Video Klip
Şarkı Sözleri
(Full Harmomy)
– (Tam Uyum)
Todo está bien, no tienes que estresar
– Her şey yolunda, strese girmene gerek yok
A ti yo sola no te dejaré
– Seni yalnız bırakmayacağım
Me enchulé la primera vez que la vi
– Onu ilk gördüğümde çuvalladım.
Me enamoré cuando con ella bailé
– Onunla dans ettiğimde aşık oldum
Desde hace rato se quería pegar
– Uzun süre kalmak istedi
Puse la espalda contra la pared
– Sırtımı duvara dayadım
Y si yo bajo, sabes qué le haré
– Ve eğer aşağı inersem, ona ne yapacağımı biliyorsun
Tú quieres, mami; se le viran los ojos
– Sen istiyorsun anne; gözleri dönüyor
La miro y se relambe el pintalabios rojo
– Ona bakıyorum ve kırmızı rujunu yalıyor
Esa cintura suelta, baby, si yo te cojo
– O gevşek bel, bebeğim, eğer seni yakalarsam
Te subo a la’ altura’, tú dime y te recojo
– Seni ‘yüksekliğe’ yükseltiyorum, sen söyle ve ben seni alıyorum
Ella a manejar me dejó
– Sürmeme izin verdi.
Siempre se va a sentir cuando un lugar llegue yo
– Bir yer geldiğinde her zaman hissedeceksin
Yo estaba coronando desde que era menor
– Gençliğimden beri taç giyiyordum.
Por foto se ve bien, pero de frente mejor
– Fotoğrafa göre iyi görünüyor, ama önden daha iyi
Se dio un par de copas de más
– Fazladan birkaç içki içti.
Del vino tinto me pidió pausa cuando iba por el quinto
– Kırmızı şaraptan beşinciye giderken durmamı istedi.
Le dio una vuelta por el barrio con la Quinco
– Onu Quinco ile mahallede yürüyüşe çıkardı.
Ellos, cuando me ven de frente quedan trinco
– Onlar, beni önden gördüklerinde, trinco’durlar
Sola la hace, sola la paga
– Tek başına yapıyor, parasını tek başına ödüyor
Prende otro a la que este se apaga
– Bunun dışarı çıktığı bir başkasını açın
Está llamando mi atención porque quiere que le haga
– Dikkatimi çekiyor çünkü onu benim yapmamı istiyor.
Tú quieres, mami; se le viran los ojos
– Sen istiyorsun anne; gözleri dönüyor
La miro y se relambe el pintalabios rojo
– Ona bakıyorum ve kırmızı rujunu yalıyor
Esa cintura suelta, baby, si yo te cojo
– O gevşek bel, bebeğim, eğer seni yakalarsam
Te subo a la’ altura’, tú dime y te recojo
– Seni ‘yüksekliğe’ yükseltiyorum, sen söyle ve ben seni alıyorum
Cuando algo está pa’ ti, es inevitable
– Bir şey senin için olduğunda, kaçınılmazdır
Bebé, tus ganas son notables
– Bebeğim, arzun dikkate değer
Vamo’ hacerlo como si no hubiese ni televisor ni cable
– Televizyon ya da kablo yokmuş gibi yapacağım.
Esa mirada es la culpable
– Bu bakış suçlu
No están mirando, vámonos
– Bakmıyorlar, gidelim.
Me dijo: “no lo piense’ mucho y dámelo”
– Dedi ki, “Bunu çok fazla düşünme ve bana ver.”
Por su cara se ve que se lo saboreó
– Onun yüzünden onun tadına baktığını görebilirsiniz.
Los vecinos mirando, ella el balcón abrió
– Komşular izliyor, balkon açıldı
A mí me encanta cuando pone cara ‘e mala
– Kötü bir surat yapmasına bayılıyorum.
Me rellena lo peine’ de bala
– Bana kurşun tarağını dolduruyor
Ella ta’ de la colta’ en la sala
– O oturma odasındaki ‘de la colta’
Estaba enfocao en
– Odaklanmıştım.
Yo, tu Carmelo y tu mi
– Ben, Carmelo’nuz ve siz benim
Cuando yo bajo
– Aşağı indiğimde
Siempre me pide
– Bana hep soruyor
Yo nunca paro
– Asla durmam
Y ella le gusta el
– Ve o seviyor
La tengo loca con el
– Ona deli oluyorum.
Sola se toca cuando
– Yalnız ne zaman oynanır
Mirándola, yo le hago
– Ona baktığımda, onu
