kekik | * Ballı babagillerden, karşılıklıküçük yapraklı, beyaz, pembe, kırmızı başak durumunda çiçekleri olan ve çiçeği bahar gibi kullanılan, odunsu saplı, kokulu bir bitki (Thymus vulgaris). |
kekik yağı | * Kekikten elde edilen ve genellikle geleneksel halk tedavisinde kullanılan kokulu yağ. |
kekikli | * Üzerine veya içine kekik konulmuşolan. |
keklik | * Sülüngillerden, güvercin büyüklüğünde, eti için avlanan, tüyü boz, ayaklarıve gagasıkırmızırenkte bir kuş (Perdrix). * Alımlı, güzel kadın. |
keklik etmek | * aptallık etmek. |
keklik gibi | * güzel, alımlı, hareketli. |
kekre | * Tadıacımtırak, ekşimsi ve buruk olan. |
kekrelik | * Kekre olma durumu. |
kekremsi | * Tadıaz kekre olan. * (koku için) Genzi yakan, buruk. * Suratıasık, yüzü gülmeyen (kimse). |
kekremsilik | * (tat ve koku için) Kekremsi olma durumu. * Asık suratlı olma, yüzü gülmeme. |
kekresi | * Tadıkekreye benzeyen. |
kel | * Vücudun kıllıyerlerinde üreyen bir tür mantarın, kılların dökülmesine yol açtığı bulaşıcı bir hastalık. * Bu hastalığa tutularak saçıdökülmüşolan (kimse). * Kalıtıma bağlı olarak veya yaşlılık sebebiyle saçlarıdökülmüşolan. * (doğa için) Çıplak. * (bitki için) Gelişmemiş, cılız. * İçinde az eşya bulunan. |
kel kâhya | * ilgisi olsun olmasın her şeye karışan. |
kel kâhya | * Kendisini ağa gibi göstermek isteyen zavallıkimse. |
kel ölür, sırma saçlı olur, kör ölür badem gözlü olur | * Bkz. kör ölür badem gözlü olur, kel ölür sırma saçlı olur. |
kelâm | * Söz. * Söyleyiş biçimi, söyleme. * Tanrı’nın varlığınıve İslâm dininin doğruluğunu konu edinen bilim. |
Kelâmıkadim | * Kur’anıkerim, Kur’an. |
kelâmıkibar | * Özdeyiş. |
kelaynak | * Leylekgillerden, yeryüzünde yalnız Birecik’te, Fırat vadisini çeviren kayalarda yaşayan uzun gagalı bir kuş (Geronticus eremita). |
kelbaşa şimşir tarak | * birçok ihtiyaç varken gereksiz özenti ve gösterişi belirtir. |
kele | * Boğa, tosun. |
kelebek | * Pul kanatlılardan, vücudu, kanatları ince pullarla ve türlü renklerle örtülü, dört kanatlı, çok sayıda türleri olan böceklere verilen genel ad. * Gevişgetiren hayvanların karaciğerlerinde yerleşip en çok öd yollarınıtıkayan bir cins asalak hayvan ve bu hayvanın sebep olduğu hastalık. * Vida, somun gibi nesnelerde kolayca çevrilmeye yarayan kelebek biçimindeki bölüm. * Kelebek biçiminde olan. |
kelebek camı | * Otomobilde ön kapıpenceresinde ekseni çevresinde dönerek açılabilen veya sabit bulunan küçük cam. |
kelebek çiçeği | * İki çeneklilerden, aydınlık oda ve salonlarda zengin renkli ve çok dallı bir süs birkisi. |
kelebek gözlük | * Burundan tutturularak kullanılan sapsız gözlük. |
kelebek otu | * Bir cins yaban yoncası. |
kelebekler | * Pul kanatlılar. |
keleci | * Öz veya kusursuz, düzgün söz. |
kelek | * Olgunlaşmamışham kavun. * Irmaklarda işleyen ve şişirilmiştulumlar üzerine kurulan bir çeşit sal. * Yer yer çıplaklığıveya boşluğu olan. * Kılsız. * Aptal. |
keleklik | * Kelek olma durumu. * Aptallık. |
kelem | * Lâhana. |
keleme | * Sürülmeden bırakılmıştarla. * Bakımsız bırakılmış bağveya bahçe. |
kelep | * Büyük iplik çilesi. * Bağlam, demet. |
kelepçe | * Tutukluların kaçmasınıönlemek için bileklerine takılan, bir zincirle tutturulmuşdemir halka. * Kablo, boru gibi şeyleri bir yere bağlıtutmak için kullanılan halka. |
kelepçe vurmak (takmak veya kelepçeye vurmak) | * bileklere demir halka geçirmek. |
kelepçeleme | * Kelepçelemek işi. |
kelepçelemek | * Kelepçe takmak. |
kelepçelenme | * Kelepçelenmek işi. |
kelepçelenmek | * Kelepçelemek işi yapılmak. |
kelepçeli | * Kelepçesi olan. * Bileklerine kelepçe takılmışolan. |
kelepir | * Değerinden çok aşağı bir fiyatla alınan veya alınabilecek olan (şey). |
kelepirci | * Her şeyi kelepir olarak ele geçirmek isteyen (kimse). |
kelepircilik | * Kelepircinin işi. |
kelepire konmak (veya yakalamak) | * bir şeyi çok ucuza almak. |
kelepleme | * Keleplemek işi. |
keleplemek | * İpi çile yapmak. |
kelepser | * Atın başvurmasınıengelleyen kayış. |
keler | * Sürüngenler sınıfının kelerler takımından olan hayvanların genel adı. |
keler balığı | * Kelergillerden, 1,5m uzunluğunda bir cins köpek balığı(Squalus squatina). |
kelergiller | * Asıl köpek balıklarıyla vatozlar arasında geçit sayılabilecek balıklarıkapsayan kemikli balıklar familyası. |
Kategoriler