Hey, boy
– Hey, oğlum.
Make ’em whistle like a missile bomb, bomb
– Füze bombası gibi ıslık çalmalarını sağla, bomba
Every time I show up, blow up, uh
– Ne zaman ortaya çıksam havaya uçuyorum.
Make ’em whistle like a missile bomb, bomb
– Füze bombası gibi ıslık çalmalarını sağla, bomba
Every time I show up, blow up, uh
– Ne zaman ortaya çıksam havaya uçuyorum.
넌 너무 아름다워, 널 잊을 수가 없어
– Çok güzelsin, seni unutamam.
그 눈빛이 아직 나를 이렇게 설레게 해, boom, boom
– O gözler hala beni çok heyecanlandırıyor, boom, boom
24, 365, 오직 너와 같이 하고파
– 24, 365, sadece seninle.
낮에도, 이 밤에도, 이렇게 너를 원해, mmm, mmm
– Gündüzleri, bu gecede, seni böyle istiyorum, mmm, mmm
Yeah, 모든 남자들이 날 매일 check out
– Evet, bütün erkekler beni her gün kontrol eder
대부분이 날 가질 수 있다 착각
– Çoğunuz beni yanıltabilir
절대 많은 걸 원치 않아, 맘을 원해 난 (uh)
– Asla çok istemiyorum, çok istiyorum. Çok istiyorum (uh)
넌 심장을 도려내 보여봐
– Kalbini oyabilirsin.
아주 씩씩하게, 때론 chic, chic 하게
– Çok ruhlu, bazen şık, şık.
So hot, so hot, 내가 어쩔 줄 모르게 해 (uh)
– Çok sıcak, çok sıcak, ne yapacağımı bilmiyorum (uh)
나지막이 불러줘
– Nazım beni ara.
내 귓가에 도는 휘파람처럼
– Kulaklarımdaki ıslık gibi.
이대로 지나치지 마요
– Bu taraftan geçme.
너도 나처럼 날 잊을 수가 없다면, whoa
– Eğer beni benim gibi unutamazsan, vay canına.
널 향한 이 마음은 fire
– Senin için bu kalp ateştir
내 심장이 빠르게 뛰잖아
– Kalbim hızlı atıyor.
점점 가까이 들리잖아
– Daha yakından ve daha yakından duyabilirsiniz.
휘파람, uh
– ıslık çal, ah
휘파람, 파람, 파람 (can you hear that?)
– Islık çal, Param, Param (bunu duyabiliyor musun?)
휘-파라-파라-파라-밤
– Ne-Para-Para-Para-Gece
휘파람, uh
– ıslık çal, ah
휘파람, 파람, 파람 (can you hear that?)
– Islık çal, Param, Param (bunu duyabiliyor musun?)
휘-파라-파라-파라-밤 (hold up)
– ᄒ 파라 파라 파라 파라 파라 파라 파라 파라 hol hol (bekle)ᄒ ᄒ ᄒ ᄒ hol hol hol hol (bekle) ᄒ hol hol hol hol hol
아무 말 하지 마, just whistle to my heart
– Hiçbir şey söyleme, sadece kalbime ıslık çal
그 소리가 지금 나를 이렇게 설레게 해, boom, boom
– Bu ses beni çok heyecanlandırıyor, boom, boom
생각은 지루해, 느낌이, shh
– Düşünmek sıkıcı, hissetmek, şşşt
Every day, all day, 내 곁에만 있어 줘, zoom, zoom
– Her gün, bütün gün, benimle kal, yakınlaştır, yakınlaştır
Uh, 언제나 난 stylin’
– Ah, her zaman stil yapıyorum
도도하지만 네 앞에선 darlin’
– Dodo, ama sevgilim senin önünde.
뜨거워지잖아, like a desert island
– Issız bir ada gibi sıcak
너 알아갈수록 울려대는 마음속
– Ne kadar çok şey bilirsen, o kadar çok ararsın.
그만 내빼 넘어와라 내게, boy
– Bana gelmeyi kes evlat.
이젠 checkmate, 게임은 내가 win (uh-huh)
– Şimdi şah mat, kazandığım oyun (uh-huh)
난 널 택해, 안아줘 더 세게
– Seni seçiyorum, sarıl bana, daha sert.
누가 널 가로 채 가기 전에 내가 (uh)
– Seni benden önce kim yakaladı (uh)
이대로 지나치지 마요
– Bu taraftan geçme.
너도 나처럼 날 잊을 수가 없다면, whoa
– Eğer beni benim gibi unutamazsan, vay canına.
널 향한 이 마음은 fire
– Senin için bu kalp ateştir
내 심장이 빠르게 뛰잖아
– Kalbim hızlı atıyor.
점점 가까이 들리잖아
– Daha yakından ve daha yakından duyabilirsiniz.
휘파람, uh
– ıslık çal, ah
휘파람, 파람, 파람 (can you hear that?)
– Islık çal, Param, Param (bunu duyabiliyor musun?)
휘-파라-파라-파라-밤
– Ne-Para-Para-Para-Gece
휘파람, uh
– ıslık çal, ah
휘파람, 파람, 파람 (can you hear that?)
– Islık çal, Param, Param (bunu duyabiliyor musun?)
휘-파라-파라-파라-밤
– Ne-Para-Para-Para-Gece
This beat got me feelin’ like
– Bu vuruş beni duygulandırdı
바람처럼 스쳐가는
– Rüzgar gibi savrul
흔한 인연이 아니길
– Bu ortak bir ilişki değil.
많은 말은 필요 없어
– Çok fazla kelimeye ihtiyacım yok.
지금 너의 곁에 나를 데려가 줘, ooh
– Şimdi beni yanına al, ooh
Make ’em whistle like a missile bomb, bomb
– Füze bombası gibi ıslık çalmalarını sağla, bomba
Every time I show up, blow up, uh
– Ne zaman ortaya çıksam havaya uçuyorum.
Make ’em whistle like a missile bomb, bomb
– Füze bombası gibi ıslık çalmalarını sağla, bomba
Every time I show up, blow up, uh
– Ne zaman ortaya çıksam havaya uçuyorum.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.