煌く水面の上を
– Köpüklü suyun üstünde
夢中で風切り翔る
– ben deliyim ve bitireceğim.
翼をはためかせて
– kanatlarını çırpsınlar.
あの街へ行こう
– o şehre gidelim.
海を越えて
– Okyanusun ötesinde
僕はそう小さなツバメ
– küçük bir kırlangıcım.
辿り着いた街で触れた
– geldiğim şehirde ona dokundum.
楽しそうな人の声
– Eğleniyor gibi görünen bir insanın sesi
悲しみに暮れる仲間の声
– Kederli bir adamın sesi
みんなそれぞれ違う暮らしの形
– herkesin farklı bir yaşam tarzı vardır.
守りたくて気付かないうちに
– onu korumak istedim ama farkında değildim.
傷付け合ってしまうのはなぜ
– neden birbirimize zarar veriyoruz?
同じ空の下で
– Aynı gökyüzünün altında
僕らは色とりどりの命と
– çok renkli bir hayatımız var.
この場所で共に生きている
– burada birlikte yaşıyoruz.
それぞれ人も草木も花も鳥も
– insanlar, bitkiler, çiçekler, kuşlar
肩寄せ合いながら
– birlikte toplanırken
僕らは求めるものも
– bir şeye ihtiyacımız var.
描いてる未来も違うけれど
– çizdiğim gelecek farklı.
手と手を取り合えたなら
– el ele, el ele, el ele, el ele, el ele, el ele, el ele
きっと笑い合える日が来るから
– eminim gülebileceğimiz gün gelecektir.
僕にはいま何ができるかな
– şimdi ne yapabilirim?
誰かが手に入れた豊かさの裏で
– birinin kazandığı zenginliğin ardında
帰る場所を奪われた仲間
– geri dönecek bir yer soyulmuş bir adam.
本当は彼も寄り添い合って
– aslında o da bana sarıldı.
生きていたいだけなのに
– sadece yaşamak istiyorum.
悲しい気持ちに飲み込まれて
– hüzünlü duygular tarafından yutuldu
心が黒く染まりかけても
– kalbim kararmak üzere olsa bile
許すことで認めることで
– bağışlayarak, kabul ederek
僕らは繋がり合える
– bağlanabiliriz.
僕らに今できること
– Şimdi ne yapabiliriz
それだけで全てが変わらなくたって
– sadece her şeyi değiştirmiyor.
誰かの一日にほら
– birinin zamanında.
少しだけ鮮やかな彩りを
– Biraz canlı renk
輝く宝石だとか
– parlayan bir mücevher.
金箔ではないけれど
– altın varak değil.
こんな風に世界中が
– bütün dünya böyle
ささやかな愛で溢れたなら
– eğer küçük bir aşkla dolup taşıyorsan
何かがほら変わるはずさ
– bir şeyler değişecek.
同じ空の下いつかきっと
– bir gün aynı gökyüzünün altında
それが小さな僕の大きな夢
– bu benim büyük hayalim.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.