Connie Constance – Till the World’s Awake İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Cliff jumping like a meteor shower
– Meteor yağmuru gibi uçurumdan atlama
Never had so much time in an hour
– Bir saat içinde hiç bu kadar vaktim olmamıştı
Sun setting our romantic exchange
– Güneş batıyor romantik paylaşımımız
If it rains, I’ma get soaking wet in your power
– Yağmur yağarsa, senin gücünde sırılsıklam olacağım

Cold nights feel like a distant reminder
– Soğuk geceler uzak bir hatırlatma gibi geliyor
We had to trek through the dark to get higher
– Daha yükseğe çıkmak için karanlığın içinden geçmek zorundaydık.
Wild horses on the run from the cage
– Kafesten kaçan vahşi atlar
How did fate switching lanes turn a spark to a fire?
– Kader şerit değiştirerek kıvılcımı nasıl ateşe çevirdi?

The sun kissing your face, atropic holiday
– Yüzünü öpen güneş, atropik tatil
I know that we’ve got enough love to give away
– Biliyorum verecek kadar sevgimiz var
And they cannot replace all the moves we’ve made
– Ve yaptığımız tüm hamlelerin yerini alamazlar
And all the nights we stayed up ’til the world’s awake
– Ve tüm geceler dünya uyanana kadar uyumadık

When we are young and when we get older
– Gençken ve yaşlandığımızda
I wanna feel like loving, feel like loving you
– Sevmek istiyorum, seni sevmek istiyorum
When we are young and when we get older
– Gençken ve yaşlandığımızda
I wanna feel like loving, feel like loving you
– Sevmek istiyorum, seni sevmek istiyorum

Billboards on a Tokyo tower
– Tokyo kulesi üzerindeki reklam panoları
And you still look at the world as a flower
– Ve sen hala dünyaya bir çiçek gibi bakıyorsun
Cheerleaders repping red, white and blue
– Ponpon kızlar kırmızı, beyaz ve mavi repping
It’s no use ’cause the love within you is your power
– Faydası yok çünkü içindeki sevgi senin gücün

Some nights in a lonely hotel room
– Yalnız bir otel odasında bazı geceler
You ask your spirit guides to protect you
– Ruh rehberlerinden seni korumalarını istiyorsun.
And I remember sneaking into your bedroom
– Ve yatak odana gizlice girdiğimi hatırlıyorum
The taste and your face when I kissed and caressed you
– Seni öptüğüm ve okşadığım zamanki tadı ve yüzün

City lights take shape, they blur the time and space
– Şehir ışıkları şekilleniyor, zaman ve mekanı bulanıklaştırıyor
And when I look out the window, I see your face
– Pencereden dışarı baktığımda, yüzünü görüyorum
There’s nothing that can change all the love we made
– Yaptığımız tüm sevgiyi değiştirebilecek hiçbir şey yok
And all the nights we stayed up ’til the world’s awake
– Ve tüm geceler dünya uyanana kadar uyumadık

When we are young and when we get older
– Gençken ve yaşlandığımızda
I wanna feel like loving, feel like loving you
– Sevmek istiyorum, seni sevmek istiyorum
When we are young and when we get older
– Gençken ve yaşlandığımızda
I wanna feel like loving, feel like loving you
– Sevmek istiyorum, seni sevmek istiyorum

When we are young and when we get older
– Gençken ve yaşlandığımızda
I wanna feel like loving, feel like loving you
– Sevmek istiyorum, seni sevmek istiyorum
When we are young and when we get older
– Gençken ve yaşlandığımızda
I wanna feel like loving, feel like loving you
– Sevmek istiyorum, seni sevmek istiyorum

When we are young and when we get older
– Gençken ve yaşlandığımızda
I wanna feel like loving, feel like loving you
– Sevmek istiyorum, seni sevmek istiyorum
(Oh, I’m feeling weird today)
– (Oh, bugün kendimi garip hissediyorum)




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın