Kategoriler
K SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük K Sayfa 149

kriminoloji * Toplumsal bir olgu olarak suç ve suçluluğu inceleyen bilim.
kripto * Siyasî inancını gizleyen kimse.
kriptolog * Kriptoloji uzmanı.
kriptoloji * Gizli yazılar, şifreli belgeler bilimi veya incelemesi.
kripton * Atom numarası36, atom ağırlığı83, 8 olan, atmosferde yarım milyonda bir oranında bulunan, renksiz,
kokusuz bir soy gaz.KısaltmasıKr.
kristal * Billûr.
* Billûrdan yapılmış.
kristal cam * Potasyum, kireç ve silisin yüksek ısıda ergitilerek hamur hâline getirilmesi, sonra da biçimlendirilmesi ile
elde edilen cam.
kristal mavisi * Kristalin yansıttığı açıklık ve parlaklıktaki mavi rengi.
kristalleşme * Billûrlaşma.
kristalleşmek * Billûrlaşmak.
kristaloit * Billûrsu.
kriter * Ölçüt, kıstas.
kritik * Tehlikeli, endişe veren (durum).
* Eleştiri.
* Eleştirmen.
kritik etmek * eleştirmek.
kritisizm * Eleştiricilik.
kriyoskopi * Tuzlu eriyiklerin donma yasalarını inceleyen fizik kolu.
kriz * Bunalım, buhran.
* Bir toplumun, bir kuruluşun veya bir kimsenin yaşamında görülen güç dönem, bunalım, buhran.
kriz geçirmek * bir organda birdenbire fizyolojik değişiklik olmak.
* bunalım içinde bulunmak.
kriz masası * Aniden ortaya çıkan bir afeti geçiştirmek için yetkililerden ve uzmanlardan oluşturulan kurul.
kriz yöneticisi * Zorda kalan işletmeye belirli bir sürede yardım ederek sorunu çözen tecrübeli kimse.
kriz yönetimi * İşletmelerde hatalıüretim, ham madde, kalite düşüklüğü, pazarlama vb. sebeplerle ortaya çıkan sorunlu
dönemde iş başına getirilen yöneticilerin davranışı.
krizalit * Kelebek olmadan önce bir böceğin, koza veya kozasız olarak geçirdiği başkalaşma durumu.
krizantem * Kasımpatı.
krizolit * Zebercet.
kroki * Bir konu veya nesnenin başlıca özelliklerini yansıtacak biçimde hazırlanmıştaslağı.
krokodil * İşlenmiştimsah derisi.
* Bu deriden yapılmışolan.
krom * Atom numarası24, atom ağırlığı52,01 olan, ısıya dayanıklı, 15140 C de eriyen, 6,92 yoğunluğunda, havada
oksitlenmeyen bir element. KısaltmasıCr.
* Kromdan yapılmış.
kromaj * Metal yüzeyleri kromla kaplama işlemi.
* Bu işlemle kaplanmışyer.
kromatik * Renklerle ilgili, renkser.
* Kromozomlarla ilgili.
* Yarım tonlardan oluşan (ses dizisi).
kromatik iplik * Karyokinez sırasında kromatin maddesinin iplik biçimindeki durumu.
kromatin * Hücre çekirdeğinde küçük tanecikler, düzensiz kitleler veya ağbiçiminde bulunan, soya çekim olaylarını
sağlayan, bazı boyalarla hemen boyanabilen madde.
kromatit * Bir kromozomun uzunlamasına iki yarısından her biri.
kromatofor * Plâzmasıpigmet tanecikleriyle dolu, çokgen veya yıldız biçiminde, belirli uzunlukta veya kısalabilir
uzantıları bulunan hücre.
krome * Kromdan yapılmışveya krom kaplama.
kromlu * Birleşiminde krom bulunan.
kromoplâst * Değişik renkler taşıyan kromatofor.
kromosfer * Renk yuvarı.
kromotropizm * Canlı bir varlığın, belli renkte bir nesneye doğru yönelme hareketi.
kromozom * Karyokinez bölünme sırasında hücre çekirdeğinin içinde beliren ve kromatin ipliklerinin parçalara
ayrılmasıyla oluşan, bazıyeteneklerin yeni bireylere geçmesine yarayan, kıvrık çubuk biçimindeki cisim.
kron * Çek para birimi.
kronaksi * Bir elektrik akımının bir sinir veya kasla uyarım oluşturabilmesi için gereken kısa süre.
kronik * Olayların birbiri ardınca sıra ile yazıldığıtarih, vekayiname.
* Süreğen.
* Uzun süredir bir çözüm getirilmemiş.
kronikçi * Kronik yazarı.
kronikleşme * Kronikleşmek işi.
kronikleşmek * Kronik bir hâl almak.
kronograf * Süreyazar.
kronoloji * Zaman bilimi.
kronolojik * Zaman bilimsel.
kronometre * Süreölçer.
kros * Kırlarda ve ormanlarda, hendeklerden, yükseltilerden, çukurlardan ve akarsulardan geçerek yaya yapılan
koşu.

Bir yanıt yazın