Video Klip
Şarkı Sözleri
Written in these walls are the stories that I can’t explain
– Bu duvarlarda anlatamadığım hikayeler yazıyor.
I leave my heart open, but it stays right here empty for days
– Kalbimi açık bırakıyorum, ama günlerce burada boş kalıyor
She told me in the mornin’ she don’t feel the same about us in her bones
– Sabah bana kemiklerinde bizim için aynı şeyi hissetmediğini söyledi.
It seems to me that when I die, these words will be written on my stone
– Bana öyle geliyor ki öldüğümde bu sözler taşıma yazılacak
And I’ll be gone, gone tonight (Oh-oh-oh)
– Ve ben gitmiş olacağım, bu gece gitmiş olacağım (Oh-oh-oh)
The ground beneath my feet is open wide (Oh-oh-oh)
– Ayaklarımın altındaki zemin geniş açık (Oh-oh-oh)
The way that I’ve been holding on too tight (Oh-oh-oh)
– Çok sıkı tuttuğum yol (Oh-oh-oh)
With nothing in between
– Arada hiçbir şey olmadan
The story of my life, I take her home
– Hayatımın hikayesi, onu eve götürüyorum
I drive all night to keep her warm
– Onu sıcak tutmak için bütün gece araba kullanıyorum.
And time is frozen (The story of, the story of)
– Ve zaman dondu (hikayesi, hikayesi)
The story of my life, I give her hope
– Hayatımın hikayesi, ona umut veriyorum
I spend her love until she’s broke inside
– O içeri girene kadar aşkını harcıyorum
The story of my life (The story of, the story of)
– Hayatımın hikayesi (hikayesi, hikayesi)
Written on these walls are the colors that I can’t change
– Bu duvarlarda yazılanlar değiştiremediğim renklerdir
Leave my heart open, but it stays right here in its cage
– Kalbimi açık bırak, ama tam burada kafesinde kalıyor
I know that in the mornin’, I’ll see us in the light up on the hill
– Biliyorum, sabah bizi tepedeki ışıkta göreceğim.
Although I am broken, my heart is untamed still
– Kırık olmama rağmen, kalbim hala evcilleşmemiş
And I’ll be gone, gone tonight (Oh-oh-oh)
– Ve ben gitmiş olacağım, bu gece gitmiş olacağım (Oh-oh-oh)
The fire beneath my feet is burning bright (Oh-oh-oh)
– Ayaklarımın altındaki ateş parlak yanıyor (Oh-oh-oh)
The way that I’ve been holding on so tight (Oh-oh-oh)
– Çok sıkı tuttuğum yol (Oh-oh-oh)
With nothing in between
– Arada hiçbir şey olmadan
The story of my life, I take her home
– Hayatımın hikayesi, onu eve götürüyorum
I drive all night to keep her warm
– Onu sıcak tutmak için bütün gece araba kullanıyorum.
And time is frozen (The story of, the story of)
– Ve zaman dondu (hikayesi, hikayesi)
The story of my life, I give her hope
– Hayatımın hikayesi, ona umut veriyorum
I spend her love until she’s broke inside
– O içeri girene kadar aşkını harcıyorum
The story of my life (The story of, the story of)
– Hayatımın hikayesi (hikayesi, hikayesi)
And I’ve been waiting for this time to come around
– Ve bu zamanın gelmesini bekliyordum
But, baby, running after you is like chasin’ the clouds
– Ama bebeğim, peşinden koşmak bulutları kovalamak gibidir
The story of my life, I take her home
– Hayatımın hikayesi, onu eve götürüyorum
I drive all night to keep her warm
– Onu sıcak tutmak için bütün gece araba kullanıyorum.
And time is frozen
– Ve zaman dondu
The story of my life, I give her hope (I give her hope)
– Hayatımın hikayesi, ona umut veriyorum (Ona umut veriyorum)
I spend her love until she’s broke inside (‘Til she’s broke inside)
– O içeri girene kadar aşkını harcıyorum (İçeri girene kadar)
The story of my life (The story of, the story of)
– Hayatımın hikayesi (hikayesi, hikayesi)
The story of my life
– Hayatımın hikayesi
The story of my life (The story of, the story of)
– Hayatımın hikayesi (hikayesi, hikayesi)
The story of my life
– Hayatımın hikayesi