– Umarım seni öper ve benden daha iyi yapar
Porque nadie se conoce to’ ese cuerpo como yo
– Çünkü kimse benim gibi o bedenle tanınmıyor.
Olvidarme es muy difícil, el que te descontrola soy yo
– Beni unutmak çok zor, seni kontrolden çıkaran kişi benim.
Ya para ‘e buscarlo, que otro como yo nunca vas a encontrarlo
– Benim gibi bir başkasını asla bulamayacaksın.
No puedes negarlo y el cabrón que se luzca, yo vo’ a reventarlo
– İnkar edemezsin ve neye benziyorsa onu havaya uçuracağım.
Tú eres pa’ mí, pa’ mí, pa’ siempre, bebé
– Sen her zaman benim, benim, benimsin bebeğim.
Te gusta provocarme pa’ que te dé
– Seni vermem için beni kışkırtmaktan hoşlanıyorsun.
Si algún día algo a mí me pasa, vete y ruégale a Dios
– Eğer bir gün bana bir şey olursa, git ve Tanrı’ya yalvar
Que el otro que te toque, te trate mejor que yo
– Sana dokunan diğerinin sana benden daha iyi davrandığını
No quisiera que eso pase y que algún día no falte uno ‘e los dos
– Bunun olmasını istemem ve bir gün birimiz kayıp olmayacak
Tú siempre va’ a ser mía, sin importarte mi situación
– Durumum ne olursa olsun her zaman benim olacaksın.
Si algún día algo me pasa, mejor ve y ruégale a Dios
– Bir gün bana bir şey olursa, gidip Tanrı’ya yalvarsan iyi edersin.
Que el otro que te toque, te trate mejor que yo
– Sana dokunan diğerinin sana benden daha iyi davrandığını
No quisiera que eso pase y que algún día no falte uno ‘e los dos
– Bunun olmasını istemem ve bir gün birimiz kayıp olmayacak
Tú siempre va’ a ser mía, sin importarte mi situación (Ah-ah, yeah, yeah)
– Durumum ne olursa olsun her zaman benim olacaksın (Ah-ah, evet, evet)
Ah-oh, ‘tá muerto, bebé
– Sen öldün bebeğim.
Ah-oh, yo sigo de pie
– Hala ayaktayım.
Ah-oh, no van a poder
– Ah-ah, yapamazlar
Matarme aunque yo sé que muchos quieren
– Birçoğunun istediğini bilmeme rağmen beni öldür
Matarme al ver
– Görmek için öldür beni
Pero no pueden
– Ama yapamazlar.
Ninguno llegarle
– Kimse ona ulaşamaz.
Quien cruce la raya se muere (Prr)
– Çizgiyi geçen kişi ölür (Prr)
Saben que siempre ando ready, que soy un zorro y no voy a dejar joderme
– Her zaman hazır olduğumu, tilki olduğumu ve beni becermelerine izin vermeyeceğimi biliyorlar.
Prefieren sacarme ‘el camino, quitarme lo mío, ellos quieren meterme
– Beni yoldan çıkarmayı, benimkini götürmeyi tercih ediyorlar, beni içeri sokmak istiyorlar.
Sin balas se quedan, dudo que ello’ puedan, mi gloria los quema yo estoy pa’ problema’
– Kurşunlar olmadan kalırlar, yapabileceklerinden şüpheliyim, görkemim onları yakar Ben pa ‘problemim’
No quiero arreglos, mi vida está en juego, me matan a mí o yo lo’ mato a ello’
– Düzenlemeler istemiyorum, hayatım tehlikede, beni öldürüyorlar ya da ‘öldürüyorum’
Si algún día algo a mí me pasa, vete y ruégale a Dios
– Eğer bir gün bana bir şey olursa, git ve Tanrı’ya yalvar
Que el otro que te toque, te trate mejor que yo
– Sana dokunan diğerinin sana benden daha iyi davrandığını
No quisiera que eso pase y que algún día no falte uno ‘e los dos
– Bunun olmasını istemem ve bir gün birimiz kayıp olmayacak
Tú siempre va’ a ser mía, sin importarte mi situación
– Durumum ne olursa olsun her zaman benim olacaksın.
Tú y yo vivimo’ un mundo perfecto, aunque tú y yo no somo’ perfecto’
– Sen ve ben mükemmel bir dünyada yaşıyoruz, sen ve ben mükemmel olmasak da
No es que hable mucho, tú sabe’ el dialecto
– Çok konuştuğundan değil, lehçeyi biliyorsun.
Por eso, siempre pa’ hacerlo contigo me presto, me calmas cuanto estoy molesto
– İşte bu yüzden, bunu hep seninle yapmak için kendimi ödünç veriyorum, üzgün olduğumda beni sakinleştiriyorsun.
Mi corazón, tú le llegas directo a veces yo siento que no te merezco
– Kalbim, doğruca ona geliyorsun bazen seni hak etmediğimi hissediyorum
Cuando llego contigo a los sitios yo me crezco
– Seninle büyüdüğüm yerlere geldiğimde
Existe maldad entre los corazones, contigo la paso como se supone
– Kalpler arasında bir kötülük var, onu sanıldığı gibi seninle geçiriyorum.
Siempre que lo hacemos, no usamos condones
– Ne zaman yaparsak prezervatif kullanmıyoruz.
Y pa’ completar siempre te doy en todas las posiciones
– Ve tamamlamak için sana her zaman her pozisyonda veriyorum
Me dice que lo deje adentro, que no te lo que saque y que más lo presione
– Bana onu içeride bırakmamı, çıkarmamamı ve daha fazla bastırmamı söyledi.
Que yo soy el único hombre que hace que eso allá abajo se te emocione
– Seni heyecanlandıran tek adamın ben olduğumu
Si algún día algo a mí me pasa, vete y ruégale a Dios
– Eğer bir gün bana bir şey olursa, git ve Tanrı’ya yalvar
Que el otro que te toque, te trate mejor que yo
– Sana dokunan diğerinin sana benden daha iyi davrandığını
No quisiera que eso pase y que algún día no falte uno ‘e los dos
– Bunun olmasını istemem ve bir gün birimiz kayıp olmayacak
Tú siempre va’ a ser mía, sin importarte mi situación
– Durumum ne olursa olsun her zaman benim olacaksın.
Si algún día algo me pasa, mejor ve y ruégale a Dios
– Bir gün bana bir şey olursa, gidip Tanrı’ya yalvarsan iyi edersin.
Que el otro que te toque, te trate mejor que yo
– Sana dokunan diğerinin sana benden daha iyi davrandığını
No quisiera que eso pase y que algún día no falte uno ‘e los dos
– Bunun olmasını istemem ve bir gün birimiz kayıp olmayacak
Tú siempre va’ a ser mía, sin importarte mi situación
– Durumum ne olursa olsun her zaman benim olacaksın.
Una visión Quintana (Una visión Quintana)
– Bir Quintana Vizyonu (Bir Quintana Vizyonu)
Nengo, bebé (El Guasón, bebé)
– Nengo, bebeğim (Joker, bebeğim)
Darell, la vuelta, ¿qué pasó? (Yo’)
– Darell, arkanı dön, ne oldu? (Ben’)
Uno Darell, uno Farru’ (Farru’)
– Bir Gözüpek, bir Farru’ (Farru’)
Loyalty for life, baby
– Hayata sadakat bebeğim
Pepe (Mejor que yo)
– Pepe (Benden daha iyi)
Russian (mejor que yo)
– Rusça (benden daha iyi)
(Como yo, muy difícil)
– (Benim gibi, çok zor)
Pepe Quintana – Si Me Muero (feat. Farruko, Ñengo Flow, Lary Over & Darell) İspanyolca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.