Giordana Angi – Un autunno fa İtalyanca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Non voglio niente, solo respirare
– Hiçbir şey istemiyorum, sadece nefes al
Dimenticare di pensare
– Düşünmeyi unutmak
A un altro giorno, deve cominciare
– Başka bir güne, başlamalı
Anche se non ne sentirei il bisogno
– Her ne kadar ihtiyacı hissetmesem de
Le tre di notte senza un motivo, un motivo
– Gece saat üçte sebepsiz, sebepsiz
Poi mi incazzo che non ho dormito, non ho dormito
– Sonra uyumadığım için sinirleniyorum, uyumadım
Come quelle notti sulle scale a raccontarci, a immaginare una nuova vita
– Merdivenlerdeki o geceler gibi bize anlatmak, yeni bir hayat hayal etmek
E poi non l’hai voluta
– Ve sonra sen istemedin
Un autunno, un autunno fa
– Bir sonbahar, bir sonbahar önce

È tutto spento
– Hepsi kapalı
L’estate, il sangue, il centro di Milano, di Milano
– Yaz, kan, Milano’nun merkezi, Milano’nun
È tutto acceso
– Her şey açık
La mente, il fiato, devo fare piano, fare piano
– Zihin, nefes, sakin olmalıyım, sakin olmalıyım
Una bolla, quelli siamo noi, siamo noi
– Bir balon, bu biziz, bu biziz
Tutto resta uguale tranne noi, tranne noi
– Biz hariç her şey aynı kalır, biz hariç
Non avrei voluto dirlo mai, dirlo mai
– Asla söylemek istemedim, asla söyleme
Tutto quello che ora io vorrei è un autunno fa
– Şimdi tek istediğim bir sonbahar önce

Vestiti a terra e mani sulla pelle
– Yerdeki kıyafetler ve derideki eller
E De Gregori dalla radio, Rimmel
– Ve radyodan De Gregori, Rimmel
E il sopracciglio alzato che si pente
– Ve yükseltilmiş kaş tövbe
Il cellulare muto ma si sente, ma si sente
– Cep telefonu sessiz ama duy, ama duy
Un raggio in diagonale sopra il muro
– Duvarın üzerinde çapraz olarak bir kiriş
E tutta quella fame di futuro
– Ve gelecek için tüm bu açlık
Mi aveva fatto dire un po’ ti amo
– Seni biraz sevdiğimi söyletti.
Il tuo labiale: “Mi dispiace”
– Dudağın: “Üzgünüm”

È tutto spento
– Hepsi kapalı
L’estate, il sangue, il centro di Milano, di Milano
– Yaz, kan, Milano’nun merkezi, Milano’nun
È tutto acceso
– Her şey açık
La mente, il fiato, devo fare piano, fare piano
– Zihin, nefes, sakin olmalıyım, sakin olmalıyım
Una bolla, quelli siamo noi, siamo noi
– Bir balon, bu biziz, bu biziz
Tutto resta uguale tranne noi, tranne noi
– Biz hariç her şey aynı kalır, biz hariç
Non avrei voluto dirlo mai, dirlo mai
– Asla söylemek istemedim, asla söyleme
Tutto quello che ora io vorrei è un autunno fa
– Şimdi tek istediğim bir sonbahar önce
Un autunno fa
– Bir sonbahar önce

Con un bacio solo ho ricordato
– Sadece bir öpücükle hatırladım
Quella foto che non ho scattato
– Çekmediğim o fotoğraf
Un autunno fa
– Bir sonbahar önce




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın