I’d give my heart to this place
– Kalbimi bu yere verirdim
I’d give my soul or whatever it takes, never run away
– Ruhumu verirdim ya da ne gerekiyorsa yapardım, asla kaçmazdım
I’ve got enough angels to storm the gates, I’m not afraid
– Kapıları basacak kadar meleğim var, korkmuyorum
And behold the brave, not have it no other away
– Ve cesurlara bakın, başka kimsesi yok
I miss the emergence and these moments of you
– Ortaya çıkışınızı ve bu anlarınızı özlüyorum
The mere reflection of me, that mirror can’t change its view
– Sadece benim yansımam, o ayna görüşünü değiştiremez
So until those rivers run out, it runs through me
– Yani o nehirler bitene kadar, içimden geçiyor
Wherever you are, I’ll bе there
– Nerede olursan ol, orada olacağım.
We carry on (wе carry on)
– Devam ediyoruz (devam ediyoruz)
Born again
– Yeniden doğmuş
I’d give my heart to this place (I’d give my heart to this place)
– Kalbimi bu yere verirdim (Kalbimi bu yere verirdim)
I’d give my whole soul and whatever it takes, never run away
– Bütün ruhumu verirdim ve ne gerekiyorsa, asla kaçmazdım
And I’d relive this just to see your face again
– Ve bunu sadece yüzünü tekrar görmek için tekrar yaşardım
I know that you’d do the same, born again
– Senin de aynısını yapacağını biliyorum, yeniden doğmak
Just tell me what I need to do
– Sadece bana ne yapmam gerektiğini söyle
I’d die and come back just to love you
– Ölürdüm ve sadece seni sevmek için geri dönerdim
Just tell me, I’m begging you
– Söyle bana, sana yalvarıyorum.
Just tell me what I need to do, oh-oh
– Bana ne yapmam gerektiğini söyle, oh-oh
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.