Kategoriler
E SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük E Sayfa 8

eğreti vermek * ödünç vermek.
eğretileme * İstiare, iğretileme.
eğretilik * Eğreti olma durumu, iğritilik.
eğretiye almak * bir yapının alt bölümünü onarmak için üstünü destekler üzerinde durdurmak.
eğrez * Eğirdir Gölünde yaşayan bir balık.
eğri * Doğru, düz olmayan, bir noktasında yön değiştiren, çarpık, iğri.
* Yay gibi kavislenmiş, eğmeçli, mukavves.
* Yatay veya düşey olmayan, bütünüyle bir yana eğilmiş bulunan, eğik, mail.
* Yanlış.
* Bir olayın şiddetindeki azalışve çoğalışları gösteren çizgi.
* Doğru olmayan (çizgi, yüzey), münhani.
eğri bakmak (veya eğri gözle bakmak) * kötü düşünce ile bakmak.
eğri büğrü * Yer yer eğrilmişve bükülmüşolan, çarpık çurpuk.
eğri çehre * Asık yüz.
eğri gemi doğru sefer * kullanılan araç yetersiz ama yapılan işisteğe uygun.
eğri oturup doğru konuşalım * birisine karşıtutumumuz ne olursa olsun doğruyu söylemeliyiz.
eğri söz * Kötüleme sözü.
eğri yüz * Aksi, sert (surat).
eğrice * Az eğri olan.
eğrice * Sığır sineği, büvelek.
eğrice * Butların topak etlerinden yapılan pastırma.
eğrili * Eğrisi olan.
eğrilik * Eğri olma durumu.
eğriliş * Eğrilmek işi veya biçimi.
eğrilme * Eğrilmek işi.
eğrilmek * Eğri duruma gelmek, iğrilmek.
eğriltme * Eğriltmek işi.
eğriltmek * Eğri duruma getirmek.
eğrim * Burgaç.
* Eğri, dalgalı.
eğrim eğrim * Eğri eğri, dalga dalga, eğriler çizerek.
eğrisi doğrusuna gelmek * olmayacak gibi görünen bir iş, bir girişim, rastlantısonucu olumlu bitmek.
eğritme * Eğritmek işi.
eğritmek * Eğriltmek, iğritmek.
eğriye eğri doğruya doğru * gerçek neyse aynen belirtilmelidir.
eğsi * Ucu yanmışodun, köseği.
eh * Olur, peki veya fena değil anlamında kullanılır.
* Bezginlik anlatır.
ehem * Çok önemli.
ehemmiyet * Önem.
ehemmiyet vermek * önem vermek.
ehemmiyetli * Önemli, mühim.
ehemmiyetsiz * Önemsiz.
ehil * Topluluk, cemaat.
* Bir işte yetkili olan, bir işi yapan, yeterli, erbap.
* Karıkocadan her biri, eş.
* Sahip.
ehil olmak * ustalaşmak, uzman olmak.
ehlî * Evcil.
ehlibeyt * Hz. Muhammed’in kızı, damadıve torunlarından oluşan ailesine verilen ad.
ehlidil * Gönül eri, kalender, rint.
ehlihibre * Bilirkişi.
ehlikeyf * Rahatına düşkün, keyif sahibi.
ehlîleşme * Evcilleşme.
ehlîleşmek * Evcilleşmek.
ehlîleştirilme * Evcilleştirilme.
ehlîleştirilmek * Evcilleştirilmek.
ehlîleştirme * Evcilleştirme.
ehlîleştirmek * Evcilleştirmek.
ehlisalip * Haçlılar.

Bir yanıt yazın