Genius Türkçe Çeviri – Paris Paloma – labour (Türkçe Çeviri) Turkish Lyrics & English Translations

Video Clip

Lyrics

(Bir, iki, üç)
– (One, two, three)

Neden tutunuyorsun
– Why are you holding on
Bu kadar sıkı
– It’s so tight
Sarktığım halata
– The rope I’m hanging from
Çıkmak için bu adadan?
– To get off this island?
Bu bir kaçış planıydı (Bu bir kaçış planıydı)
– It was an escape plan (It was an escape plan)
Dikkatlice zamanladım
– I timed it carefully
Bu yüzden bırak gideyim
– So let me go
Ve dalayım aşağıdaki dalgalara
– And let me dive into the waves below

Kim bakar bostanlara?
– Who takes care of the bostans?
Kim onarır çatıları?
– Who repairs the roofs?
Duygusal işkence
– Emotional torture
Tahtının başından
– From the head of the throne
Kim getirir suyu
– Who brings the water
Dağ başındaki kaynaktan?
– From the source on the mountain?
Ve aynı yolu tekrar döner
– And it turns the same way again
Sözlerini ve onların keskin acısını hissetmek için?
– To feel his words and their sharp pain?
Ve bıktım usandım artık
– And I’m sick and tired of it

Gözlerimdeki kılcal damarlar patlıyor
– The capillaries in my eyes are bursting
Aşkımız ölseydi, en kötü şey bu mu olurdu?
– If our love died, would that be the worst thing?
Kurtarıcım olduğunu düşündüğüm birine göre
– According to someone I thought was my savior
Şüphesiz bir sürü iş yaptırtıyorsun bana
– No doubt you make me do a lot of work
Ellerimdeki nasırlar çatlıyor
– The calluses on my hands are cracking
Aşkımız biterse, kötü bir şey mi olurdu bu?
– If our love ends, would that be a bad thing?
Ve sessizlik musallat yatak odamıza
– And the silence haunts our bedroom
Çok fazla iş yaptırtıyorsun bana
– You’re making me do too much work

(Çok fazla iş yaptırtıyorsun bana)
– (You make me do too much work)

Özürler benim dilimden
– Apologies from my language
Seninkinden asla
– Never from yours
Meşgul akan kadehi şapırdatmakla
– Busy smacking the flowing glass
Ve çatalıyla saplamakla
– And by stabbing with a fork
Zeki bir adam olduğunu biliyorum (Zeki bir adam olduğunu biliyorum)
– I know you’re a smart guy (I know you’re a smart guy)
Ve silah olarak kullanıyorsun
– And you use it as a weapon
Sahte beceriksizliğini
– Fake incompetence
Bu kılık değiştirdiğin hakimiyetini
– This is your dominion in disguise

Eğer bir kızımız olsaydı
– If we had a daughter
İzlerdim ve kurtaramazdım onu
– I’d watch and I couldn’t save him
Duygusal işkence
– Emotional torture
Tahtının başından
– From the head of the throne
Senin öğrettiğini yapardı
– He would do what you taught him
Aynı zalim kaderi yaşardı
– He would have suffered the same cruel fate
Bu yüzden kaçmalıyım şimdi
– That’s why I have to run away now
Bu hatayı alabilmem için geri
– Back so that I can get this error
En azından denemem gerek
– I should at least try

Gözlerimdeki kılcal damarlar patlıyor
– The capillaries in my eyes are bursting
Aşkımız ölseydi, en kötü şey bu mu olurdu?
– If our love died, would that be the worst thing?
Kurtarıcım olduğunu düşündüğüm birine göre
– According to someone I thought was my savior
Şüphesiz bir sürü iş yaptırtıyorsun bana
– No doubt you make me do a lot of work
Ellerimdeki nasırlar çatlıyor
– The calluses on my hands are cracking
Aşkımız biterse, kötü bir şey mi olurdu bu?
– If our love ends, would that be a bad thing?
Ve sessizlik musallat yatak odamıza
– And the silence haunts our bedroom
Çok fazla iş yaptırtıyorsun bana
– You’re making me do too much work

Bütün gün, her gün, terapist, anne, hizmetçi
– All day, every day, therapist, mom, maid
Şehvetli, sonra bakire, hemşire sonra uşak
– Sensual, then virgin, nurse then butler
Sadece bir uzantı, erkeğe hizmet için yaşayan
– Just an extension, living for the service of man
Parmağını hiç oynatmasın diye
– So that he never moves his finger
7/24 bebek makinesi
– 24/7 baby machine
Pembe panjurlu ev hayallerini yaşasın diye
– A house with pink blinds so that you can live your dreams
Bu bir sevgi göstergesi değil eğer onu zorlarsan
– It’s not a sign of love if you force him
Çok fazla iş yaptırıyorsun bana
– You’re making me do too much work
Bütün gün, her gün, terapist, anne, hizmetçi
– All day, every day, therapist, mom, maid
Şehvetli, sonra bakire, hemşire sonra uşak
– Sensual, then virgin, nurse then butler
Sadece bir uzantı, erkeğe hizmet için yaşayan
– Just an extension, living for the service of man
Parmağını hiç oynatmasın diye
– So that he never moves his finger
7/24 bebek makinesi
– 24/7 baby machine
Pembe panjurlu ev hayallerini yaşasın diye
– A house with pink blinds so that you can live your dreams
Bu bir sevgi göstergesi değil eğer onu zorlarsan
– It’s not a sign of love if you force him
Çok fazla iş yaptırıyorsun bana
– You’re making me do too much work

Gözlerimdeki kılcal damarlar patlıyor (Bütün gün, her gün, terapist, anne, hizmetçi)
– The capillaries in my eyes are bursting (All day, every day, therapist, mom, maid)
Aşkımız ölseydi, en kötü şey bu mu olurdu? (Şehvetli, sonra bakire, hemşire sonra uşak)
– If our love died, would that be the worst thing? (Sensual, then virgin, nurse then butler)
Kurtarıcım olduğunu düşündüğüm birine göre (Sadece bir uzantı, erkeğe hizmet için yaşayan)
– According to someone who I think is my savior (Just an extension, who lives for the service of man)
Şüphesiz bir sürü iş yaptırtıyorsun bana (Parmağını hiç oynatmasın diye)
– No doubt you make me do a lot of work (So that he never moves his finger)
Ellerimdeki nasırlar çatlıyor (7/24 bebek makinesi)
– The calluses on my hands are cracking (24/7 baby machine)
Aşkımız biterse, kötü bir şey mi olurdu bu? (Pembe panjurlu ev hayallerini yaşasın diye)
– If our love ends, would that be a bad thing? (So that he can live his dreams of a house with pink blinds)
Ve sessizlik musallat yatak odamıza (Bu bir sevgi göstergesi değil eğer onu zorlarsan)
– And the silence haunts our bedroom (It’s not a sign of love if you force it)
Çok fazla iş yaptırtıyorsun bana
– You’re making me do too much work


Genius Türkçe Çeviri

Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler: