Zach Bryan – Burn, Burn, Burn İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Everyone seems a damn genius lately
– Son zamanlarda herkes lanet bir dahi gibi görünüyor
Tik-Tok talking, late-night TV
– Tik-Tok konuşuyor, gece geç saatlerde TV
Still so much I have yet to know
– Hala bilmediğim çok şey var
We get dressed up just to go downtown
– Sadece şehir merkezine gitmek için giyiniyoruz.
In some ego-filled late night crowd
– Ego dolu bir gece kalabalığında
It seems to be where I feel most alone
– En yalnız hissettiğim yer orası gibi görünüyor

I’d like to get lost on some old back road
– Eski bir arka yolda kaybolmak istiyorum
Find a shade tree and a honey hole
– Bir gölge ağacı ve bir bal deliği bulun
And talk to my grandpa again
– Ve büyükbabamla tekrar konuş
And I see God in everything
– Ve Tanrı’yı her şeyde görüyorum
The trees and pain and nights in the spring
– Ağaçlar, acı ve ilkbaharda geceler
So why do I still long for a home?
– Öyleyse neden hala bir ev özlüyorum?

I’d like to lay in a field on a cozy blanket
– Rahat bir battaniyenin üzerinde bir tarlada uzanmak istiyorum
And feel the fear of never wakin’
– Ve asla uyanmama korkusunu hisset
To know the true warmth of thе sun
– Güneşin gerçek sıcaklığını bilmek
I’d like to love my lady long and hard
– Bayanımı uzun ve sert bir şekilde sevmek istiyorum
And lay down lines of laymеn guitar
– Ve sıradan gitarın çizgilerini uzat
Never leave her loving arms again
– Sevgi dolu kollarını bir daha asla bırakma

My exes hate me and my friends all miss me
– Eski sevgililerim benden nefret ediyor ve arkadaşlarım beni özlüyor
I wanna drown in rot gut whiskey
– Rot gut viskisinde boğulmak istiyorum
Leave this small town for awhile
– Bu küçük kasabayı bir süreliğine terk et
Heading to Paris on a late-night flight
– Gece geç saatlerde uçakla Paris’e gitmek
Find a bar and get in a fight
– Bir bar bul ve kavga et
Write a few poems on a sunny balcony
– Güneşli bir balkonda birkaç şiir yazın

I wanna be a child climbing trees somewhere
– Bir yerlerde ağaçlara tırmanan bir çocuk olmak istiyorum
Breathing in the fresh outside air
– Temiz dış havayı solumak
And before I knew this life was unkind
– Ve bu hayatın kaba olduğunu bilmeden önce
I want a well-trained dog on a couple of acres
– Birkaç dönümlük arazide iyi eğitimli bir köpek istiyorum.
A kind, kind lady and a place to take her
– Nazik, nazik bir bayan ve onu alacak bir yer
Few good friends I can count on one of my hands
– Ellerimden birine güvenebileceğim birkaç iyi arkadaş

I know I’m bound to die one day
– Biliyorum bir gün öleceğim
So when I reach those golden gates
– O altın kapılara ulaştığımda
I pray to say I did the best I can
– Elimden gelenin en iyisini yaptığımı söylemek için dua ediyorum
Sit with my mother and the dearly departed
– Annemle ve sevgili ayrılanlarla otur
Send a prayer down to the broken-hearted
– Kırık kalplilere bir dua gönder
Let ’em know it all turns out just fine
– Her şeyin yolunda gittiğini bilmelerini sağla.

To know me is to love me and to hate me is to wrong me
– Beni tanımak beni sevmek ve benden nefret etmek bana haksızlık etmektir
I prefer my nights so lonely
– Yalnız gecelerimi tercih ederim
Love blues guitar, muscle cars, and gin
– Blues gitarı, kas arabalarını ve cinleri seviyorum
I’m a simple man, I don’t need much
– Ben basit bir adamım, fazla bir şeye ihtiyacım yok
Just my simple songs and some human touch
– Sadece basit şarkılarım ve biraz insan dokunuşu
I’m tired now, so I’m bringin’ my ass home
– Şimdi yorgunum, bu yüzden kıçımı eve getiriyorum

So let me go down the line
– Bu yüzden çizgiden aşağı inmeme izin ver
Let me feel it all
– Hepsini hissetmeme izin ver
Joy, pain, and sky
– Sevinç, acı ve gökyüzü
So let me go down the line
– Bu yüzden çizgiden aşağı inmeme izin ver
We all burn, burn, burn and die
– Hepimiz yanarız, yanarız, yanarız ve ölürüz

So let me go down the line
– Bu yüzden çizgiden aşağı inmeme izin ver
I wanna feel it all
– Hepsini hissetmek istiyorum
Joy, pain, and sky
– Sevinç, acı ve gökyüzü
So let me go down the line
– Bu yüzden çizgiden aşağı inmeme izin ver
We all burn, burn, burn and then die
– Hepimiz yanarız, yanarız, yanarız ve sonra ölürüz

So let me go down the line
– Bu yüzden çizgiden aşağı inmeme izin ver
I wanna feel it all
– Hepsini hissetmek istiyorum
Joy, pain, and sky
– Sevinç, acı ve gökyüzü
So let me go down the line
– Bu yüzden çizgiden aşağı inmeme izin ver
We all burn, burn, burn and then die
– Hepimiz yanarız, yanarız, yanarız ve sonra ölürüz




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın