Kategoriler
E SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük E Sayfa 33

erginleşme * Erginleşmek işi.
erginleşmek * Ergin bir duruma gelmek, reşit olmak.
erginlik * Ergin olma durumu, kemal, rüşt.
ergitme * Ergitmek işi.
ergitmek * Ergimesini sağlamak, ergimesine yol açmak.
ergonomi * İnsanın, makinenin ve çevrenin bir arada uyumlu ve verimli bir biçimde çalışmasını inceleyen bilim dalı, iş
bilimi.
erguvan * Baklagillerden, eflâtunla kırmızıarasırenkte çiçek açan, güzel bir süs ağacı(Cercis siliquastrum).
erguvangiller * Almaşık yapraklıağaç familyası.
erguvanî * Eflâtunla kırmızıarasırenk.
* Bu renkte olan.
ergürmek * Ulaştırmak, eriştirmek.
-eri * Bkz. -arı/ -eri.
erigen * Çabuk eriyip dağılan.
erik * Gülgillerden, beyaz çiçekli bir ağaç (Ğrunus domestica).
* Bu ağacın kabuğu ince, sarıdan kırmızıya, mora kadar türlü renkte, mayhoşveya tatlı, eti sulu, tek ve sert
çekirdekli yemişi.
erik hoşafı * Eriğin şekerli suda kaynatılması ile hazırlanan ve soğuk içilen hoşafı.
erik kompostosu * Eriğin şekerli suda kaynatılması ile hazırlanan tatlı.
erik marmelâdı * Şeker karıştırılarak pişirilmişerik ezmesi.
erik pestili * Eriğin kaynatılmasıve yufka biçiminde kurutulması ile hazırlanan pestil.
erik rakısı * Erik suyunun damıtılmasıyla elde edilen bir tür rakı.
erik reçeli * Eriğin şeker ile kaynatılmasısonucu yapılan reçeli.
erika * Süpürge otu.
eriklik * Erik ağaçlarıçok olan yer, erik bahçesi.
eril * Bazıdillerde erkek cinsten sayılan (kelime), müzekker.
erillik * Bazıdillerde, kelimelerin eril olmasıdurumu.
erim * Bir şeyin erebileceği uzaklık, menzil.
erim * İyi bir şeye işaret olan durum, beşaret.
erim erim * Erimek işinin anlamınıpekiştirir.
erime * Erimek işi.
erimek * Katıcisim sıvı içine karışarak sıvıdurumuna geçmek.
* Katıcisim ısıetkisiyle sıvıduruma gelmek.
* (dokumalar için) Aşınıp incelerek dağılmak.
* Çok zayıflamak.
* Utancından çok sıkılmak.
* Yok olmak, bitmek, tükenmek.
erimez * Erime özelliğini yitirmişolan ve bu özelliği olmayan.
erin * Döl verme yetkinliğine eren, baliğ.
erincek * Tembel, üşenen.
erinç * Hiçbir eksiği, hiçbir üzüntüsü ve acısı olmama durumu, dirlik, rahat, huzur.
erinçli * Erinci olan, huzurlu, rahat.
erinçsiz * Erinci olmayan, tasalı, huzursuz, rahatsız.
erinlik * Erin olma durumu, bulûğ.
erinme * Erinmek işi veya durumu.
erinmek * Üşenmek.
erinsiz * Erinci olmayan, huzursuz, rahatsız.
erirlik * Eriyebilme niteliği veya derecesi.
eristik * Didişim.
eriş * Ermek işi ve durumu.
erişilme * Erişilmek işi.
erişilmek * Erişmek işi yapılmak, ulaşmak, yetişilmek.
erişim * Erişmek işi.
* Belli iki yer arasında gidip gelebilme, ulaşım, muvasala.
erişkin * Vücudunun gelişimi tamamlanmışolan, kâhil.
erişkinlik * Erişkin olma durumu, olgunluk, kâhillik.
erişme * Erişmek işi.
erişmek * Varılmasızamana, emeğe bağlı olan veya uzakta bulunan bir amaca varmak, ulaşmak.
* Bir yere ulaşmak, varmak.
* Belirli bir olgunluk durumuna varmak.
* (zaman için) Gelip çatmak.
erişte * Kesilip kurutulmuşhamur, ev makarnası.
* Deniz yosunu.
eriştirme * Eriştirmek işi.

Bir yanıt yazın