Etiket: Train

  • Train Feat. Sofía Reyes – Cleopatra İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Train Feat. Sofía Reyes – Cleopatra İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    La, la, la– La, la, laLa, la, la– La, la, laLa, la, la, la, la, la– La, la, la, la, la, laLa, la, la– La, la, laLa, la, la– La, la, laLa, la, la, la, la, la– La, la, la, la, la, la I know– BiliyorumWe all looking for a reason– Hepimiz bir sebep arıyoruz.But…

  • Train – Imagine İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Train – Imagine İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Imagine there’s no heaven– Cennet olmadığını hayal etIt’s easy if you try– Eğer denersen çok kolayNo hell below us– Altımızda cehennem yokAbove us only sky– Üstümüzde sadece gökyüzüImagine all the people– Tüm insanları hayal etLiving for today– Bugünlük yaşamak Imagine there’s no countries– Ülke olmadığını düşünsene.It isn’t hard to do– Bunu yapmak zor değil mi…

  • Train – AM Gold İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Train – AM Gold İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    If he don’t love you no more, she don’t love you no more– Eğer o seni artık sevmiyorsa, o da seni artık sevmiyor demektir.They don’t love you, then you love yourself and turn around– Seni sevmiyorlar, o zaman kendini seviyorsun ve arkanı dönüyorsunIf he don’t love you no more, she don’t love you no more–…

  • Train – Shake Up Christmas İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Train – Shake Up Christmas İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Ho, ho, ho– Ho, ho, hoShake up the happiness– Mutluluğu sallaWake up the happiness– Mutluluğu uyandırShake up the happiness– Mutluluğu sallaIt’s Christmas time– Noel zamanı There’s a story that I was told– Bana söylenen bir hikaye And I wanna tell the world– Ve tüm dünyaya anlatmak istiyorumBefore I get too old– Çok yaşlanmadan önceAnd don’t…

  • Train – Play That Song İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Train – Play That Song İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Play that song– Bu şarkıyı çalThe one that makes me go all night long– Bütün gece gitmemi sağlayanThe one that makes me think of you– Seni düşünmemi sağlayanThat’s all you gotta do– Tek yapman gereken bu Hey mister DJ when you gonna spin it– Hey Bay DJ ne zaman döneceksinMy baby’s favorite record– Bebeğimin en…

  • Train – 50 Ways To Say Goodbye İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Train – 50 Ways To Say Goodbye İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    My heart is paralyzed– Kalbim felç olduMy head was oversized– Kafam kocaman oldu I’ll take the highroad like I should– Ben gerektiği gibi highroad alacağım You said it’s meant to be– Kısmet dedin That it’s not you, it’s me– Sen değilsin, benim.You’re leaving now for my own good– Artık benim iyiliğim için gidiyorsun.That’s cool, but…

  • Train – Drops Of Jupiter İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Train – Drops Of Jupiter İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Now that she’s back in the atmosphere– Şimdi o atmosfere geri döndüWith drops of Jupiter in her hair– Saçında Jüpiter damlaları ileHe-e-ey– O-e-eyShe acts like summer and walks like rain– Yaz gibi davranıyor ve yağmur gibi yürüyorReminds me that there’s a time to change– Bana değişmek için bir zaman olduğunu hatırlatıyorHe-e-ey– O-e-ey Since the return…

  • Train – Drive By İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    Train – Drive By İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

    On the other side of a street I knew– Bir sokağın diğer tarafında biliyordumStood a girl that looked like you– Sana benzeyen bir kız vardı.I guess that’s déjà vu– Sanırım bu Deja vuBut I thought this can’t be true ’cause– Ama bunun doğru olamayacağını düşündüm çünküYou moved to west L.A., or New York or Santa…

  • Train – Hey, Soul Sister İngilizce Sözleri Türkçe Anlamları

    Train – Hey, Soul Sister İngilizce Sözleri Türkçe Anlamları

    Hey, hey– Hey, heyHey, hey, hey, hey– Hey, hey, hey, heyHey, hey, hey, hey– Hey, hey, hey, hey Your lipstick stains– Ruj lekeleriOn the front lobe of my left side brains– Sol tarafımın beyninin ön lobundaI knew I wouldn’t forget you– Seni unutmayacağımı biliyordum.And so I went and let you blow my mind– Ve bu…